Milliyet yazarı Güngör Uras bugünkü köşesinde doların durdurulamayan çıkışını yazdı. Uras, "işte şimdilerde Türk ekonomisi bu durumda" dedi ve okuyucuları ile önemli yorumlar paylaştı.
İşte Uras'ın bugünkü yazısı;
Durup dururken adamın ateşi yükselmeye başlamış durumda. Kimi “Bezi buzlu suya batırıp, alnına koyun. Ateşi düşer” diyor. Kimi, ”En iyisi bileklerini elma sirkesi ile ovalamaktır. Ateş şıp diye iner” diyerek akıl veriyor.
Ateşin hangi neden ile çıktığını merak eden yok. Adamın apandisiti mi patladı? Soğuk aldı da zatürre mi oldu?
Ateşin yükselmesine yol açan hastalığı teşhis ve tedavi etmeden, buzlu bez ile, elma sirkesi ile ateşi kısa süre içinde düşürmek ne işe yarar? Ateş önce indi gibi olur ama, sonra öyle yükselir ki, vücudun tekrar sağlığa kavuşturulması büyük çaba gerektirir.
İşte şimdilerde Türk ekonomisi bu durumda. Dolar fiyatı yükseliyor. Büyük Türk Büyükleri ateşin neden yükseldiğini merak etmeden (veya umursamadan) buza batırılmış bez ile ekonominin alnını veya elma sirkesi ile bileklerini ovarak ateşi düşürmek arayışında.
DENGE BOZULDU...
Dolar fiyatı dün bu yazının yazıldığı saatlerde 2.08 TL dolayında idi. Uzun süre umuldu ki, dolar fiyatı 2.00 TL’yi gördükten sonra bir süre dinlenecek, daha sonra da 1.95 TL’lere doğru inecek. Merkez Bankası Başkanı ise 1.92 TL fiyattan söz ediyor.
Dolar fiyatının tırmanması ekonomideki dengesizliğin göstergesidir. Ekonominde bir hastalık başlangıcı var ki, dolar (ateş) yükseliyor.
Nedir ekonominin hastalığı? Ekonominin dengesi bozuldu. Dengesizliğin ana nedeni (1) Döviz çıkışı (2) Döviz girişinin durması ve bunların sonucunda doların arz ve talep dengesinin bozulmasıdır.
Göz boyamak için Merkez Bankası dolar satarak belki fiyatları bir süre için aşağıya çekebilir.
Ama, önemli olan kısa sürede doları aşağıya çekmek değil, uzun dönemde dolar fiyatındaki tırmanışa yol açan nedenleri, sorunları görmek ve bunları ortadan kaldırmaktır.
Nedenleri ve sorunları yok etmekte (teşhis ve tedavide) gecikildikçe, çözüm güçleşir. Çünkü dengesizliği görenler (1) Daha hızlı çıkışa yönelir (2) Girişler büsbütün kesilir. Arz daha da azalınca, ekonomide sorunlar görülmeye başlar.
RİSKLERİ ARTTIRMAYALIM
Ekonomide sorunların dikkat çekici hale gelmesi sonucu (1) Kredi derecelendirme kuruluşları not kırma arayışına girer. (2) Bugüne kadar dövize talep göstermeyen hane halkı dolar satın almaya başlar. (3)
Banka kredisi borçluları borçlarını ödemekte zorlanır. (4) Kredileri tahsil etmekte zorlanan bankalarda istenmeyen riskler ortaya çıkar.
Bütün bunlara karşı tedbir alması beklenen 2 kuruluş var (1) Merkez Bankası (2) Hazine Müsteşarlığı. Merkez Bankası Başkanı hükümetten korkarak elindeki silahları kullanamıyor. Devamlı iyimser mesaj vermeye çalışıyor. Konuştukça, mesaj verdikçe dolar fiyatı yükselişi sürdürüyor.
Ekonominin kaptanı olarak bilinen Babacan, ortalıkta görülmez oldu. Hazine Müsteşarlığı olan bitene sanki ilgisiz.
Bu arada büyük bir şanssızlık var: Suriye konusu hükümetin baş konusu oldu. Hükümet Suriye konusu ile uğraşmaktan, ekonomide olan biteni izlemeye vakit bulamıyor.
Bu durumda ne olur? Ne olacağı bilinemez... İşte en kötüsü de bu... Belirsizlik bir ekonomide karşılaşılacak en büyük tehlikedir.