<
BASIN TOPLANTISI - ETKİNLİK - KONFERANS
Basın Daveti Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği 06 Şubat 2020, 09:30

Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği (TKYD), 2019 yılında Emeklilik ve Yatırım Fonları performanslarını ve fonlara artan ilgiyi açıklıyor. 06 Şubat 2020...

Tüm Etkinlikleri Göster
BANKA HİSSELERİ
Hisse Fiyat Değişim(%) Piyasa Değeri

E-posta listemize kayıt olun, en son haberler adresinize gelsin.

Ana SayfaGündemİşte FETÖ’nün kirli finans ağı...----

İşte FETÖ’nün kirli finans ağı...

İşte FETÖ’nün kirli finans ağı...
03 Eylül 2016 - 09:01 www.finansingundemi.com

Uluslararası düzeyde örgütün finans ağı nasıl işliyor? Bu ağın içinde kimler ve hangi ülkeler var? Bu ağın yönetiminde asıl söz sahibi olanlar kimler? Prof. Dr. Yaşar Hacısalihoğlu köşesinde yazdı.

FETÖ ihanet şebekesinin finans sistemi özel bir analizi gerekli kılıyor. Her şeyden önce FETÖ' nün finans ağı, örgütün dayandığı temeli, kirli ilişkilerini ve illegal içeriğini temsil ediyor. Örgütün Finans yapısının ve işleyişinin ulusal ve uluslararası boyutlarının ve içeriğinin deşifre edilmesi son derece büyük önem taşıyor. Uluslararası düzeyde örgütün finans ağı nasıl işliyor? Bu ağın içinde kimler ve hangi ülkeler var? Bu ağın yönetiminde asıl söz sahibi olanlar kimler? Bu soruların aydınlanması ve bu ağın mekanizmasının anlaşılması gerekir. Bu yapılabilirse bu örgütün temel gayesi ve arkasındaki güçlerin yapmak istedikleri çok daha ayrıntılı, açık ve delilli hale gelmiş olur.

Bu noktada “himmet” düzeneği; bu örgütün finans ağının ve mekanizmasının sadece görünen ve sınırlı bir parçasını oluşturduğunu kabul etmek gerekir.

Aslında sadece “himmet” üzerinden bu örgütün finans mekanizmasını açıklamak esasen yanlış bir algıya da sebep oluyor. Meselenin inanç boyutunun yanı sıra sanki gönüllülerin, karşılıksız hibeleriyle değerlendirilen tasarruflar gibi bir algıya da yol açıyor. “Himmet”, aslında bir kılıf. Asıl kara para trafiğini ve kirli finans ilişkilerini örtmeye dayalı bir kılıf. Bunun bir parçası da ekonomik geçmişi olmayan ve üzerine kayıtlı mülkiyeti ve şirket büyüklükleriyle çelişen kimliklerin bu ağın asıl aktörlerinin paravanları olduğu gerçeğidir.

170 ülkede 180 milyar dolara hükmetmek, ilkokul mezunu emekli vaizin işi de değildir haddi de değildir. Bugünün finans sisteminde devletlerin içine sızarak, şirketleşerek, finans ağları kurarak bunu da kapalı devre sistemle gerçekleştirerek başarmak ve tüm bu mekanizmayı siyasi zemininde yapı taşına dönüştürmek ancak küresel baronların yönetimiyle ve çıkarlarıyla gerçekleştirebilir.

Küresel baronların denetiminde kontrol edilmesi gereken ülkelere sokulan bu finans ağı aynı zamanda devletler arası güç mücadelesinin günümüzdeki enstrümanı haline getirilen terör örgütlerinin finansmanında da işlev üstlenmektedir. Günümüzde hedefe konulan ülkelerin devlet yapılarının yıkılmasına yönelik savaşların terör örgütleri eliyle yürütülmesinde ihtiyaç duyulan insan-para-silah üçlüsünün organizasyonunda bu kirli finans ağı devrededir.

Kimi ülkelerde Gezi benzeri kalkışmaların tezgahlamasının finansmanı kimisi de doğrudan askeri darbelerin, ekonomik darbelerin veya toplumsal ayrışmaların, iç çatışmaların finansmanında bu kirli finans ağı rol üstlenir. Bu durum aslında terör örgütleri eliyle yürütülen örtülü, kirli bir gölge ekonominin oluşturulmasıdır. FETÖ ihanet şebekesinin içinden geçen kirli finans ağı bu durumun çarpıcı bir örneğidir.

Bu kirli finans ağının kumanda merkezine uzanan seyahatinde ağa takılanlar küresel çıkar odaklarına hizmet için devşirilmişlerdir. Bu süreç ulusal ölçekte içi içe geçen bir sistemle işler. Öncelikle devlet içine yerleşilen örgütün unsurlarıyla bu kirli finans ağının korunması ve önünün açılması sağlanır. Görünür şirketlerin görünür ortakları çoğu zaman perde arkasındakilerin piyonlarıdır. Hemen her sektörde zemin tutmak esastır. Ayrıca özellikle ülke dışında etkin olan, milli karakteriyle çalışan güçlü şirketlerin zayıflatılmasına çalışılır. Bunun için mali baskılarla korkular üretilir, şirketlerin üst düzey kişileri özellikle örgütün emniyet-yargı denklemiyle takibe alınır, gerekirse kumpaslara tabi tutulur. Bu kişiler hakkında ucu açık bırakılan adli dosyalar hazırlanır ve bunlar yargı içindeki savcı-yargıç-avukat görünümlü örgüt elemanları tarafından mali kıskaç için kullanılır. Böylelikle hedefe konulan yerli ve milli şirket, uluslararası etkinliğini yitirmeye, örgütün küresel efendilerinin çıkarlarının bir gereği olarak etkisizleşmeye, ürkekleşmeye başlar.

Bu mekanizmada örgütün kirli finans ağının medya ayağı da devreye girer. Onların rolü de yerli ve milli olan her şeye karşı küresel baronların çıkarları adına algı yönetimi yapmaktır. Bunun için TV programları, gazete manşetleri, sanat, spor gibi alanların toplumda popüler olan isimleri, bilimsel kılıflar altında Abant toplantıları gibi etkili isimler devşirmeye dayalı girişimler tasarlanır devreye sokulur. Bu güruh adına da ciddi finansal harcamalar yapılır. Ayrıca örgütün kirli işlerini yapan özellikle üst düzey devlet bürokratlarının yaşam standartları yükseltilir ve zamanı geldiğinde bu diyetlerin karşılığı fazlasıyla alınır.

FETÖ ihanet şebekesinin kirli finans ağını yazmaya ve konuşmaya devam edeceğiz…(Prof. Dr. Yaşar Hacısalihoğlu/Akşam)

ETİKETLER :
YORUMLAR (0)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)