Kriz lobisi suçüstü yakalandı

Balyoz operasyonu gözaltıları sırasında bazı siyasetçi, işadamları hatta gazeteciler, Londra ve ABD piyasalarına ‘Türkiye’den çıkın’ mesajı gönderdi. Lobinin bu girişimi bakanlara gelen teyit telefonuyla ortaya çıktı Türk ekonomisinin yaşadığı krizlerin baş sorumlusu olarak gösterilen ‘kriz lobisi’, Balyoz Darbe Planı’nı ekonomik krize çevirmeye çalışırken suçüstü yakalandı. Türkiye’deki bazı siyasetçi, işadamı, bürokrat ve gazetecilerin Balyoz Darbe Planı nedeniyle subaylara operasyon düzenlenmesini kullanarak ekonomik kriz çıkarmak istediği tespit edildi. Bir ekonomi bakanı, kriz lobisinin suçüstü yakalanmasının ayrıntılarını star’a anlattı. Kriz lobisinin yakalanma hikayesi şöyle: BAKANLARA TELEFON GELDİ Kriz lobisinin Türkiye’de kriz çıkarma girişimi şubat ayının son haftasında Balyoz Darbe Planı çerçevesinde bazı subaylara yönelik operasyon yapılması sırasında yaşandı. Söz konusu operasyonun ardından, Genelkurmay’da kuvvet komutanları bir araya gelmiş, Ankara kulislerinde de general ve amirallerin istifa edeceği söylentisi yayılmıştı. Bu olayların yaşandığı sırada, Türkiye’nin önde gelen siyasetçi, işadamı, bürokrat hatta gazetecilerin, Londra ve ABD piyasasında tanıdıkları yatırımcılara, ‘Türkiye karıştı, piyasadan hemen çıkın’ mesajı gönderdiği tespit edildi. Bu kişilerin, yine aynı yatırımcılara ve analistlere, Türk piyasasından çıkmamasına sert tepki göstererek, ‘Burası karıştı siz hala niye çıkmıyorsunuz’ dediği belirlendi. Kriz lobisinin, ekonomik kriz çıkarma girişimi, yatırımcıların ekonomi bakanları ve ekonomi bürokratlarına, ‘olayların doğru olup olmadığını’ öğrenmek için telefon etmesi üzerine ortaya çıktı. Ekonomi yönetimini en çok ‘Türkiye’de darbe oluyormuş doğru mu’ şeklinde sorular yöneltilmesi üzdü. Yatırımcılardan gelen telefonlar üzerine harekete geçen ekonomi yönetimi, Türkiye’deki yatırımcılara gerçekleri anlatarak, yatırımcıların paniğe kapılmasının önüne geçti. Bu girişimler etkisini gösterdi, yatırımcılar kriz lobisi yerine ekonomi yönetimine inanarak, Türk sermaye piyasasından çıkmadı. Bir anlamda ekonomiye ‘darbe girişimi’ de engellenmiş oldu. Yapılan küçük bir araştırma sonucu, Türkiye’de ekonomik kriz çıkarmaya çalışan lobinin içinde kimlerin olduğu tespit edildi. Ekonomi yönetimi bu kişilerin ismini sır gibi saklıyor. Vekiller de meçhul zenginin peşine düştü Yurtdışındaki varlıkların yurda getirilmesine öngören Varlık Barışı kapsamında 7.1 milyar liralık beyanda bulunan ‘meçhul Türk’ sır olmaya devam ediyor. Gazetecilerden sonra milletvekillerinin de meçhul Türk’ün peşine düştüğü öğrenildi. Maliye Bakanlığı’ndan, Varlık Barışı’nın sonuçları ve meçhul Türk’ün kimliği konusunda bilgi almaya çalışan vekiller de eli boş döndü. Maliye yetkilileri, meçhul Türk ile ilgili vekillere bilgi vermedi. Öte yandan, Gelir İdaresi Varlık Barışı kapsamında beyan edilen toplam 48.1 milyar liralık varlığın ne kadarının yurda girdiği konusunda şimdiye kadar bir açıklama yapmadı. Maliye kulislerinde, beyan edilen 48.1 milyar liralık varlığın 25-30 milyar liralık kısmının yurda getirilmediği konuşuluyor. 48.1 milyar liranın 27.5 milyar lirası yurt dışından, 20.5 milyar lirası da yurt içinden beyan edilmişti. Çağlayan, bakanlıkta düşünmeyi yasakladı Ankara Sanayi Odası başkanlığından siyasete atılarak önce Sanayi, ardından da Devlet Bakanlığı görevini üstlenen Zafer Çağlayan’ın bürokratlarına ‘düşünmeyi’ yasakladığı ortaya çıktı. Çağlayan, bu yasağın nedenini şöyle anlattı: “Görevime atandığımda, bürokratların onay için gönderdiği yazıların altında ‘onaylanmasının uygun olacağı düşünülmektedir’ ifadeleri yer aldığını gördüm. ‘Düşünülüyor’ ifadesi ile sorumluluk üst makama bırakılıyor. Bir konu ya uygundur ya değildir. Ben de bakanlık içindeki tüm yazışmalarda ‘düşünülüyor’ ifadesini yasakladım. Şimdi herkes, onayı sunulacak konuları kendileri onaylayacakmış gibi inceliyor.” Evlere şenlik ithal et soruları Hükümetin, rekor düzeyde artan et fiyatlarını frenlemek için Et ve Balık Kurumu’na et ithal etme yetkisi vermesi, vatandaşların birinci gündem maddesi haline geldi. Ancak spekülatörlerin gündeme getirdiği, ‘ithal etlerin İslami usullere uygun olmadığına’ ilişkin iddialar vatandaşların kafasının karışmasına neden oldu. Daha, et ithalatı gerçekleşmeden, vatandaşlardan konuyla ilgili kamu kurumlarına çok sayıda soru gelmeye başladı. Tarım Köyişleri Bakanlığı, Et ve Balık Kurumu başta olmak üzere Diyanet İşleri Başkanlığı’na ithal etle ilgili gelen sorular, yetkilileri zaman zaman sor durumda bıraktı. İşte yurdum insanının yönelttiği bazı sorular: • Bir hristiyan tarafından yetiştirilen dananın etini yemek caiz midir? • İthal etle yapılan yemek ve pideler mevlütlerde ikram edilir mi? • İthal hayvandan kurban olur mu? • İthal et yemek caiz midir? • İthal edilecek hayvanlar domuz çiftliklerinde mi yetiştirildi? • Domuz kesilen bıçakla kesilen dananın eti yenir mi? Et fiyatları ne kadar düşecek? Et ve Balık Kurumu, bu hafta ilk ithal ihalesini yapacak. İthalatın etkisi 15 gün sonra ortaya çıkacak. Et fiyatlarının 10 liraya inmesi bekleniyor. Ancak, fiyatların aşırı düşmesine izin verilmeyecek. Fiyat 15 lirada tutulacak.