Marilyn Monroe'nun zehirlenerek öldürüldüğü iddia edildi

Los Angeles emniyetinden bir polis, gizli arşivde bulunan bilgilere dayanarak Marilyn Monroe’nun ABD Başkanı John F. Kennedy’nin erkek kardeşi Robert Kennedy (Bobby) tarafından öldürüldüğünü öne sürdü. Ayrıca oyuncu Peter Lawford’un suça tanık olduğunu itiraf ettiğini iddia etti. Daily Mail’in haberine göre eski Monroe, ABD Başkanı Kennedy’nin Mayıs  1962’deki doğum gününden önce Madison Square Garden’dan canlı olarak yayınlanan programla izleyicilerin önüne çıktı. Üzerindeki kürkünü çıkarıp Lawford’a verdi ve neredeyse çıplak göründüğü, Jean-Louis tarafından tasarlanan bej taşlı, deri renkli bir elbise içinde şarkı söyledi. Şarkıda “Doğum günün kutlu olsun Başkan” dedi.

Son dans

Parti gecenin ilerleyen saatlerinde Hollywood’daki bir yapımcının evinde devam ederken Monroe 1968 yılında suikasta kurban giden başkan adayı Bobby Kennedy için dans etti. Ancak 1963’te suikasta uğrayan Başkan Kennedy ile asansörle inilen garaj koridorundan çıkarak ayrıldı. Ertesi gün ise Kaliforniya’ya döndü. Başkan’ın kız kardeşi Pat ile evli olan Peter Lawford aynı hafta içerisinde Monroe’yu arayarak artık bir daha Başkan ve Bobby ile görüşmemesini istedi. Üç aydan kısa bir süre sonra da öldü. Yapılan soruşturma sonucunda Monroe’nun intihar ettiği öne sürüldü. Ancak 60 yıl boyunca çoğu kişi onun öldürüldüğünü inandı.

Zehirli içecek

Daily Mail gazetesine göre Los Angeles Polis Teşkilatı’nın gizli arşivine ulaşan eski polis Mike Rothmiller, gerçek olduğunu iddia ettiği kanıtları arşivlerde buldu ve Monroe’nun Kennedy ailesini korumak için öldürüldüğünü ortaya koyan gizli belgeleri açıklamaya karar verdi. Daha da ilginç olan ise Monroe’yu öldüren zehirli içeceği verenin Bobby Kennedy olduğunu söylemesi. Peter Lawford, 20 yıl sonra o anları eski polis memuru Rothmiller’a itiraf etti. Ancak 40 yıl boyunca dava gündeme gelmedi. Çünkü olayın sonuçları Kennedy ailesi ile sınırlı değildi. Rothmiller, 40 yıl boyunca sessiz kaldı. Çünkü ailesi söz konusu dönemde görevli kıdemli polisler tarafından ailesi tehdit ediliyordu.

Şimdi ise polis memuru, eşi Nancy’nin isteğiyle ‘Afet: Bobby Kennedy’nin Marilyn Monroe’yu öldürdüğü gece’ isimli kitabıyla tüm bildiklerini dünyaya duyurmaya karar verdi. Polis memuru, Lawford’un olayı kendisine itiraf etmesinden birkaç hafta sonra, Ağustos 1982'de bir suikast girişimine maruz kaldığını söyledi. Motosikletli bir adam tarafından vurulan Lawford mucizevi bir şekilde hayatta kaldı. Rothmiller, dört yıl önce Los Angeles Polis Teşkilatı’nda “Fort Davis” adlı veri deposunda Kennedy ve Monroe ile ilgili çok gizli arşivlere ulaştığını açıkladı. Daily Mail’e göre polis memuru herhangi bir belgenin fotoğrafını çekilmesinin yasak olması sebebiyle sadece notlar aldı. Belgeler arasında, Monroe’nun muhtemelen günlüğünün orijinalini de yer alıyor.

Rothmiler'e göre Monroe ölmeden önce günlüğünde, 1962'de "Yılın Babası" seçilen evli Bobby'nin kendisiyle evlenmeye söz verdiğini anlattı. Kennedy ailesinin kendisini aldattığını belirterek onları kamuya ifşa etmeyi amaçladığını yazdı. Polis, belgelerde Marilyn'in 1962 yılının temmuz ayının ortalarında Bobby'nin isteği üzerine kürtaj yaptırdığına dair bilgiler de buldu. Polise göre Bobby, kamuoyunda göründüğü gibi 7 çocuğu olan sevecen baba ve sessiz bir politikacı değildi. Lawford’un düzenlediği partilerde hayat kadınlarıyla ilişkiye giriyordu. Aynı zamanda şiddete eğilimli ve sinirli bir yapıya sahip olan Bobby’nin üniversitedeyken arkadaşının kafasına bira şişesiyle vurarak dikiş atılmasına sebep olduğu biliniyor.

Baskı altındaki iddialar

Daily Mail’e göre bu hikayeler, 1982 yılında Rothmiller’in Playboy dergisinin kurucusu Hugh Hefner’in Los Angeles'taki Playboy Sarayı'na ziyareti olmasaydı ortaya çıkamayacaktı.Söz konusu ziyaret, polisin ünlüler hakkında istihbarat toplama operasyonu kapsamında gerçekleşti. Daha sonra Lawford ile tanıştı ve iddiaya göre Monroe'nun öldüğü gece olanları baskı altında itiraf etti. Rothmiller, Monroe'nun ölümünü araştırırken Los Angeles Polis’inin Lawford'un evine dinleme cihazları yerleştirdiğini ve bunun onu Bobby'nin Monroe'yu izlerken zehirlediğini itiraf etmesine yol açtığını söyledi.

İddia edilen zehirlenme olayı, Monroe'nun Lawford, Dean Martin, Sammy Davis Jr. ve Joey Bishop ile birlikte "Ratpack" olarak bilinen bir grup sanatçının Frank Sinatra'nın sahibi olduğu bir tatil beldesinde düzenlenen bir partiye davet edilmesinden önce yaşandı. Daily Mail’e göre polis memuru Lawford, Sinatra ve diğerlerinin Monroe'ya Başkan Kennedy ve Bobby ile ilişkilerini bitirmesi ve onları gizli tutması için baskı yaptığını söylediğini aktardı. Ayrıca Sinatra’nın baskı amacıyla Monroe’ya izleyicilerin önünde bağırdığı kaydedildi.

Bu olaydan bir hafta sonra Lawford, Bobby Kennedy ile birlikte Monroe’nun evini ziyaret etti. Bobby, Monroe’dan günlüğüne kendisine vermesini istedi. Ancak Monroe günlüğünü vermedi. Bu sırada Kennedy ona şiddet uyguladı. Daha sonra Bobby, Monroe’nun içtiği zehirli suyu hazırladı. Sakinleşmesi için suyu içmesi gerektiğini söyledi. Monroe da Lawford gibi suyun içine sakinleştirici koyulduğuna inanıyordu. Monroe suyu içmesinin ardından uyuyakaldı. Lawford ve Bobby günlüğü aramaya koyuldu ancak bulamadı. Polise memuruna göre Monroe o gece içtiği zehirli su sebebiyle öldü.

Marilyn Monroe’nun yemek kitapları açık artırmaya çıkarılıyor

Marilyn Monroe'nun meşhur elbisesi 1,5 milyon TL'ye satıldı