FINANSGUNDEM.COM
2012 yılsonu itibariyle 3.3 milyar lira kar açıklayan İş Bankası, Türkiye’nin en büyük bankası unvanını 2012 yılında da korudu. İş Bankası, aktif büyüklüğünü yüzde 8,5 artışla 175,4 milyar liraya yükselten İş Bankası, aktifler, krediler, özkaynaklarda sektör lideri olurken, mevduatta ise özel bankalar arasında birinci oldu.
2012 yılı finansal sonuçlarını değerlendirdiği basın toplantısında konuşan İş Bankası Genel Müdürü Adnan Bali, özel bankalar arasında en fazla şube ve istihdama sahip
banka olduklarını söyleyerek, “Bankamızın aktiflerinde 2009 yılından bu yana kaydettiğimiz yüzde 55’lik büyüme oranı 62,2 milyar lira gibi önemli bir artışa karşılık gelmektedir” dedi.
Geçtiğimiz yıl 3 milyar 310 milyon lira net kâr elde eden İş Bankası, aktiflerdeki değer artışı ve net kârın etkisiyle özkaynaklarını yüzde 26,8 artırarak 22 milyar 719 milyon liraya yükseltti. İş Bankası’nın 2009 yılından 2012 yılsonuna kadar özkaynaklarında gerçekleşen artış yüzde 68,4 oldu. İş Bankası 2011 yılında yüzde 14,1 olan sermaye yeterlilik oranını yüzde 16,3’e çıkardı.
İş Bankası ve
finans sektöründe faaliyet gösteren iştirak ve bağlı ortaklıklarının konsolide bilanço büyüklüğü 201 milyar liraya, özkaynak büyüklüğü ise 24,9 milyar liraya ulaştı. İş Bankası ve mali iştiraklerinin konsolide net kârı ise 3,7 milyar lira olarak gerçekleşti.
Krediler 100 milyar lirayı aştı
Bali, 2012 yılına başlarken İş Bankası’nın kredilerde en büyük
banka olduğunu hatırlatarak, “Geçen yıl basın toplantımızda toplam kredilerimizin 100 milyar lirayı aşabileceğini belirtmiştim. Yılsonu itibarıyla toplam kredilerimizi bu öngörümüze paralel şekilde, yüzde 16,5 oranında artırarak 106 milyar 716 milyon liraya çıkardık” dedi. İş Bankası’nın bu sonuçlarla yakın rakipleriyle aradaki farkı bir miktar daha açtığını vurgulayan Adnan Bali, İş Bankası Grubu’nun kullandırdığı nakdi ve gayrinakdi kredilerin 2012 yılı içinde yüzde 15 arttığını, Grubun bu anlamda Türk ekonomisine yaptığı toplam katkının 144,8 milyar liraya ulaştığını ifade etti.
Bali kredilerin yanısıra mevduatta da 100 milyar sınırını aştıklarını belirterek, bilanço büyüklüğünde de 100 milyar doları aştıklarına dikkat çekti.
Bireysel kredilerde büyümesini istikrarlı bir şekilde sürdüren İş Bankası, bu alanda yüzde 19,8 büyüme kaydetti ve 2012 yılsonu itibarıyla tüketici kredilerinde özel bankalar arasında piyasa liderliğini sürdürdü.
KOBİ kredileri yüzde 20,4 arttı
KOBİ bankacılığının İş Bankası’nın en güçlü olduğu alanlardan biri olduğunu belirten İş Bankası Genel Müdürü Adnan Bali, KOBİ kredilerinde 2012 yılında yüzde 20,4 artış sağladıklarını ve 23 milyar 839 milyon lira hacme ulaştıklarını, bu segmentte nakdi ticari kredi tutarını son 3 yılda yüzde 116,6 artırdıklarını söyledi.
