Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği (TKYD), 2019 yılında Emeklilik ve Yatırım Fonları performanslarını ve fonlara artan ilgiyi açıklıyor. 06 Şubat 2020...
Hisse | Fiyat | Değişim(%) | Piyasa Değeri |
---|
E-posta listemize kayıt olun, en son haberler adresinize gelsin.
Üç ülkenin yayımladığı ortak açıklamada, "İran'la yapılan nükleer anlaşmayı desteklemeyi sürdürüyoruz ancak bunun devamı İran'ın anlaşmaya tam olarak uymasına bağlıdır. İran'ı, bu kapsamda yakın zamanda aldığı kararlardan dönmeye güçlü bir şekilde çağırıyoruz." ifadeleri kullanıldı.
Üç ülkenin ABD'nin nükleer anlaşmadan çekilme ve İran'a yeniden yaptırım uygulama kararı almasıyla ilgili üzüntü ve kaygılarını 8 Mayıs 2018'de açık bir şekilde ilan ettikleri hatırlatılan açıklamada, şunlar kaydedildi:
"Mayıs 2018'den bu yana üç ülke de anlaşmaya bağlı kalan taraflarla İran halkının anlaşma kapsamında elde ettiği meşru ekonomik avantajlardan yararlanmayı sürdürebilmesi için ellerinden geleni yaptı. Bugün, anlaşmanın ABD'nin yaptırımlarının baskısı altında ve İran'ın anlaşmadaki bir dizi unsuru yerine getirmeme kararının ardından daha da zayıflaması riskinden kaygı duyuyoruz."
Diyalog çağrısı
"İran'ın izin verilerin sınırların üstünde uranyum depolaması ve zengileştirmesinden son derece kaygılıyız." ifadesi kullanılan açıklamada, “Dahası üç ülke olarak İran Körfezi'nde tanık olduğumuz saldırılar ve bölgede güvenliğin kötüye gitmesi dolayısıya derin bir şekilde tedirginiz." görüşüne yer verildi.
Tarafları sorumlu davranmaya ve bölgedeki gerilimi düşürüp diyalogu canlandırmaya yönelik bir yol aramaya çağıran açıklamada, "Öyle riskler var ki bütün tarafların durması ve eylemlerinin olası sonuçlarını değerlendirmesi gerekiyor." denildi.
Üç ülkenin de gerilimi düşürmeye ve diyaloga katkı yapmaya dönük olarak bir dizi diplomatik girişimde bulunduğu belirtilen açıklamada, bu amaca dönük olarak bütün tarafların iyi niyet sergilemesinin önemi vurgulandı.
Açıklamada, her üç ülkenin de uluslararası barış ve güvenlik için bu yöndeki girişimlerini sürdüreceği kaydedildi.
ABD ve İran arasında uranyum gerginliği
ABD yönetimi, BM Güvenlik Konseyi'nin 5 daimi üyesi ve Almanya ile İran arasında 2015'te imzalanan nükleer anlaşmadan mayıs 2018'de tek taraflı çekildikten sonra Tahran'a yönelik yaptırımları yeniden uygulamaya başlamıştı.
İran da 8 Mayıs 2019'da anlaşmanın taraflarına çıkarlarının korunması çağrısında bulunmuş aksi takdirde anlaşmadaki taahhütlerini sınırlandıracağını açıklamıştı. Tahran yönetimi, kısa süre önce de anlaşmada belirtilen uranyum zenginleştirme oranını aştığını duyurmuştu.
ABD ile İran arasındaki gerilim devam ederken son olarak İran yönetimi, nükleer anlaşmada yer alan zenginleştirilmiş uranyum stok miktarını aşacağını ilan etmiş, ABD yönetimi ise bu karara sert tepki göstermişti.
Finansingundemi.com’da yer alan bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Burada yer alan bilgiler, güvenilir olduğuna inanılan halka açık kaynaklardan elde edilmiş olup bu kaynaklardaki bilgilerin hata ve eksikliğinden ve ticari amaçlı işlemlerde kullanılmasından doğabilecek zararlardan www.finansingundemi.com ve yöneticileri hiçbir şekilde sorumluluk kabul etmemektedir. Burada yer alan görüş ve düşüncelerin www.finansingundemi.com ve yönetimi için hiçbir bağlayıcılığı yoktur. BİST isim ve logosu “koruma marka belgesi” altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BİST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BİST’e ait olup, tekrar yayınlanamaz.