Liberty Sigorta insana yatırım yapıyor

Sözlerine Liberty Mutual Grup’un tam anlamıyla insan odaklı bir şirket olduğunu vurgulayarak başlayan Liberty Sigorta İnsan Kaynakları Genel Müdür Yardımcısı Başak Evrim Daltaban, grubun bu yaklaşımını Türkiye’de de benimsediğini belirterek “Biz de Liberty Sigorta olarak grup politikalarımızın sorumluluğunu taşıyacak şekilde İnsan Kaynakları süreçlerinde bir değişim yönetimi faaliyetini sürdürüyoruz” dedi. ‘İNSANA SAYGI TEMEL DEĞERİMİZ’ Liberty Mutual Grup’un 3 ana temel değerinden bir tanesinin “İnsanlara saygıyla davranmak” olduğunu aktaran Daltaban, bu temel felsefenin paralelinde Liberty Sigorta’nın, insan kaynağını tüm temel şirket süreçlerinin en önemli noktasına konumlandırdığını belirtti. Liberty Mutual Grup’un faaliyet gösterdiği ülkelerde bu temel değerinin saygın mecralar ve kurumlar tarafından da ödüllendirildiğini dile getiren Daltaban, “Bu anlayış, son olarak Business Week’in Amerika’da “Kariyer Yapmaya En Uygun Şirketler” çalışmasında grubumuzun bir önceki yıla göre 10 basamak birden yükselerek 31. sıraya yerleşmesiyle kendini gösterdi. Portekiz’de ise “Çalışmak için En İyi Şirketler” sıralamasında Microsoft’tan sonra ikinciliği son 3 yıldır sahiplenmiş durumda” dedi. Daltaban, bu açıdan bakıldığında Liberty Mutual Grup bünyesinde bu alanda örnek alınacak birçok uygulama ve sistemin olduğunu ve İnsan Kaynakları alanında önümüzdeki dönemde birçok uygulamayı Türkiye’ye de adapte edeceklerini belirtti. ‘İNSAN KAYNAĞIMIZ ODAK NOKTAMIZ’ Liberty Mutual’ın insana inanan ve değer veren bir grup olduğunun altını çizen Daltaban, “Liberty Mutual İnsan Kaynakları Yönetimi felsefesinin en önemli ve ilk adımı, herkes için eşit fırsatlar içeren bir çalışma ortamını teşvik etmek, çalışanlarımızı büyüme ve başarma yönünde yüreklendirmek ve bunu yapabilmeleri için yardım eden bir ortam yaratmaktır. Tüm çalışanlarımız için eşit fırsatlar sunabilmenin öncelikli koşulu ise beklentileri açık bir şekilde tanımlayan ve sonuçları adil bir şekilde ölçen bir sistemin oluşturulmasıdır. Bu fikirden hareketle 2009 yılı başında hedef belirleme, hedefleri gözden geçirme ve ara dönem koçluğu, hedef değerlendirme aşamalarından oluşan “Performans Yönetim Sistemi”ni oluşturduk ve bu sistemin eğitimlerini tüm şirket çalışanlarımıza verdik” dedi. Başak Evrim Daltaban sözlerini şöyle sürdürdü: “Liberty Grup olarak kültürümüz sadece “ne yaptığımız, ne sonuç elde ettiğimiz”e odaklı değildir, bu sonuçlara “nasıl” vardığımız da en az “ortaya koyduğumuz sonuçlar” kadar önemlidir. Bu nedenle “Performans Yönetim Sistemi”miz içinde her seviye için belirlenmiş “yetkinlik ve davranış” tanımlarına göre de ölçümleme yapılır. Tüm şirketlerde az ya da çok, güçlü ya da zayıf bir performans ölçüm sistemi olduğunu biliyoruz ancak bizi farklı kılan, insana değer veren bir şirket olmanın en önemli göstergesi, grubumuzun “davranışlara” en az “sonuçlar” kadar önem vermesidir.