İş Bankası’nın 2012 yılsonunda nakdi ticari kredilerde en yakın bankayla arasındaki farkın 17,9 milyar lira seviyesine ulaştığına dikkat çeken Adnan Bali, kurumsal ve ticari kredilerinin hacminin 52 milyar 385 milyon lira olduğunu belirtti. Adnan Bali, “Banka olarak sanayicinin ve ticaret erbabının finansmana erişiminin kolaylaştırılmasındaki önemli rolümüzü her zaman olduğu gibi sürdürüyoruz” dedi.
Adnan Bali, İş Bankası’nın son yıllarda aktif kalitesini iyileştirdiğini ve bunun 2012 yılında da devam ettiğini belirterek “2012’nin nispeten olumsuz koşullarına rağmen takipteki kredilerin canlı kredilere oranı yüzde 2,1’den yüzde 1,9’a geriledi. Bu rasyonun yüzde 2,8 olan sektör ortalamasının oldukça altında olduğunu vurgulamak isterim” dedi.
“Yurtdışında bankacılık imkânlarını değerlendiriyoruz”
İş Bankası Genel Müdürü Adnan Bali, yurtdışında tecrübe ve kaliteli hizmet anlayışı ile Türk girişimcilerin işlerini ve bu yönüyle Türkiye’nin ekonomisini desteklemeye devam ettiklerini ifade ederek şunları söyledi, “2012 yılının Temmuz ayında Gürcistan’ın Batum, Aralık ayında ise Kosova’nın Priştine şehirlerinde birer şube açarak yurtdışında genişlememizi sürdürdük. Bankacılık alanındaki iştiraklerimiz de dâhil edildiğinde 14 ülkede, 50 şube, 2 temsilcilik ve toplam 806 çalışanla faaliyet gösteriyoruz, yurtdışı örgütümüzün toplam aktif büyüklüğü ise 23,9 milyar liraya ulaştı”.
İş Bankası’nın uluslararası bankacılık alanında öncelikle bölgesel, daha sonra global bir
Banka olmayı hedeflediğini belirten Adnan Bali, “Yurtdışındaki genişleme çalışmalarımız kapsamında halen Irak’ın Süleymaniye, Bağdat ve Duhok, Pakistan’ın Karaçi, Azerbaycan’ın Bakü ve Gürcistan’ın Tiflis şehirlerinde bankacılık faaliyetleri konusunda imkânları değerlendiriyoruz. Öte yandan Mısır’da hâlihazırda temsilcilik düzeyinde bulunan bankacılık faaliyetlerimizin genişletilmesi yönündeki kararımızı muhafaza ediyoruz” dedi.
Sektörün en çok istihdam sağlayan bankası
İş Bankası Genel Müdürü Adnan Bali, altyapıya ilişkin yatırımlarına 2012 yılında da devam ettiklerini belirterek, 49 yeni şube açtıklarını, hizmet ağına 313 yeni Bankamatik eklediklerini, alternatif dağıtım kanallarının gelişimine destek sağladıklarını söyledi. İş Bankası ailesine 2012 yılında 670 yeni çalışanın eklendiğini ifade eden Bali, sektörde en çok istihdam sağlayan banka olduklarını hatırlattı. Müşteriye en yakın banka olma hedefini ve şube sayısında özel bankalar arasında liderliklerini koruduklarını söyleyen Adnan Bali, şube ağını genişletme çalışmalarının 2013 yılında da devam edeceğini söyledi.
İş Bankası’nın 2012 yılsonu itibarıyla 24.411 çalışanı, 1.231 yurtiçi, 19 yurtdışı şubesi ve 4.851 Bankamatik’i bulunuyor.
Avea’da fırsatları değerlendireceğiz
Toplantı sonunda gazetecilerin sorularını yanıtlayan Bali, ''Avea'da şu anda yüzde 10 üzerinde bir payımız var. Ortaya çıkacak fırsatlara göre asıl işimize kaynak sağlamanın imkanları görüyorsak karar almakta tereddüt etmeyiz'' dedi.
