Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği (TKYD), 2019 yılında Emeklilik ve Yatırım Fonları performanslarını ve fonlara artan ilgiyi açıklıyor. 06 Şubat 2020...
Hisse | Fiyat | Değişim(%) | Piyasa Değeri |
---|
E-posta listemize kayıt olun, en son haberler adresinize gelsin.
FINANSGUNDEM.COM - DIŞ HABERLER SERVİSİ
Raphael Nadal’ın hafta sonu Paris’te kazandığı zafer İspanya’ya kutlama yapmak için bir neden sundu. Ancak daha sonra kutlayacak bir şey kalmamıştı. Ardından İspanya Kralı Altıncı Felipe ve ülkenin yöneticileri ulusal günü andı.
İspanya Avrupa’nın ikinci dalga korona virüs salgınını, pandemi başından bu yana 890,000 vakayla önde götürdü. Bazı uzmanlar ekonominin, 1936’da iç savaş başladığından bu yana en kötü resesyonu geçirdiğini söylüyor. Madrid’de alınan korona virüs önlemleriyle ilgili hükümet ve muhalefet arasındaki çekişme siyasi kutuplaşmayı arttırdı. Avrupa’nın devasa iyileşme fonlarını verecek olan Almanya’daki yetkililer, ülkenin istikrarını sorguluyor.
Korona virüs yeniden Avrupa kıtasında yayılırken, İspanya’nın Avrupa’nın en hasta adamı olabileceğine yönelik endişeler artıyor. Birçok kişi ülkenin problemlerinin iyileşemeyecek kadar büyük olup olmadığını sorguluyor.
İlk bakışta işaretler iyimserlik için bir neden sunmuyor. Sağ ve sol cenahlar arasındaki zehirli ayrılıklar, pandemiyle savaş ve ekonominin yeniden inşa edilmesi konularındaki çabaları boşa çıkarıyor. Katalonya bölgesel yönetimi, bağımsızlık isteyen ayrılıkçılardan oluşuyor. Bir önceki kral Juan Carlos’a yönelik yolsuzluk iddiaları da meşrutiyet krizini derinleştirdi.
Merkez sağ parti Citizens’ın lideri Inés Arrimadas “bu önemli ve tarihi bir an. İhtiyaç duyulan; çatışmadan kaçınacak siyasi iradeyi sağlamak ve bizi birleştiren gücü bulmak” dedi. The Times’a yaptığı açıklamanın devamında,
“İspanya’nın tüm siyasi partilerini barış yapmaya ve birbirleri arasında savaşa son vermeye ve tek düşmanın virüs olduğunu anlamaya davet ediyorum”
ifadelerini kullandı.
Madrid’deki kısıtlamalarla ilgili haftalar süren olaylardan, Cuma günü doruğa çıktı. İspanya Başbakanı Pedro Sánchez’in sosyalist hükümeti, olağanüstü hal ilan etti ve başkentte ve çevre kasabalarda, yerel otoritelerin iradesi dışında, kısmi karantina ilan edildi. Bölgedeki yerel yönetim muhafazakar parti Popular tarafından idare ediliyor.
Hükümet, iş ve gerekli ziyaretler dışında şehre giriş çıkışları yasakladı ve buna gerekçe olarak virüsün bağlantılı bölgelere sıçramasından duyulan endişeyi gösterdi. Madrid yetkilileri karantina uygulamalarının yalnızca en fazla etkilenen semtlerde devreye sokulmasını istedi. Yetkililer aldıkları önlemlerin halihazırda etkinliğinin kanıtlandığını söyledi. Vaka sayıları 14 günde her 100,000 kişide 750 kişiden, 100,000 kişide 500 kişiye düştü. Bölgedeki yoğun bakım ünitelerinin üzerindeki baskı kalktı. Ancak uzmanlar vaka sayılarının daha az test yapıldığı için düştüğünü söyledi.
Carlos III Üniversitesi Siyaset Bilimi Öğretim Üyesi Prof. Pablo Simón,
“bu siyasi bir mücadele. Ulusal hükümet sağlık sistemini geliştirmediği için Madrid’i suçlamak istiyor ve yerel yönetim de Sánchez’i suçlamak istediği için Madrid’de karantina istemiyor ancak bunun ekonomiye zarar vereceğini söylüyorlar”
dedi. Açıklamasının devamında “bu oyunun sonunda pandemi kimsenin umurunda değil. Tamamen sorumsuzca ve inatçı davranıyorlar” ifadelerini kullandı.
Kaos, Sánchez’in Haziran ayında ulusal karantinayı ani bir şekilde bitirme talimatı verdiği günden bu yana sürüyor. Muhafazakarlar, Katalonya ve Bask milliyetçileri, hükümetin hane halklarına karantina uygulayabileceği olağanüstü halin yenilenmesini desteklemeyi reddetti. Başbakan sağlık sisteminin kontrolünü 17 bölgesel yönetime geri verdi ve tatile çıktı.
