İş Bankası hangi ülkeleri inceliyor?

İş Bankası Genel Müdürü Ersin Özince, yurt dışındaki yeni bankacılık faaliyetleri açısından Rusya Federasyonu ve Arap ülkelerini değerlendirdiklerini bildirdi. İş Bankası ve Türkiye Sınai Kalkınma Bankası (TSKB) tarafından Ataç İnşaat Grubuna bağlı Nisan Elektromekanik'e sağlanan krediye ilişkin imza töreninde konuşan Özince, Türkiye'nin halihazırda 42 bin 500 megavatlık kurulu gücünün yüzde 34'ünün doğal gaz, yüzde 31'inin termik, yüzde 35'inin hidrolik enerjiye dayalı olduğunu hatırlatarak, ekonomi normal büyüme trendine girdiğinde bu kurulu gücün ihtiyaca cevap vermeyeceğinin altını çizdi. Özince, Türkiye'nin yenilenebilir enerji potansiyelinin daha etkin kullanılmasının, enerji arzının yerli kaynaklarla gerçekleştirilmesi, çeşitlendirilmesi ve bu gerçekleşmenin üretiminin yerli kaynaklarla finanse edilmesinin çok önem verdikleri bir husus olduğunu kaydederek, bu konudaki teşvik unsurlarının da, finansmanı daha kolaylaştıracak şekilde tasarlanmasını arzu ettiklerini bildirdi. Konuşmasının ardından soruları yanıtlayan Özince, bu tür projelerde fizilibitenin büyük önem taşıdığına işaret ederek, projenin 23 milyon avroluk kısmını şirketin kendi özkaynaklarından karşıladığını belirtti. Şirketin projenin finansmanıyla ilgili olarak bu aşamaya kadar çeşitli köprü finansmanlar da kullandığını söyleyen Özince, Avrupa merkezli bir bankanın da projeyi desteklemeyi taahhüt ettiğini, ancak ülkesindeki zorluklar nedeniyle taahhüdünün arkasında duramadığını aktardı. -''TÜRKİYE'NİN KREDİ NOTUNU YATIRIM YAPILABİLİR SEVİYEYE ÇIKARMASI LAZIM''- Özince, siyasal gelişmelerin ekonomideki etkisine ilişkin bir soru üzerine, ''Bu ve benzeri yatırımların, Türkiye ekonomisinin gelişimiyle ilgili çabaların global rekabette öne çıkacak şekilde yapılabilmesi için mutlaka Türkiye'nin siyasi ve iktisadi açıdan istikrarlı bir ülke olması ve bu konuda kredi notunu yatırım yapılabilir ülke seviyesine çıkarması lazım'' diye konuştu. Türkiye'nin komşularıyla karşılaştırıldığında göreceli olarak iyi bir performansa sahip olduğunu söyleyen Özince, merkezi Antalya'da olan bir firmanın en büyük yatırımlarından birinin Tokat Reşadiye'de bulunduğunu kaydederek, ''İşadamımız çekinmedikten sonra hayat böyle devam edecek. Türkiye bunları geçecektir diye düşünüyorum. İyi yönetirsek bu sıkıntıları, sadece ülkemize ait değil, yöremize ait çok ciddi gelişmeler var. Türkiye bunlardan fayda sağlayacaktır diye düşünüyorum'' şeklinde konuştu. Türkiye'deki girişimcilerin Türkiye'dekinden çok daha zor koşullarda iş yapmaya çalıştıklarına işaret eden Özince, ''Ülkeye güven vermesi gerekenler, iş adamları istikrarla arkasında dururlarsa, bahsedilen siyasi olayların en önemli ilacı ekonomik istikrar konusunda daha iyi performans gösteririz. Bu yaşanan gelişmeler herhalde Türkiye Cumhuriyeti'nin uzun ömründe sıradan bir kilometre taşı olacak, günün birinde de olumlu yönüyle bunu tarih yazacak diye tahmin ediyorum'' görüşlerini aktardı. -''TÜRKİYE 2010'DA REFAHI DAHA YAYGIN HİSSETTİĞİMİZ BİR GELİŞME GÖSTERSİN''- Ersin Özince, enerji alanındaki projelere yönelik olarak, görüşmeleri sürdürülmekte olan projelerle birlikte ulaşacakları 1,6 milyar dolar rakamını, uyuşmaların sağlanması durumunda 2010 yılı içinde gerçekleştirmeyi beklediklerini ifade etti. 2010 yılındaki kredi portföyü büyüklüğüne ilişkin olarak ise Özince, bunun, ekonominin ne şekilde gelişeceğine bağlı olduğunu ifade ederek, ''Biz her zaman rakamlarımızı reel anlamda geliştirmeyi hedefliyoruz ve başarıyoruz'' dedi. İş Bankası olarak, 2009 yılında yatırımlarına devam ettiklerini belirten Özince, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Bugün itibariyle 2009'da açılan şube adedimiz 60 kadar. Bütün bankalar arasında şube açma ve ilave istihdam yaratma konusunda açık ara öndeyiz. 