Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği (TKYD), 2019 yılında Emeklilik ve Yatırım Fonları performanslarını ve fonlara artan ilgiyi açıklıyor. 06 Şubat 2020...
Hisse | Fiyat | Değişim(%) | Piyasa Değeri |
---|
E-posta listemize kayıt olun, en son haberler adresinize gelsin.
Amerikan Başkanı John F.Kennedy 1963 yılında Kasım ayında Lee Harwey Oswald adlı “siyasi kaçık” tarafından öldürülmüştü. Ben o yıllarda yeni üniversite öğrencisi olmuştum. Ankara’da Siyasal Bilgiler Fakültesinde o günlerde global siyaset çok konuşulurdu. Başkan Kennedy’nin ailesi de medyada yer alırdı ve hemen her ülkede tanınırdı. Doğal olarak da Ankara Siyasal Bilgiler Fakültesinin yurdunda kalan “tıfıl” bizler de, Batı siyasetini yakından izlemeye çalışırdık.
Gene de çok iyi hatırlıyorum ki, Kennedy’nin öldürüldüğü günün gecesi Türkiye’de Kennedy cinayeti radyodan verildiğinde, tüm üniversite yurdundaki öğrenciler uyanmış ve günlerce Kennedy cinayeti tartışılmıştı. Ama cinayetle ilgili birçok gerçek de, ABD’de bile kamuoyuna anlatılmamıştı.
Şimdi biliyoruz ki, 3000 kadar önemli sayılabilecek doküman 1963 cinayeti sonrasında kamuoyuna açıklanmadan arşive kaldırılmıştı. Böylece Kennedy cinayetinin tüm detaylarını tam öğrenmek mümkün olmamıştı.
Şimdi Trump, bu hafta, yasaklı 3000 kadar delilden 2800 kadar delili kamuoyuna açıklıyor, delillerin geri kalan 200 kadarı ise siyasi önemleri nedeni ile açıklanmıyordu. Ancak açıklananlarda da çok önemli şeyler ortaya çıkmıştı.
ABD Parlamentosu 1992’de delillerin 25 yıl gizli kalmasını emretmişti. Bu yıl 26 Ekim 2017 tarihinde delilerin saklanması gereken 25 yıllık süre dolmuş oldu.
Şimdi ABD medyasında ortaya çıktı ki, delilerden birine göre katil Oswald, Mexico City’deki Sovyet Elçiliğini, cinayetten kısa bir süre önce ziyaret etmiş ve bir üst düzey Diplomat ile de konuşmuştu. 1963 yılında 1 Ekim tarihinde, yani cinayetten hemen önce, Osvald Küba elçiliğine bir de telefon açmıştı ve de Washington’daki Rus elçiliğine gönderilen telsiz ile ilgili bir cevap gelip gelmediğini sormuş ve hiçbir ilgili doküman gelmediğini, gönderilen cevaptan öğrenmişti.
Şimdi ele geçen son delillerden biliniyor ki katil Osvald aslında Küba’ya göç etmek üzere vize peşine düşmüştü. Osvald aslında 1959 yılında da Sovyetler Birliğine göç etmişti, ama pek mutlu olamayınca da, 1962 yılında ABD’ye geri göç etmişti.
Şimdi Nisan ayına kadar Trump’ın emri ile eldeki son önemli dökümanlar yakından incelenecek ve de kamuoyuna açıklanmaması gerekenlerin sayısı minimuma indirilecek. Diğer hepsi de Devlet Arşivine kaldırılarak kamuoyuna tamamen açıklanacak.
Trump böyle emrediyor!
Finansingundemi.com’da yer alan bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Burada yer alan bilgiler, güvenilir olduğuna inanılan halka açık kaynaklardan elde edilmiş olup bu kaynaklardaki bilgilerin hata ve eksikliğinden ve ticari amaçlı işlemlerde kullanılmasından doğabilecek zararlardan www.finansingundemi.com ve yöneticileri hiçbir şekilde sorumluluk kabul etmemektedir. Burada yer alan görüş ve düşüncelerin www.finansingundemi.com ve yönetimi için hiçbir bağlayıcılığı yoktur. BİST isim ve logosu “koruma marka belgesi” altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BİST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BİST’e ait olup, tekrar yayınlanamaz.