Madrid de dahil olmak üzere, bölgelerden bazıları sağlık sistemlerini güçlendirme konusunda başarısız oldu. Özellikle de filyasyon takibi konusunda. Hükümet ise yerel yönetimlerin zayıf tavrına ya da vaka sayılarındaki artışı önlemek için getirilen kurallara karşı sessiz kaldı. Bunun sonucu olarak Madrid ikinci dalganın başkenti oldu.
Madrid’de iki hafta sürecek olan olağanüstü hal ilanı, çözüm olmadı. Bölgesel yönetimin lideri Isabel Díaz Ayuso, “adalet sistemi, Madrid bölgesi, kral ve kanun, ülkeyi arka kapıdan değiştirmeye çalışan Pedro Sánchez’in karşısında duruyor” dedi.
Yorumlar İspanya’daki daha derin sorunlara değiniyor. Sánchez’in hükümeti, ülkenin modern demokratik tarihinde bir koalisyon tarafından yönetilen ilk hükümet ve Ocak ayı sonunda ülkede ilk korona virüs vakası bildirildiğinde iktidara geleli henüz 15 gün olmuştu.
İspanya’nın 2015’ten bu yana istikrarlı bir hükümeti olmadı ve tartışmalı bir seçimin ardından kurulan bu hükümet, 1936’da kurulan sol parti Podemos’un yardımını aldı. Parti Bask ulusalcıları ve Katalonya ayrılıkçılarıyla savaş içinde.
Sánchez’in General Franco’nun diktatörlüğünde işlediği suçları araştırma planları ve ayrılıkçıların yasa tasarıları karşısındaki direnci, sağ cenahı sevindirdi. Aynı zamanda Pablo Iglesias’ın monarşisini eleştirmesi de olumlu karşılandı. Başbakan muhafazakar partiyi, Madrid konusundaki tavrı nedeniyle ve adalet reformunu desteklemediği için “sistem karşıtı” olmakla suçladı. Muhafazakar parti Popular lideri milletvekili Ana Pastor “meydan okuma bizden değil, hükümetin içinden geliyor. Hükümet üyeleri krala ve anayasal monarşiye saldırıyor” dedi. Açıklamalarının devamında “daha önce İspanya’da bu derecede bir popülizm ve ayrılıkçılar tarafından desteklenen solcuların da içinde olduğu bir hükümet görülmedi” ifadelerini kullandı.
Yolsuzluk skandalları ve 2008-2013 yılları arasındaki ekonomik düşüş, toplumsal tansiyonu yükseltti ve katı tasarruf önlemleri getirdi. Ana muhalefet partisi Popular ve sosyalistler, Vox, Citizens ve Podemos gibi yeni kurulan partilere bir çok seçmenini kaybetti. O zamandan bu yana, Franco sonrası yılların eski mutabakatı giderek daha fazla sorgulanıyor.
Radikalleşen siyasi tavır şimdilerde sokakta hafif bir yansıma gösteriyor. Son zamanlarda yapılan bir anket çalışmasında, vatandaşların %85’i siyasiler arasındaki gerginliklerin, korona virüsün yayılımını durdurma konusundaki çalışmaların önüne geçtiğini düşünüyor. Yine de popülist ulusalcılık yeniden yükselişte. Balkonlarda daha fazla İspanya bayrağı asılı, tıpkı 2017 yılında yaşanan Katalonya krizinde, bölgenin parlamentosu yasa dışı bir şekilde bağımsızlığını ilan ettiğinde olduğu gibi.
Pazartesi günü ulusalcı parti Vox, Madrid’deki kısmi karantinalara karşı bir protesto düzenledi ve önümüzdeki hafta “totaliter ve suçlu hükümete” karşı güvensizlik oyu çağrısında bulunacak. Muhafazakar parti Popular, bu hamleyi destekleyip desteklemeyeceği konusunda kararsız. Zira, daha fazla oy kaybetmekten korkuyor ve “devletin koruyucusu” rolünü kaybetmek istemiyor. Ancak Vox’un hamlesinin sol cenahtan seçmenleri harekete geçirdiğinin de farkında.
Sosyalistler ve Podemos, yükselen tansiyondan fayda gördü. Bu hafta gerçekleşen bir başka ankete göre, İspanyolların %40’ından fazlası, Juan Carlos’un Ağustos ayında Birleşik Arap Emirliklerine kaçışının ardından cumhuriyet taraftarı. Katılımcıların %34,9’u kraliyet ailesini destekliyor.
