Yabancı yatırımcıların gelişmekte olan ülkelerden çıkmasıyla piyasalarda başlayan dalgalanmaların artçı şokları kendisini göstermeye başladı. İlk etapta dolar kurunun 1.77 YTLyi bono bileşik faizlerinin ise yüzde 23ü aşmasıyla etkisini gösteren dalgalanmanın etkisi mevduat faizlerinin yükselmesin ardından şimdi de kredi piyasasında kendisini gösteriyor.
İlk hamle olarak yüzde 1lerde seyreden konut kredi faizlerini yüzde 2lere çıkaran bankalar, ardından ticari ve kurumsal kredi faizlerini yüzde 30-35 seviyesine yükseltiler. Son dönemde ise bonoların değer kaybetmesi, uzun vadeli konut ve tüketici kredilerinin getirdiği zararların sermaye yeterliliğine olumuz etkileri nedeniyle bankalar kredi musluklarını kısmak durumunda kaldılar. Bankaların ticari kredilerde geri çekilmesi üzerine şirketler başta faktoring olmak üzere alternatif finansman araçlarına yöneldi. Son günlerde faktoringe olan talebin 2-3 kat arttığı belirtiliyor.
Sektör temsilcileri bu tür dalgalı dönemlerde faktoringe olan talebin hep arttığını, geçmişte de bunun örnekleri olduğunu vurguluyor. Bu dönemlerde bankalar KOBİlere yönelik kredi kullandırımlarını sınırladıklarını belirten foktorinçiler, KOBİlerin de daha rahat fon temin edebildikleri faktoring sektörüne yöneldiklerini söylüyor.
Talep arttı vade uzadı
Piyasada yaşanan
faiz oynaklığının bankalara yansıdığını belirten Garanti Faktoring Genel Müdürü Cengiz Üçbaşaran, paranın değişik alanlara kaymaya başladığına dikkat çekiyor. Merkez Bankasının depolarla likiditeyi çektiğinde bunun bankalar için alternatif bir yatırım aracı haline geldiğine dikkat çeken Üçbaşaran Bir
banka belli bir oranın üzerinde plasman yapma imkanı yakaladığı zaman doğal olarak oraya da bir plasman yapıyor. Bu da kredi ve mevduat, yani fon bulma ve plase etme piyasalarının yeniden düzenlenmesine neden oluyor diyor.
Dalgalanma öncesine göre yüzde 50 talep artışıyla karşılaştıklarını belirten FactoTürk Genel Müdürü Sefer Altıoğlu, geçmişe göre beklentilerin daha negatif olmasıyla bankaların likit kalmayı tercih ederek KOBİlere yönelik kredi musluklarını kısması, fon ihtiyacı olanları faktoring şirketlerine yönelttiğini söyledi. Geçmişteki deneyimlerin bu tür süreçlerde faktoringlerin iş hacimlerinin ve karlılıklarının arttığını gösterdiğini söyleyen Altıoğlu, mevcut trendde bir değişim olmadıkça bu durumun süreceği görüşünde.
Bankalara ek olarak açık pozisyon sayesinde piyasa fiyatları altında fiyat veren faktoring kuruluşlarının da geri çekilmek durumunda kaldığına dikkat çeken Devir Faktoring Genel Müdürü Mihael Levi ise büyük şirketlere talebin 2 â 3 misli arttığını vadelerin de Aralık 2006 â Ocak 2007 dönemine uzadığına dikkat çekiyor.
Maliyetler artışı müşteriye yansıdı
Bu süreçte kur ve faizlerdeki yükseliş tüm
finans sektöründe olduğu gibi faktoringinde maliyet ve fiyatlamalarını etkiledi. Faizlerdeki yükselişin yurtiçi finansman maliyetlerine piyasa koşulları oranında yansıdığını söyleyen Koç Faktoring Genel Müdürü Galip Gürsoy, ihracat finansmanındaki maliyetlerinde ise önemli bir değişim olmadığını belirtiyor.
Merkez Bankasının (MB) müdahalesi ile birlikte piyasada fon maliyetlerinde 4 - 5 puanlık bir artış yaşandığını söyleyen Fortis Faktoring Genel Müdürü Bülent Zeybek ise bu artışın değişken faizli kredi maliyetlerine de aynı oranda yansıdığını ve bunu da müşterilere yansıtmak durumunda kaldıklarını ifade ediyor.
