<
BASIN TOPLANTISI - ETKİNLİK - KONFERANS
Basın Daveti Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği 06 Şubat 2020, 09:30

Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği (TKYD), 2019 yılında Emeklilik ve Yatırım Fonları performanslarını ve fonlara artan ilgiyi açıklıyor. 06 Şubat 2020...

Tüm Etkinlikleri Göster
BANKA HİSSELERİ
Hisse Fiyat Değişim(%) Piyasa Değeri

E-posta listemize kayıt olun, en son haberler adresinize gelsin.

Ana SayfaGündemİmamoğlu: İnanıyorum ki Sayın Cumhurbaşkanı bile bana oy verir----

İmamoğlu: İnanıyorum ki Sayın Cumhurbaşkanı bile bana oy verir

İmamoğlu: İnanıyorum ki Sayın Cumhurbaşkanı bile bana oy verir
24 Aralık 2018 - 21:57 www.finansingundemi.com

Bir televizyon programında soruları yanıtlayan CHP'nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı ve Beylikdüzü Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu "İnanıyorum ki Sayın Cumhurbaşkanı bile bana oy verir" şeklinde konuştu

CHP'nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı ve Beylikdüzü Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, Habertürk'te Didem Arslan Yılmaz'ın gündeme ilişkin soruları yanıtladı.

İşte İmamoğlu'nun açıklamalarından satır başları:

"İSTANBUL'UN YENİ NESİL BİR BELEDİYEYE İHTİYACI VAR"

İstanbul seçmeni neden Ekrem İmamoğlu'na oy versin?

25 yıldır bir İstanbul yönetimi yaşıyor İstanbul. Eksileri vardır artıları vardır. Hatta çeyrek yüzyıl diyebiliriz. 25 yıl birazcıs artık insanlara yetmiyor. Hatta biraz da enerjisi düştü. İnsanlar aslında mutsuz. Neredeyse 10 bin yıllık kent dünyanın merkezi olmaya namzet. Dünya kentinin enerjiye, yeni nesil bir belediyeciliğe ihtiyacı var. İstanbullular'ın yüzde 60'a yakını 'fırsatını bulsam bu kenti terk ederim' diyor.

"İSTANBULLU ÇÖZÜM ARADIĞINDA ULAŞACAĞI MAKAMI BULMALI"

Biz o enerjiyi vereceğiz insanlara. Bunun adına güler yüz, paylaşmak, ortak akıl, ortak masa, her sorunu konuşabilmek. Vatandaş 'bu benim belediyem' diyecek. İşte tam da bu buluşmayı, enerjiyi vaad ediyorum. Çözümü vatandaşla buluşturan yeni nesil bir belediyecilikten bahsediyorum. Bu değişime biz hazırız. Bir kere İstanbul kenti mutlu olmalı.İnsanlar sokağa öfkeyle çıkmamalı. Sorunun karşısında muhatabını bulmalı. Çözüm aradığında buluşabileceği makama ulaşmalı.

"İLK 4-5 YILLARININ BAŞARILI GEÇTİĞİNİ KENDİLERİNE DE SÖYLEDİM"

Bir işadamı olarak, sivil topluma, sosyal hayata meraklı olan birisi olarak bu sürecin içerisindeyim. İlk yıllarda faydalı metotları, insan ilişkileri bakımından çok değerli zamanlar geçirmiştir. 94'ün son yıllarını kastediyorum. Bunu kendilerine de söyledim. Toplumla buluşma anında özverileri, yönetime aç bir anlayışın insanlara olan sevgisi, insanların beklentisi için denebilir ilk 4-5 yıl için. Yönetim kabiliyetini yitirmiş, yönetim şevkini yitirmiş bir İstanbul'da kenti hisseden ve kenti birbirinden ayırt etmeyen kurulu bir toplum yaratma arzusundayız.

"UMARIM TÜRKİYE YEREL DEMOKRASİSİ BUNU BİR DAHA YAŞAMAZ"

Büyükşehir belediye başkanlığı gönlünüzden geçti mi?

Tabii ki. Beylikdüzü'nü yönetmek, yarınlarda İstanbul'u yönetmek demişim. Sizi hayale götüren sizin istekli olmanızdan ziyade toplumun sizi itmesidir. İnsanlar sizi hisseder, o sürece iter. İnsanlardan kastım İstanbul'un yaşayanları. Bu tetikleme sonrasında parti yöneticilerinin dikkatini çekersiniz. Bizim parti büyüklerimizin, başta genel başkanımıza teşekkür ediyorum. Burada işaret, sinyal ne zaman derseniz, mâlum sayın Topbaş istifa ettirildi biliyorsunuz. Şunun altını çizmek isterim, umarım Türkiye'nin yerel demokrasisi böyle bir şeyi yaşamaz.