“ ‘PERFORMANSA GÖRE ÜCRET’ İK yönetimi olarak Liberty Mutual Grup’un oldukça önem verdiği diğer bir konunun ise bireysel performans sonuçlarının ücret yönetimi ile ilişkilendirilmesi ve şirketin finansal performansına tüm çalışanların iştirak edebileceği bir sistem oluşturmak olduğunu ifade eden Daltaban, bu temel prensipten hareketle ücret yönetim sistemini performans değerlendirme sonuçlarıyla bağlantılı hale getirdiklerini ve istisnasız tüm şirket çalışanları için bir “Teşvik Planı” oluşturduklarını belirtti. Daltaban sözlerine “ Türkiye’de genellikle şirketler belli bir seviyeden başlayarak çalışanlarını teşvik planlarına dahil ederler. Ancak biz tüm çalışanlarımızın, şirketin finansal performansında etkin olduğunun bilinciyle bu planları genele yaydık. Kariyer yapmaya en uygun şirketler sıralamasında grubumuzu 31. sıraya taşıyan nedenlerin arasında bu yaklaşımımızın etkileri de vurgulanmıştır” diyerek devam etti. ‘TÜRKİYE PAZARINA İNANIYORUZ’ Liberty Mutual Grup’un İnsan Kaynakları vizyonu ve “Kariyer oluşturan bir şirket” olma prensibi paralelinde Türkiye’de hayata geçirdiği “Next Generation” programından da bahseden Daltaban, “2009 Temmuz ayında uygulamaya başladığımız bu program üniversiteden yeni mezun, iş deneyimi olmayan ancak potansiyeli yüksek, yetkinlikleri güçlü iş gücünün gerekli eğitimlerden geçirilmesiyle bir yetenek havuzu oluşturma projesidir. Ancak, bu projenin yola çıkış misyonu, en önemli iş ortaklarımız olan acentelerimize verdiğimiz hizmetin ve desteğin kalitesini artırarak sürdürmektir. Program kapsamında işe başlayan 12 çalışanın 6 tanesi satış temsilcisi pozisyonunda şirketimize katılmıştır. Bu tip programlar uzun dönemli yatırımlardır ve Liberty Sigorta’nın Türkiye pazarına duyduğu inancın ve uzun dönemli bakışın da en önemli göstergelerinden bir tanesidir” dedi. ‘GELECEĞİN SİGORTACILARINI YETİŞTİRİYORUZ’ Zorlu ve detaylı işe alım sürecini başarıyla tamamlayan adayların, işe başladıktan sonra 6 haftalık sigortacılık ve yetenek geliştirme eğitimlerine dahil olduğunu belirten Daltaban, “Sigortacılığa giriş, sigorta hukuğu, mühendislik, yangın, nakliyat, risk yönetimi, satış ve pazarlama gibi temel sigortacılık programlarının yanı sıra proje yönetimi, müzakere teknikleri, Liberty Mutual e-learning modülleri gibi eğitimlere de katılarak iş hayatına yoğunlaştırılmış bir şekilde hazırlanmışlardır. Bu proje, Liberty Mutual’ın çalışanlarının kariyerine duyduğu sorumluluğun canlı bir örneğidir” ifadesini kullandı. ‘DEĞİŞİM UZUN BİR YOLCULUK’ Yakın bir zamanda yeni bir binaya taşınacaklarını ve daha katılımcı olmayı teşvik eden şirket kültürünün bu yeni çalışma ortamı sayesinde de destekleneceğini belirten Daltaban, ayrıca “Genel Müdür ile Kahvaltı Sohbetleri” ve şirket çalışanlarının gönüllü katılımla oluşturdukları “Sosyal Aktiviteler Komitesi” gibi inisiyatiflerin katılımcı ortamı teşvik eden kültürün oluşmasına katkıda bulunduğunu belirtti. Değişim yönetiminin zorlu ve uzun bir yolculuk olduğunu vurgulayan Daltaban sohbetimizi “İK Yönetimi olarak bu yolculuğun en kritik bileşenlerinden biri olduğumuzun bilinciyle değişim yönetiminin ilk adımı olan “Aciliyet Duygusu Yaratmak” aksiyonuna çalışanlarımızı şirket hedeflerinin parçası yaparak, şirket sonuçlarından direkt olarak etkilenebilecekleri sistemleri oluşturarak ve bu sistemleri yöneterek katkıda bulunuyoruz. Değişim Yönetiminin ikinci adımı “Rehber Koalisyon Takımı Yaratmak”tır, ki bu da üst yönetimimizdir. Üst yönetim ekibimizin her biri, yüksek enerjisi ve değişime adanmış yaklaşımıyla bu sürece rehberlik etmektedir” sözleriyle sonlandırdı.