Bali, kaynak çeşitlendirmeye devam edip etmeyeceklerine ilişkin soruya, menkul kıymet ihraçlarında açık ara lider olduklarını, çeşitlendirme politikalarını aynen sürdüreceklerini ve piyasaların ritmini kollayarak, ürünlerde ve enstrümanlarda çeşitlenmeye devam edileceği yanıtını verdi.
2013 beklentileri
2013 beklentilerine ilişkin soruya Bali, 2013'te kredi açısından yüzde 18'lik kredi büyümesi beklediklerini, mevduatta ise yüzde 10-12 büyümenin söz konusu olabileceğini belirterek, ''Kaynak çeşitliliğine bütünsel anlamda bakıyoruz. Bu büyüme oranı Merkez Bankası'nın ifade etmiş olduğu yüzde 15'lik büyüme oranının üzerinde olması nedeniyle de değerlendirmelere konu oldu. Yani bunun üzerinde ve altında artabilenler olacaktır. Onu rekabet belirleyecek. O anlamda biz yüzde 18'lik bir hedefi kendimize koymuş olduk. Şimdiye kadar ki büyümelerimiz çerçevesinde bu hedefe ulaşabileceğimizi düşünüyoruz'' dedi.
Bu durumun finansal istikrarı tehdit edecek bir kompozisyonda olmamasını gözeteceklerini, otoritenin bu konudaki kaygılarının, İş Bankası'nın da kaygıları olduğunu anlatan Bali, başarının çalışanlara yansımasına da değinerek, görüşmeleri devam eden toplu sözleşmenin kısa bir sürede tamamlanacağını, bu şekilde, kazanan ve kazandığını da paylaşan bir kuruluş örneğini yine yaratacaklarını kaydetti.
Çalışanın emeği
Adnan Bali, ''Çalışanın emeği, hakkı üzerinden performans elde etmek gibi bir düşüncemiz hiçbir zaman olmadı olmayacak da...'' dedi.
Kuzey Irak'taki yatırımlarla ilgili Bali, bölgede gerginlik olduğunu ama günlük yaşamın tüm huzuruyla devam ettiğini belirterek, ''O coğrafyanın kendine göre gerginlikleri öteden beri ola gelmiştir ama iş hayatı zaten bunları yönetmek. 'Bunlarla ilgilenmek istemeyen gitsin Amerikan devlet tahvil alsın' dedim. Krediyi ise şimdiye kadar kime verdiysek onlara vermeye devam edeceğiz. Onun için kredi tahsisi politikalarımız son derece detaylıdır. Kapımızın genellikle dar olduğu sanılır ama salonlarımız geniştir'' diye konuştu.
Adnan Bali, kredi kartı performansı ve çek meselesi ile ilgili olarak, ''Finansal istikrara ilişkin bir endişeniz mi var, bu kadar yoğun bir şekilde dile getiriyorsunuz-'' sorusuna şu karşılığı verdi:
''Kurumsal ve kişisel bir endişemiz yok. Global ekonominin tabii olduğu riskler yerinde duruyor. Dışımızda oluşan hadiselerin bize yansımalarından bahsediyoruz. Tabii ki, dışardan da ciddi kaynak kullanan bir ülkeyiz. Buralarda bir kesinti olması hali ya da değişik dönemlerde olduğu gibi çok hızlı kısa vadeli sermaye akımlarının ülke içindeki makro ekonomik dengeleri bozacak şekilde hareketi, kur ve
faiz dahil olmak üzere sürdürülemez makro dengeler yaratabilir. Bu konuda MB'nın makro ihtiyati politika enstrümanlarını da aktif bir şekilde kullanarak ve çeşitlendirerek yürüttüğü politikaların hep elzem olduğunu söyledim. Bu nedenle söylediklerim 2013'e özel bir kaygıdan değil bunlara hep dikkat ederek gitmek gerekir.''
Müşteri sayılarına dikkati çeken Bali, bireysel alanda 13 milyon, özel bankacılıkta 25 bin, kurumsal bankacılıkta 6 bin 500 müşterileri olduğunu söyledi.
