Kendi kaçırdı, kendi ihbar etti!

Almanya 1’inci Futbol Ligi (Bundesliga) takımlarından Bayern Münih'in Başkanı Uli Hoeness’in vergi kaçakçılığı yaptığı, cezayı hafifletmek ve ödenecek cezada indirim alabilmek amacıyla yasadaki hükümleri göz önüne alarak hakkında suç duyurusunda bulunması Alman kamuoyunda büyük yankı uyandırdı.
Haftalık “Focus" dergisinin haberine göre, Hoeness, Almanya ile İsviçre arasında çifte vergilendirme yasasında bir uzlaşma sağlanamaması üzerine, İsviçre’deki bir hesabından dolayı ilgili makamlara kendini ihbar etti.
Hoeness’in İsviçre'deki banka hesaplarının savcılık tarafından incelenmekte olduğu haber verildi.
Alman televizyon ve gazeteleri yıllarca Bayern Münih'in menajerliğini yapan Uli Hoeness’in, 3 yıl önce Alman futbolunun efsane isimlerinden Franz Beckenbauer'in yerine kulüp başkanlığına seçildiğini hatırlattı.
Deutcsche Welle, Hoeness'in geçen ocak ayında, Münih Vergi Dairesi’ne İsviçre’de bulunan banka hesabı nedeniyle kendisi hakkında suç duyurusunda bulunduğunun ortaya çıktığını bildirdi.
Futbol dünyasındaki faaliyetlerinin yanı sıra başarılı bir iş adamı olarak da tanınan Uli Hoeness hakkında Münih Savcılığınca soruşturma açıldı.
Alman vergi yasasına göre “vergi mükellefinin kendisi hakkında suç duyurusunda bulunmasının, alınacak cezayı hafifletmek ve ödenecek cezada indirim alabilmek" amacını taşıdığı hatırlatıldı.
İddialarla ilgili ‘Sport Bild Plus' internet gazetesine konuşan 61 yaşındaki Uli Hoeness, yetkililerle konuşulması gereken birçok nokta bulunduğu için şimdilik susmayı tercih ettiğini, Bayern başkanlığı görevinden çekilmesinin söz konusu olmadığını açıkladı.
‘Süddeutsche Zeitung' gazetesi de Hoeness'in 10 yıl önce Zürih merkezli bir İsviçre bankasında açtığı hesaba milyonlarca euro aktardığını, faiz gelirini Alman vergi dairesine beyan etmediğini yazdı.
Frankfurter Neue Presse, Hoeness’in, Bayern Münih futbol kulübünün sağlam finansal temellere dayanan başarısında oynadığı rol nedeniyle, ayrıca sözüne değer verilen, ahlaki bir mercii olarak algılandığı için toplumsal itibarı yüksek olduğunu vurguladı.
Gazete, “Hoeness’in vergi kaçakçılığı iddiaları nedeniyle düşüşü de o derece ağır oldu. Gençlerin eğitimi konusunda devletin fazla bir şey yapmadığı şeklinde eleştirilerde bulunan Hoeness, vergi gelirleriyle okullar yaptırabilecek olan o devletten milyonlarca tutarında vergi kaçırdı. Hoeness dostlarıyla bir araya geldiği toplantılarda bir çifte standardı onlarla paylaşıyor, belki de birlikte toplumsal değerlerin çökmekte olduğundan, yeteneksiz politikacılardan ve finans piyasalarının aç gözlülüğünden yakınıyorlardı. Ama kendileri vergi kaçırdığında bunu bir defaya mahsus, hoş görülecek türden bir suç olarak görüyorlardı. Ancak bunlar Hoeness’in düşüşünü engelleyemez. Uli Hoeness, ahlâki bir mercii ve topluma örnek gösterilen bir kişi olma niteliklerini yitirmiştir" diye devam etti.