Köprü ve otoyollara THY modeli
Köprü ve otoyolların özelleştirilmesine ilişkin ihalenin iptal edilmesinin ardından satış için ibre halka arza döndü
Köprü ve otoyolların özelleştirilmesine ilişkin ihalenin iptal edilmesinin ardından satışın halka arz yöntemiyle yapılması gündeme geldi.
Konuya ilişkin Eski Özelleştirme İdaresi Başkanı Tezcan Yaramancı, ''İhale iptal edildi'' ifadesi yerine ''İhale onaylanmadı'' denilmesinin doğru olduğunu söyledi.
İhalesinin neticelenmesi için Özelleştirme Yüksek Kurulu'nun (ÖYK) onayının gerektiğini hatırlatan Yaramancı, ''Açık artırma süreci tamamlandı. Sürecin sonunda oluşan durumun ÖYK tarafından onaylanması gerekiyor. O onayın verilemeyeceği anlaşılıyor'' dedi.
Değer tespitinin şartlara bağlı olduğuna dikkati çeken Yaramancı, ''Özelleştirmeyi yüklenecek taraftan yerine getirilmesi beklenen şartlar nelerdir Mesela, fiyat artışı yapılıp yapılamayacağı, yatırımlar vesaire. Bu konularda durum değişirse gayet tabii fiyat artabilir'' diye konuştu.
İptal edilen ihalede oluşan fiyatın, açık artırma sonucu oluşması nedeniyle gerçekçi olduğunu anlatan Yaramancı, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Bundan sonra yeni ihalede şartlar farklı tanzim edilirse daha yüksek fiyatlar gelebilir. Halka arz mümkündür. Zamanında Türk Hava Yolları (THY) da daha önce aynı şekilde halka arz edildi ve özelleştirildi. Önümüzdeki dönem için Özelleştirme İdaresi Başkanlığı'nın yeni bir yol haritası düzenlediğini düşünüyorum. O yol haritası çerçevesinde de yeni tekliflerin gelmesi muhtemeldir.''
Yaramancı, özelleştirmede amacın sadece para sağlamak olmadığını, anılan ekonomik varlığın yönetiminin özel sektör mantığına tevdi edilmesi ve daha verimli çalıştırılmasının amaçlanması gerektiğine işaret etti.
Marbaş Menkul Değerler Araştırma Müdürü Üzeyir Doğan da köprü ve otoyolların halka arz edilebilmesi için öncelikle yeni bir KİT'in kurulmasının şart olduğunu dile getirdi.
ÖZEL ŞİRKETLERDE HALKA ARZ SÜRECİ
Köprü ve otoyolların olası halka arzının hangi yolla gerçekleştirileceği henüz netlik kazanmazken, özel şirketler halka arz edilirken 9 aşamalı bir süreçten geçiyor.
Buna göre, ilk olarak şirket gerekli evrakları hazırladıktan sonra kayda alınmak için Sermaye Piyasası Kurulu'na (SPK), ilgili pazarda işlem görmek için de İstanbul Menkul Kıymetler Borsası'na (İMKB) müracaat ediyor.
Daha sonra Takas ve Saklama Bankası ile Merkezi Kayıt Kuruluşu'na başvuran şirket, yatırımcıyı çekmek için tanıtım faaliyetlerine başlıyor.
İMKB ve SPK uzmanlarının şirket hakkında inceleme yaptığı süreçte halka arz ve borsada işlem görme başvurusundaki eksik bilgi ve belgeler tamamlanıyor ve bu aşamanın ardından şirket merkez ve üretim tesisleri uzmanlarca ziyaret edilerek yerinde incelemelerde bulunuluyor.
Payların Kurul kaydına alınması ve halka arzı süreçlerinin tamamlanmasından sonra satış sonuçları bildiriliyor.
Süreç, şirketin borsa kotuna alınması ve işlem görmeye başlamasıyla tamamlanıyor.
BAŞBAKAN NE DEMİŞTİ?
Bu arada Birleşik Arap Emirlikleri'nden yurda dönüşünde uçakta gazetecilerin sorularını yanıtlayan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, köprü ve otoyolların değeri üzerine bir çalışma yaptırdığını belirtmişti.
Erdoğan, şunları kaydetmişti: ''Bu ihalenin olması gereken en üst rakam ne olabilir Burada bunun iki katı bir rakam çıktı karşıma. Birisi 11-12 (milyar dolar) ise öbürü 8-9 civarında rakam çıktı. Peki en düşüğü ne olmalı En düşüğü de 7 civarında çıktı. Arkadaşlar böyle çıktıktan sonra ben bunu verirsem vatana ihanet ederim, halkıma ihanet ederim. Şimdi ne yapacaksınız Arkadaşlarımızla bir istişare yaptık, bu istişare neticesinde kesin değil ama büyük ihtimalle burayı halka açacağız. Halka arz ile bu işi çözelim istiyoruz ve arkadaşlarımızın ortak kanaati de bu istikamette netleşti. Bakanlar Kurulu'ndaki arkadaşlarımın da havası bu istikamette.
İşletmeyi aynen devam ettireceğiz. Nasıl şu anda borsada, menkul kıymetlerde... Halk Bankası'nın şu anda yönetimi değiştirmedik, blok bir satışla birileri gelir alırsa o zaman yönetim değişir. Blok satış yok, halka arz var. Halka arzın içerisinde de mevcut yönetim bunu işletir. Yıl sonu karı nedir 700-800 milyon lira, bu fiyatlara zamlar geldikçe bu trilyonlara varacak. Oralara vardığı zaman herkes yıl sonunda neyse onu alacağı gibi, zaten borsada kağıtlar sürekli el değiştirme şansına da sahip.''
Özelleştirme ihalesinde en yüksek teklifi 5,7 milyar dolar ile Koç Holding AŞ - UEM Group Berhad - Gözde GSYO AŞ Ortak Girişim Grubu vermişti.
ÖZAL DÖNEMİNDE DE GÜNDEME GELMİŞTİ
Köprü satışı, merhum 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın Başbakanlığı döneminde de gündeme gelmişti. Anavatan Partisi Lideri Turgut Özal, Boğaziçi Köprüsü'nün satışıyla ilgili, Halkçı Parti Lideri Necdet Calp ile 1983 yılında seçimlerin öncesinde TRT'de katıldıkları bir açık oturumda tartışması uzun süre gündemde kalmıştı. Özal'ın iktidara geldiklerinde ''köprüyü satacağını'' söylemesi üzerine Calp, masayı yumruklayarak ''Sattırmam'' diye tepki göstermişti.
Seçimlerin ardından iktidara gelen Anavatan Partisi, 1984 yılında köprü gelirinin bir parçası ile faizi ve ana parasının ödenmesini öngören 3 yıl vadeli senedini satışa çıkardı. Senetlere talebin beklentinin üzerinde olması üzerine, A Tipi senetlerin ardından B tipi senetler satışa çıkarıldı. A tipi senetlere köprünün toplam gelirinin yüzde 18'i, B tipi senetlere yüzde 16'sı gelir ortaklığı payı olarak dağıtıldı.
Köprü senetlerinden sonra Keban ve Oymapınar Barajları ile benzer daha başka gelir ortaklığı senetleri de çıkarıldı.