Analistler mevcut ekonomik krizin daha da kötüye gidebileceğinden korkuyor. Hükümetin tahminlerine göre işsizlik, euro bölgesinin dördüncü büyük ekonomisinde %17,1 artacak. IMF bu yıl İspanya’nın gayrisafi yurtiçi hasılasının %12,8’lik bir düşüş yaşayacağını düşünüyor. Bu da İspanya’nın gelişmiş ekonomiler arasında en büyük darbeyi alan ülke olacağı anlamına geliyor. İspanya’nın bütçe açığı %14,1 seviyesinde olacak ve iç savaş başlangıcından bu yana en kötü rakam olarak gerçekleşecek. Ülkenin ana sektörlerinden biri olan turizmin ise %25 daralma göstermesi bekleniyor. Ülkede binlerce iş yeri kepenk indirdi.
Ekonomist ve Sosyalist Parti’nin eski bir milletvekili Juan Moscoso,
“eğer bu kış bir sosyal kriz daha olursa, işler daha da karmaşık hale gelecek. Ekonomik iyileşmede ilk kez Avrupa Birliği’nden ayrılıyoruz. Şimdi birlik iyileşiyor ve İspanya geride kaldı”
dedi.
Prof. Simón, ekonominin pandemi karşısında özellikle dayanıksız olduğunu söyledi zira ekonomi turizm ve hizmet sektörüne dayanıyor. Simón “bu durum bir stres testi; yalnızca liderler için değil, siyasi sistem, bürokratik ve devlet sistemi için de” dedi. Açıklamasının devamında “geçtiğimiz 20 yılda yapmadığımız bütün reformların etkisini şimdi görüyoruz” ifadesini kullandı.
İspanya’ya Avrupa Birliği’nin iyileşme fonlarından 140 milyar euro vaat edilmişti ancak Alman uzmanlar, ülkenin bu fonu etkin bir şekilde kullanabileceğinden şüphe duyuyor. Bundeswehr University Ekonomi Öğretim Üyesi Prof. Friedrich Sell, geçtiğimiz hafta ülkenin bu dev fonun verilmesi için “siyasi olarak çok istikrarsız” olduğunu söyledi. Hükümet, fonu alabilmek için Brüksel’le görüşmelerine devam ediyor.
Durumları daha da karmaşık hale getiren birçok gelişme de var. Adalet sisteminin kontrolü üzerinde bir anlaşmazlık ortaya çıktı; Podemos ve lideri partinin muhasebesiyle alakalı soruşturma altında; Katalonya’da seçimler yapılacak ve hükümetin bütçeyi meclisten geçirmesi gerekiyor. Bu da 2018 yılından bu yana başarılmış bir şey değil. İkinci dalga Navarra ve Katalonya’da sürüyor. Geçtiğimiz hafta bu bölgelerde hastaneye kaldırılan hasta sayısında %40 artış görüldü.
Ancak herkes karamsar değil. IESE Business School Öğretim Üyesi Prof. Jordi Canals, ekonominin analizi için uzun vadeli bir perspektif gerektiğini söyledi. Canals, ekonominin üç ay önceki performansının, Fransa ya da İtalya’dan daha kötü durumda olmadığına dikkat çekti. Açıklamasında
“İspanya; İtalya ve Almanya gibi ihracata dayalı bir ekonomiye sahip. Dolayısıyla küresel ekonomi 2021 yılının bahar aylarında yavaş bir şekilde iyileşme gösterirse, İspanya da fayda görecektir”
ifadelerini kullandı.
Sánchez yıl sonundan önce bütçenin geçmesi için mücadele verecek olsa da, birçok uzman başarılı olacağını düşünüyor. Canals, “başbakanın geçeceği bu test, ekonomik ve anayasal krizleri 2021 sonuna kadar çözmek için bir mutabakat ortamı oluşturup oluşturamayacağına yönelik olacak” dedi.
Siyasiler sürekli İspanya’nın “büyük bir ülke” olduğunu ve krizin üstesinden geleceğini tekrarlıyor. Citizens’ın lideri Arrimadas, ülkenin ihtiyacı olan şeyin “büyük vizyon ve devlet adamlığı” olduğunu söyledi. Bu özelliklerin az bulunduğu görülüyor.
Avrupa'da yeni vaka sayılarında rekor üstüne rekor!
G20'den küresel ekonomiyi destekleme kararlılığı
Merkel: Ticaret anlaşması herkesin menfaatine olacak
Finansingundemi.com’da yer alan bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Burada yer alan bilgiler, güvenilir olduğuna inanılan halka açık kaynaklardan elde edilmiş olup bu kaynaklardaki bilgilerin hata ve eksikliğinden ve ticari amaçlı işlemlerde kullanılmasından doğabilecek zararlardan www.finansingundemi.com ve yöneticileri hiçbir şekilde sorumluluk kabul etmemektedir. Burada yer alan görüş ve düşüncelerin www.finansingundemi.com ve yönetimi için hiçbir bağlayıcılığı yoktur. BİST isim ve logosu “koruma marka belgesi” altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BİST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BİST’e ait olup, tekrar yayınlanamaz.