<
BASIN TOPLANTISI - ETKİNLİK - KONFERANS
Basın Daveti Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği 06 Şubat 2020, 09:30

Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği (TKYD), 2019 yılında Emeklilik ve Yatırım Fonları performanslarını ve fonlara artan ilgiyi açıklıyor. 06 Şubat 2020...

Tüm Etkinlikleri Göster
BANKA HİSSELERİ
Hisse Fiyat Değişim(%) Piyasa Değeri

E-posta listemize kayıt olun, en son haberler adresinize gelsin.

Ana SayfaGündemKritik zirveden ne çıktı----

Kritik zirveden ne çıktı

Kritik zirveden ne çıktı
28 Haziran 2018 - 07:17 www.finansingundemi.com

Cumhurbaşkanı Erdoğan ile MHP Genel Başkanı Bahçeli, seçimlerden sonra ilk kez bir araya geldi. Hürriyet yazarı Abdulkadir Selvi, "24 Haziran'dan sonraki en kritik zirve" dediği görüşmenin ayrıntılarını yazdı. İşte Selvi'nin o yazısı:

Gözler Cumhurbaşkanı Erdoğan ile MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin görüşmesine çevrilmişti.

Bahçeli görüşme öncesinde bir jest yaptı, ”Biz ne dersek, o olacaktır” diyen Sefer Aycan’ı Genel Başkan Yardımcılığı görevinden aldı. Böylece ‘cumhur ittifakı’nın ruhuna zarar verecek adımlara izin vermeyeceğini gösterdi.

Erdoğan-Bahçeli görüşmesi 24 Haziran’dan sonraki en kritik görüşmeydi. İki lider, 40 dakika süren görüşmede yeni süreci ele aldılar. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın görüşmenin başında seçimlerdeki katkısından dolayı Bahçeli’ye teşekkür ettiği, ardından ise yeni sistem hakkında bilgi verdiği söyleniyor. İki liderin, ‘cumhur ittifakı’nın yeni dönemde devam etmesi konusunda tam bir mutabakat içinde oldukları ifade ediliyor. MHP’de, ‘cumhur ittifakı’nın, ‘cumhur iktidarı’na dönüştürülmesi beklentisi içinde olanlara rağmen Bahçeli bu kapıyı hiç açmadı. O nedenle yeni dönemde kabinede MHP’li bakanların yer alması gündemde değil. MHP’nin, Binali Yıldırım’ın Meclis Başkanlığı’na olumlu baktığı ancak hükümet kuruluşunda takdiri tamamen Cumhurbaşkanı Erdoğan’a bıraktığı söyleniyor.

Erdoğan, partisinin yetkili kurullarıyla dahi bir araya gelmeden önce Bahçeli ile görüşürken, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile CHP’nin cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce henüz bir telefon görüşmesi dahi yapmadılar.

CHP’de ne oluyor derseniz bir seçim klasiği yaşanıyor. Her seçimden önce beklentiler yükseltiliyor, seçim gecesi bir hüsran yaşanıyor, seçimden sonra ilk iş olarak olağanüstü kurultay çağrıları yapılıyor. Bu kez farklı olan, cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce yüzde 30’un üstüne çıktığı halde bu tartışmanın yaşanması oldu.

İNCE, KRİTİK KARAR EŞİĞİNDE

Peki CHP’de ne oluyor? Muharrem İnce, olağanüstü kurultayı zorlayacak mı? İnce’nin 81 vilayeti ziyaret edecek olması, yeni bir parti kuruluşu için nabız yoklama olarak yorumlanabilir mi?

İnce, “Benim ağzımdan olağanüstü kurultay lafını duymayacaksınız” dedi. Seçim gecesi bu yönde yapılan telkinlere de, “Uygun kaçmaz” yanıtı verdiği söyleniyor. Cumhurbaşkanı adayı olduğunda da Kılıçdaroğlu’nun karşısında aday olmayacağını deklare etmişti. İnce aday olmayacak ama partide bir grup olağanüstü kurultay için imzayı toplar, İnce’ye de önlerine düşmek kalır mı? Pek öyle gözükmüyor. Muharrem İnce teşekkür gezilerinde halktan gördüğü karşılığa göre yol haritasını belirleyecek. CHP’de olağanüstü bir gelişme olmazsa yerel seçimlere Kemal Kılıçdaroğlu’nun başkanlığında gidilecek.

YSK’NIN KARARI NE OLACAK?

Meclis’te tek başına yeterli çoğunluğu sağlayamayan AK Parti’nin 24 Haziran seçimlerinde milletvekili seçilen bazı bakanları istifa ettirdiği takdirde, onların arkasından gelenlerin milletvekili olup olmayacağı konusunu tartışmaya açmıştım.

Yüksek Seçim Kurulu’nun 27.04.2018 tarihli 307 sayılı kararının 5’inci maddesinde yer alan, “Seçim takvimine göre, 29 Mayıs 2018 Salı günü saat 15.00’ten sonra ölüm veya istifa nedeni ile aday listelerinde oluşacak eksikliklerin tamamlanması mümkün olmadığından, bu kişilerin seçilmiş bulunmaları halinde istifalarının hüküm ifade edeceğine ve yerlerine kendilerinden sonra gelenlerin seçilmiş sayılacaklarına” hükmünü gündeme taşımıştım. Milletvekili Seçimi Kanunu’nun 15 ve 25’inci maddelerine göre seçimlerin son günü saat 17’ye kadar istifa edenlerin bu hükümden yararlanabileceğini savunanlar var. YSK’nın 307 sayılı kararında yer alan, “Seçilmiş bulunmaları halinde” ibaresi nedeniyle YSK’nın kesin sonuçları açıklamasına kadar bu hükmün geçerli olacağı görüşünde olanlar da var. YSK’nın 24 Haziran tarihinden önceki çekilme ve istifalara ilişkin kararları bulunuyor. AK Parti’nin böyle bir adım atacağı yönünde bir işaret yok ama tartışma sürüyor. Bakalım o durumda YSK’nın kararı ne olacak?

YORUMLAR (1)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)