Faizler yüzde 33lerde
Tahvil-bonodaki
faiz artışı ve geçmişte verilen düşük faizli krediler nedeniyle bankaların büyük zarara uğradığına dikkat çeken Bayındır Faktoring Genel Müdürü Nezih Tokat, bu noktada bankaların çok seçici davranmaya başladığına dikkat çekiyor. Tokat, bankaların bireysel kredilerde değişiklik yapamadığı için ticari kredi faizlerini yukarı çektiğine dikkat çekiyor. Dalgalanma öncesi
banka kredileri ve faktoringe uygulanan
Faiz oranlarının yüzde 20ler seviyesinde olduğunu hatırlatan Tokat, dalgalanma sonrası ise yüzde 30-33lere yükseldiğini dile getiriyor.
Sektörün 2005 yılını 14 milyar dolarlık bir ciro ile kapattığını hatırlatan Akdeniz Faktoring Genel Müdürü Levent Tarhan ise işlem hacminin 2006 yılında 18 milyar dolara ulaşacağını öngörüyor.
Sektör cirosunda ağırlıklı payın YTL işlmelrde olduğunu hatırlatan Deniz Faktoring Genel Müdürü Fikret Özdemir ise YTLde yüzde 40 artış olduğunu, yılsonu dolar kurunun ise 1.70 YTL seviyesinde olacağı düşünüldüğünde, YTL işlemlerin tutarının 13 milyar dolar seviyesinde olacağını belirtiyor. Özdemir bu rakama 2.5 milyar dolar civarında yurtdışı faktoring cirosu da eklendiğinde yıl sonu toplam işlem hacminin 15.5 milyar dolar seviyesinde olacağını tahmin ediyor.
Behiye Selin Taner
KUTUâ¦
Faizler yüzde 30ların üzerinde olmalı
Fikret Özdemir (Deniz Faktoring Genel Müdürü)
Faizlerde yüzde 35-40 civarında arttı. Eskiden bankalar faktoring şirketlerine veya piyasaya kredi kullandırırken MB faizinin üzerine spread olarak binde 7 koyardı, şimdi bu yüzde 2.55-2.60lara çıktı. Yani MB faizinin üzerine 2.5 puan civarında bir artış daha ilave etmek lazım. Faizlerde yüzde 26-27 seviyesi en alt seviye olmalı. Şöyle ki MB faizi gecelik olarak düşünürseniz yüzde 20ler civarında. 2.5 puan da bankaların spreadini koyarsanız yüzde 22.5, BSMVyi de eklendiğinde ( binde 5 kullanırken ve binde 5 satarken) bizim maliyetimiz yüzde 24.5lara geliyor, ne kadar çok ucuz fonlansak dahi. Dolayısıyla piyasada faizlerin yüzde 30ların üzerinde olması gerektiğini düşünüyorum. Dalgalanma sonrasında
Banka kredileri ve faktoringde faizler yüzde 30-35 seviyelerine geldi.
Faizler yüzde 33lerde
Nezih Tokat (Bayındır Faktoring Genel Müdürü)
Banka kredileri ve faktoringde dalgalanma öncesi yüzde 20lerde seyreden faizler yüzde 33 seviyelerine yükseldi. Faktoringde bir de yüzde 1 komisyon oranı uygulanıyor. Ancak sektöre olan talep oldukça arttı.
Banka iştiraki olan faktoring şirketlerinin borçlanma imkanı çok yüksek, daha ucuza, daha kolay borçlanabiliyor. Yani banka kökenli faktoring şirketlerinin fonlama maliyeti daha ucuz. Ancak son dönemde bankalar kabuğuna çekildi yine faktoringçiler ön plana çıkıyor. Ama zaten son üç yıldır bankalar faktoring şirketlerinin en büyük rakipleriydi.
Yıl sonu cirosu düşük olacak
Bülent Zeybek (Fortis Faktoring Genel Müdürü)
MBnın müdahalesi ile birlikte piyasada fonlama maliyetleri 4 - 5 puan arttı. Bu artış bizim kullandığımız değişken faizli kredi maliyetlerimize de aynı oranda yansıdı. Biz de değişken faizli işlemlerde bu artışları müşterilerimize yansıtmak durumunda kaldık.
Sektörün yıl sonu cirosunu yüzde 30 - 35 oranında artırarak 17 â 18 milyar dolar civarına çıkarması bekleniyordu. Ancak son gelişmeler sonrasında ekonomik büyümenin yavaşlaması ve yurtiçi işlemler cirosunun döviz karşılığının yılın ikinci yarısı için daha küçük çıkacağı beklentileri paralelinde bu rakamlar muhtemelen daha da düşük gerçekleşecek.