2010 yılında 2009 altında bir şube adedi olacağını düşünmüyorum. Ümit ederim Türkiye 2010 için beklenenden daha güçlü ve özellikle refahı da daha yaygın hissettiğimiz bir gelişme göstersin. Mutlaka ekonomik ve siyasi istikrar açısından başarılı bir performans gösterelim. Bu konularda performansımızın gerileyeceğine dair bazı beklentiler var. Bunlara müsaade etmeyeceğimizi ümit ediyorum.'' 2010 yılında istihdam artışı konusunda ise bir rakam vermekten kaçınan Özince, istihdamı sürekli artırmanın her zaman iyi netice vermeyebileceğini belirtti. -''YURT DIŞINDA FIRSATÇI YAKLAŞIMLAR İÇİNDEYİZ''- Ersin Özince, yurt dışı planlarına ilişkin bir soruyu şöyle yanıtladı: ''Yurt dışıyla ilgili planlarımız daha çok Türkiye'nin kuzeyi ve güneyi ile ilgili. Avrupa'da İşbank GMBH'nın genişleme düşünceleri var şubelerini artırarak ama yeni bankacılık faaliyeti açısından Rusya Federasyonu ve Arap ülkelerini değerlendiriyoruz. Fırsatçı yaklaşımlar içindeyiz. Maddi olmayan beklentilerle, manevi haz duymak için gidip de bir ülkeye yatırım yapma gibi bir şey mevzubahis olamaz. Maddi koşullar açısından da Türkiye ile karşılaştırılabilecek performans beklediğimiz ülke olması lazım. Rusya ve Kazakistan'da fırsat aradığımızı duyurduk zaten. Onun dışında Arap ülkeleri olabilir diye düşünüyorum.'' Her ülkenin şube açmaya izin vermediğini, bu ülkelerde satın alma gerçekleştirmek gerektiğini ifade eden Özince, komşu ülkelere yönelik planlarında o ülkelerde bankacılık anlamında sağlanan gelişmelerin de etkili olduğunu, Suriye'de yabancı sermayedarlarla ilgili düzenlemelerin yapıldığını, Irak'ın siyasi istikrarla ilgili ümitler vermeye başladığını anlattı. Körfez ülkelerinde daha çok hacimli iş yapılacak yerler üzerinde durduklarını söyleyen Özince, ''Körfez ülkeleriyle ilgili zaten yürüyen işlerimiz var. Kurumsal bankacılık, yatırım bankacılığı ve özel bankacılık açısından Körfez ülkelerini her zaman değerlendirmek mümkün. İlla orada bir varlığımızın olması şart değil, ki Bahreyn'de de bir şubemiz öteden beri var'' diye konuştu. -''7 YILDA 86 PROJE''- TSKB Genel Müdürü Halil Eroğlu da geçen 6-7 yıllık sürede Dünya Bankası, Avrupa Yatırım Bankası gibi kuruluşlardan 1,5 milyar dolar civarında fon sağladıklarını belirtti. Eroğlu, 7 yılda TSKB'nin bugüne kadar finanse ettiği 86 adet yenilenebilir enerji yatırımının içinde 78 adet hidroelektrik santral, 4 adet rüzgar santrali, 2 adet jeotermal enerji santrali ve 2 adet biyokütle projesi bulunduğunu kaydetti. -''TEKSTİL VE OTOMOTİVDE YATIRIM TALEBİ YOK''- Eroğlu, konuşmasının ardından soruları yanıtlarken, küresel krizle birlikte özel bankaların dünyanın kalkınmasına yetecek kaynak ve gücünün kalmadığını belirterek, sektörlerin kalkınabilmesi ve gücünün devam edebilmesi için Avrupa Yatırım Bankası gibi kuruluşların öneminin giderek arttığına işaret etti. Bu tür uluslararası kuruluşların önemli yatırımların finansmanı ve sosyal yanı güçlü olmak üzere KOBİ finansmanı konularına ağırlık verdiğini ifade eden Eroğlu, ''Türkiye Cumhuriyeti Hazinesi 2009'da uluslararası kuruluşlardan borçlanma yoluyla bütçe açığının bir kısmını finanse etmiştir. Bu politikanın 2010 ve 2011'de de devam edeceğini, sadece Türkiye için değil tüm dünya için söz konusu olduğunu belirtmek istiyorum'' diye konuştu. 2008'de başlayan krizden bu yana enerji sektöründeki talebin hiç azalmadan devam ettiğini dile getiren Eroğlu, ''Maalesef diğer sektörlerdeki talep enerji ile kıyaslanmayacak kadar düşüktür. İmalat sanayisindeki talep azalmış, demir-çelik sektöründe bir miktar talep olmasına rağmen tekstil ve otomotiv sektörlerinde herhangi bir yatırım talebi ile karşılaşmadık'' değerlendirmesinde bulundu. Eroğlu, sorunlu kredi oranlarının ise yüzde 1'in altında olduğunu belirtti. -''2012 SONUNA KADAR 140 MEGAVATLIK PROJEYİ TAMAMLAYACAĞIZ''- Nisan Elektromekanik Yönetim Kurulu Başkanı Halil Ataman ise grubun toplam cirosunun 150 milyon avro civarında olduğunu belirtti. Ataman, toplam 140 megavatlık projelerinin 68 megavatının inşaat faaliyetlerinin sürdüğünü, bunun için 4 tesisin tamamlanmasını planladıklarını ifade ederek, ''2012 sonuna kadar 140 megavatlık projeyi tamamlayacağız'' dedi.