Ticari bankacılıkta 950 bin civarında müşterileri olduğunu, son bir kaç yılda 9 kurumsal şube, 38 ticari ihtisas şubesi açtıklarını dile getiren Bali, kredi kartlarındaki büyümenin yüzde 22,5 olduğuna vurgu yaparak, ''Son çeyrekte de yüzde 4,2 büyümüşüz. 8,1 milyar lira çıktı kredi kartlarının güncel bakiyesi... Lider olmadığımız yegane alan kredi kartlarıdır. Bu da yapmayı başaramadığımızdan değil, seçimimizdir. Nedeni şu, bu alanlarda kaliteli, sürdürülebilir ve gördüğümüz kadar iş yapmayı seçiyoruz. Dramatik hikayelerin yazılmasına taraf ve neden olmak istemiyoruz. Yürüttüğümüz sorumluluk politikalarının neticesidir bunlar... İşi kaliteli ve sağlıklı yapmaktan daha önemli bir şey yok'' şeklinde konuştu.
Azerbaycan'da şube mi, banka mı?
Adnan Bali, ''Yurt dışında satın almaya yönelecek misiniz- Sağlıklı olmayan yatırımlardan çıkmayı planlıyor musunuz mesela Avea gibi-'' sorusu üzerine şunları kaydetti:
''Yurtdışı genişleme politikamız son derece esnek. Her ülkenin kendi özeline göre en uygun seçeneği oluşturuyoruz. Azerbaycan'da hem şube hem banka satın alma perspektifimiz sürüyor. Burada farklı bir çizgimiz olamayacak satın alma stratejimizden... Bizim için birinci prensip sermayemizin optimum kullanılmasıdır. Sermayemizin etkin kullanılan ve kullanılamayan yerlerine bakarak değerlendiriyoruz. Piyasa olanaklarına göre değerlendiriyoruz. Avea da başlangıçta bu işi yapmak üzere uzun vadeli yatırımcı sıfatıyla girdiğimiz bir iş değil. O yüzden gelişimimiz de aynı şekilde oldu. Şu anda yüzde 10 üzerinde bir payımız var Avea'da... Biz ortaya çıkacak fırsatlara göre kendi asıl işimize kaynak sağlamanın imkanlarını görüyorsak onlarla ilgili kararları almakta tereddüt etmeyiz.''
Türkiye’nin kredi notu
''İkinci notun gelmesi piyasalara nasıl yansır-'' sorusuna piyasanın bunları önceden satın aldığını belirten Bali, ''Biz çok uzun bir zamandır yatırım yapılabilir ülkenin de üzerinde trade ediyoruz zaten. Parasını koyanlar bu ülkeyi upgrade ettiler yıllar önce. Masabaşı iş yapanlar biraz geriden gelip durumu teyit etmiş oldu. İkinci teyidin de çok sert bir farklılık yaratmasını beklemem kişisel olarak... Teyidin önem arz ettiğini düşünüyorum. Bu çerçevede mutlaka olumlu etkisi olacak ama onun kısa süreli ve sert bir şekilde değil de dönem içinde performanslara yansıyacak daha olumlu bir finansal iklim diye algılamamız lazım'' diye konuştu.
Her kredinin finansal istikrarı aynı oranda tehdit ettiğinin düşünülmemesi gerektiğini vurgulayan Bali, ''Türkiye'nin ihtiyaçları var. Genç nüfusu olan, dinamik bir iş alemine sahip. Bir çok ülkede bulunmayan da bu zaten. Türkiye potansiyelinin altında bir büyüme hızıyla daima gidemez. Genç nüfusun iyi optimize edilmesi gerekir. Bir çok alt yapı projeleri var. Enerjide Türkiye bağımlılığını azaltmak için yoğun çaba gösteriyor. İhtiyaçlarla içinde bulunduğumuz koşulların iyi optimize edilmesi gerekiyor'' ifadelerini kullandı.