'Karayolu yetmez uçmamız lazım'
Bakan Çağlayan, "Türkiye'yi 2023 hedeflerine ulaştıracak yol karayolu değil, hava yoludur" dedi
Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, Türkiye'nin 2023 hedefine varmak için karayolundan gidemeyeceğini söyledi. Çağlayan, "Türkiye'yi 2023 hedeflerine ulaştıracak, yani dünyanın ilk 10 ekonomisi arasına sokacak, 2 trilyon dolardan fazla milli gelir oluşturacak, o tarihlerde 84 milyon olacak nüfusumuzun kişi başına gelirini 25 bin yapacak yol karayolu değil, hava yoludur. Bu konuda Türkiye uçmak zorundadır." dedi.
Çağlayan, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin ile birlikte Gaziantep Sanayi Odası (GSO)'nda düzenlenen 2013 yılı Ekonomik Durum Değerlendirme Toplantısı'na katıldı. Burada sanayici ve iş adamlarına hitap eden Çağlayan, Türkiye'nin IMF'ye 5 milyar dolar borç verecek bir ülke durumuna geldiğini hatırlattı. 36 milyar dolardan, 152,6 milyar dolar mal ihracatı yapan bir ülke konumuna geldiklerinin de altını çizen Çağlayan, Türkiye Cumhuriyeti Devleti, tarihinde ilk defa gerek mal, gerek hizmet ihracatında 194 milyar dolar civarında ihracat yapıp, döviz getirisi elde eden bir ülke olacak. Gayri safi milli hâsıla 2012 rakamlarımız nisan başında açıklanacak. Tahmin ediyorum ki 800 milyar dolara yakın bir rakam olacak. Keşke daha fazla büyüme olsaydı, daha fazla gaza bassak, daha fazla çıksaydık. Ama şimdi öyle bir ülke düşünün ki, mal ve hizmet ihracatı toplamı gayri safi yurt içi hâsılasının neredeyse yüzde 25'ine yakın bir ülke oldu Türkiye." ifadelerini kullandı.
Türkiye'nin diğer ülkelerin de büyük ilgisini çektiğini kaydeden Çağlayan, Gün yok ki, yabancı başkan, devlet başkanı, bir bakan ve iş adamı heyeti gelmesin. Gün yok ki, ülkemizden bir heyet dünyanın bir ülkesinde olmasın. Şükürler olsun bugün 243 gümrük bölgesine ihracat yapan bir ülke olduk. Bunun için de Gaziantep'in payı da 187 gümrük bölgesidir. Eğer Türkiye, Avrupa'nın krizini beklese, seyretse Kuzey Afrika ve Ortadoğu pazarlarındaki krizi beklese ve seyretseydi, ben şimdi size 152,6 milyar dolarlık ihracatın neden 110 milyar dolarlar seviyesine düştüğünü anlatmak zorunda kalırdım. Biz bunu pazar çeşitliliği ile elde ettik. Adeta dünyayı fellik fellik dolaşarak bunları elde ettik. Sayın Cumhurbaşkanımız, Sayın Başbakanımız, doğal görevim olarak benim ve tüm arkadaşlarımın, diğer bakan arkadaşlarımın yapmış olduğu seyahatten ekmiş olduğu tohumların hasatlarını yapmaya başladık." diye konuştu.
"İHRACAT YAPMADIĞIMIZ İKİ ÜLKE MİKRONEZYA VE NAURU"
Türkiye'nin bugün dünyada ihracat yapmadığı iki ülke bulunduğunu açıklayan Çağlayan, "Biri Mikronezya, bir diğeri Nauru. Asya Pasifik'te toplu iğne başı büyüklüğünde iki tane devletten bahsediyorum. Mikronezya toplam 700 kilometrekare yüzölçümü olan, Nauru da toplam yüzölçümü 20 kilometrekare olan Asya Pasifik'te iki ülke. İhracat yapmadığımız bu ikisi var. Ama ben inanıyorum ki evelallah bizim ihracatçımız, inşallah Gaziantep'e nasip olur bu. Bu sene de inşallah oraya ihracatı yapacağız. Nauru ve Mikronezya Gaziantep'in hedefi. Biz son 4 yılda eğer pazar çeşitliliği yapmamış olsaydık, ihracatımız 40 milyar dolar daha az olarak çıkacaktık karşınıza. Bunu pazar çeşitlendirmeleriyle yaptık. Hatırlayın, bundan 4 yıl önce Türkiye'nin ekseninin kaydığını söylemeye başladılar Türkiye düşmanları ve bunların söylediklerine itibar edenler. Türkiye'nin ekseni baştan yanlış kurgulanmıştı zaten. Türkiye'nin ekseni dünya eksenidir. Türkiye tüm dünyayla rekabet edebilecek, mal satabilecek bir yapıya sahiptir. Bugün Gaziantep'ten 187 gümrük bölgesine ihracat yapılıyor ise işte Türkiye'nin yörüngesi, ekseni burada belli olmuştur. " şeklinde konuştu.
"ARTIK TÜRKİYE'DE UYUSUN DA BÜYÜSÜN DÖNEMİ BİTMİŞTİR"
Türkiye'nin 2023 hedefine ulaşmak için karayolundan gidemeyeceğini aktaran Çağlayan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Türkiye'yi 2023 hedeflerine ulaştıracak, yani dünyanın ilk 10 ekonomisi arasına sokacak 2 trilyon dolardan fazla milli gelir oluşturacak, o tarihlerde 84 milyon olacak nüfusumuzun kişi başına gelirini 25 bin yapacak yol karayolu değil, hava yoludur. Bu konuda Türkiye uçmak zorundadır. Türkiye her yıl ortalama en az yüzde 6-6,5 büyümek zorundadır. Artık Türkiye'de 'uyusun da büyüsün' dönemi bitmiştir. Türkiye, yüzde 6'lar üzerinde her yıl büyümeyi kendisine mutlak surette ilke edinmelidir. Yoksa gaz fren tartışması kendiliğinden ortaya çıkmadı. Bir sanayici olarak, sizlerin içinden gelmiş bir arkadaşınız olarak, ağaçtan düşmüş bir arkadaşınız olarak Türkiye ekonomisinin gelişmesinin sanayileşmekten geçtiğini ve bunun da uçarak gerçekleştireceğini paylaşmak isterim."