İmamoğlu: Patron değil, emanetçiyim

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, İBB'nin 8. dönem ilk meclis toplantısında, salondaki 311 meclis üyesiyle tek tek tokalaştı.

Meclis gündemindeki, başkan vekilleri, katip ve encümen üyelerinin seçiminin yapılabilmesi için en genç meclis üyelerinden Amine Cansu Kaba ve Kübra Nur Uslu'yu geçici divan katibi olarak seçen İmamoğlu, onları kürsüye çağırdı.

Üyelerin yerini almasıyla birlikte, saygı duruşunda bulunuldu ve İstiklal Marşı okundu.

İmamoğlu, yaptığı konuşmada, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na yapılan saldırı ile Türkiye'de ve Srilanka'da gerçekleşen terör olaylarını kınadı.

"39 belediye başkanı, bizim belediye başkanımızdır." diyen İmamoğlu, bu süreci hep beraber yöneteceklerini söyledi.

Görevlerini yaparken İstanbul'un bir çekim merkezi olduğunu asla unutmayacaklarını aktaran İmamoğlu, "Burada 4 siyasi partinin temsilcileri vardır. Kadını, erkeği 80 binin üzerindeki çalışanın alın terine saygı göstereceğimizden kimsenin kuşkusu olmasın. Ben onların patronu değilim, emanetçiyim. Bu şekilde bir süreç yöneteceğim." diye konuştu.

Bu süreçte hukuka uygun hareket etmenin çok önemli olacağını ifade eden İmamoğlu, yeni dönemin hayırlı, uğurlu olmasını diledi.

AK Parti İBB Meclis Grup Başkan Vekili ve Esenler Belediye Başkanı Tevfik Göksu ise yaptığı konuşmada, tarihi bir ana şahitlik yapıldığını kaydetti.

İstanbul'un emanetini alarak bu sıralara geldiklerini anlatan Göksu, "Bu sıralar, İstanbul'un emanetidir. Bu emanetini taşıdığımız İstanbul, bizimle tanıştıktan sonra; özgürlüklerin, kardeşliğin, emeğin, adaletin bir arada yaşamanın, hukukun ve adaletin şehri olmuştur." ifadelerini kullandı.

31 Mart yerel seçimlerinde İstanbul halkının kendilerine denetin mekanizması görevi verdiğini vurgulayan Göksu, şunları kaydetti:

"İstanbul halkının bize verdiği emanetin ne anlama geldiğini çok iyi biliyoruz. Bu anlamda AK Parti grubu olarak bu şehrin tarihine, kültürüne, insanına iyilikte motor, kötülükte ise fren olacağız. Sayın başkanın çok incitici bir dil kullandığını ifade etmek isterim. İstanbul'un kaosa terk edildiğini, insanların mutsuz olduğunu ifade etti. Oysa 1994 yılında Recep Tayyip Erdoğan'ın buraya gelişinde itibaren İstanbul'un hangi süreçlerden geçtiğini ve hangi zirvelere çıktığını, tarih, sokak, ağaç ve bu sokaktaki her bir canlı buna şahitlik eder. 25 yılımızdan utanan değiliz, 25 yılımızla gurur duyan bir siyasi hareketiz."

Karar ve denetim mekanizmasını İstanbul halkının yararına kullanacaklarını dile getiren Göksu, "Yeni başlangıç derken acaba çöp dağlarına mı geri dönülecek? İstanbulluları müsterih olsunlar. AK Parti ve Milliyetçi Hareket Partili meclis üyeleri, hukukun bize verdiği hakları en güzel şekilde kullanarak, İstanbullulara hizmet için çaba göstereceğiz. Önceliğimiz İstanbul halkı olacak. Bu şehirde çalışan, emek veren 80 bin kişinin hukukunu, adaleti, özgürlüğü, kardeşliği, huzuru önceleyeceğiz." ifadelerini kullandı.

Göksu, Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun sevgi, saygı, ve hoşgörüden çok bahsettiğini ancak bu sabah itibarıyla aksi uygulamalarıyla karşı karşıya kaldıklarını şu sözlerle dile getirdi:

"İstanbul halkı, bu şehirde karar ve denetim mekanizması hakkını bize vermiştir. 180 gruba sahip olan AK Parti'nin yerini değiştirerek bir grup operasyonu yapmak istemişlerdir. Bu da çok nezaketten uzak bir davranıştır. Dün gece Meclis'te oturma sıralarımızın değiştirildiğini gördük. Birinci ve ikinci başkan vekillerinin eşyaları içeride olmasına rağmen kapılarının kilit göbekleri değiştirilerek kilitlenmiştir. Koltuk meraklısı değiliz. Bilin ki, gücümüzü İstanbul'dan alıyoruz."

Göksu'dan sonra kürsüye gelen CHP Grup Başkan Vekili Doğan Subaşı da yaptığı konuşmada eleştirilere cevap verdi.

Konuşmaların ardından belediye başkan vekillikleri ve divan katip üyelerinin seçimine geçildi.