"2018 EYLÜL BAŞINDA BU GÖRÜŞMELER OLDU"

Sayın Genel Başkanımız ve bulunduğumuz ortamda bir kısım MYK üyelerimiz, il başkanlarımız bize görevi tevdi etti. Biz de onurdur diyerek süreci başlattık. 2018 yılının Eylül ayında o sinyali ben aldım.

"ORTANCA OĞLUM 'BABA HİÇ DÜŞÜNME GÖREV SANA GELMİŞ' DEDİ"

Toplumun gücü, siyasetin gücü ama çekirdekte ailenin gücü önemli. Genel başkanımızın güzel cümleleri ile bizim arzumuz birleşince bunu eşimle ve çocuklarımla, sonra anne ve babamla paylaştım. Daha sonra siyasi ailemle paylaştım, Beylikdüzü halkıyla başladım. 13 yaşındaki ortanca oğlum 'Baba hiç düşünme bu görev sana gelmişse almalısın' dedi. 'Atatürk'e iş düştüğünde hiç düşündü mü?' dedi. Ailece bu sürece tam konsantre oldum.

"ADAY OLURSA BİNALİ YILDIRIM BEY'İ ARAR ŞANS DİLERİM"

Binali Bey'in rakibiniz olmasını ister misiniz?

Ailece uyumlu bir süreç yönetiyoruz. Siyasi ailem ve Beylikdüzü ailemden bahsetmeden geçemeyeceğim. Hayatım boyunca rakip diye bir kavramla ilgilenmedim. Hele siyasi rakip gibi bir kavramla ilgilenmedim. Ne siyasi rakibi, ne siyasi partiyi konuştum. Sadece alanımda üretmek istediğim konuyla alakadar oldum. Rakibim belli olunca arayıp şans dileyecek olan benim. Benim böyle bir duvarım yok. Mutlak görüşmek istediğini, hangi tasarımlarım var, paylaşmak isterim.

"SAYIN YILDIRIM'LA DAHA ÖNCE GÖRÜŞTÜM SORUNLARI İLETTİM"

Kendisinden daha önce randevu aldım, görüştüm. Beylikdüzü belediye başkanı olarak randevu istedim. Sayın Hamzaçebi ile birlikte randevumuzu ilettik. Sorunlarımı aktardım, dosyamı verdim. En azından bilgi sahibi yaptım. Genel Başkanımdan izin alarak gittim.

"İNANIYORUM Kİ SAYIN CUMHURBAŞKANI BİLE BANA OY VERİR"

Binali Yıldırım sizin için avantaj mı, dezavantaj mı?

Enerjisi yüksek bir insanım. Günde 20 kilometre İstanbul'u arşınlamak istiyorum. O heyecanla, süratle gezerken dönüp arkaya rakibim kim diye bakamam açıkçası.

Sahada sayın Erdoğan da olacak. Bu sizi tedirgin ediyor mu?

Hiç etmiyor. Ben İstanbul Büyükşehir Belediye başkanı adayıyım. İstanbullular'la ilgineceğim. Üreteceğim işler İstanbulla ilgili. Bir İstanbullu olarak sayın Cumhurbaşkanı'nın beni dinlemesini isterim. Eminim ki İstanbul'a yaşatacağım bir 5 yıl sonrasında sayın Cumhurbaşkanı bile bana oy verir.

"BEN BU SÜRECE DAHİL OLMALIYIM DİYEREK SİYASETE GİRDİM"

Ben çok şanslıyım. Babam işadamı. Annem köyde üreten bir kadın. Aslında müthiş bir harman. Emek nedir, emekçilik nedir biliyorum. Yokluk nedir biliyorum. İktisatlı bir çocuk olarak yetiştim. Harçlığım belliydi, 1 kuruş fazla olmazdı. Sizi üst üste koyan unsurlar bunlar. 2 yıllık Kıbrıs maceram var. İstanbul'da üniversite hayatım var. 2000'li yıllarda kendi yaşadığım alandaki yerel yönetimden şikayet ederek buralara geldim. Oradaki kibir, vatandaştan uzaklaşma beni çok yordu. Ben bu sürece dahil olayım dedim. Bu beni siyasete itti.

"HERKESİN OYUNU ALAMAYABİLİRİM AMA TAMAMININ GÖNLÜNÜ ALABİLİRİM"

Türkiye çok kutuplaştı. Ben kendimi burada ifade edebiliyorum. Yapabileceklerime CHP'de karşılık görüyorum diye düşündüm. Bu toplumda farklı referanslar insanlar ya da kurumlar aleyhine kullanılabiliyor. CHP'de çok değerli siyasi tecrübe yaşadım. O dönemde İstanbul'da kazanılan tek belediye olması başka bir vitrini ortaya koydu. Ben kişinin yaptığı hataların kurumu bağlamayacağını ispat ettim. Belediye başkanı olduğumda söylemiştim "Bu kentte oyunu alamayacağım bir kişi yaşamıyor" demiştim. Evet herkesin oyunu alamayabilirim ama tamamıyla gönlünü alabilirim.

"PARTİMİZDE VATANDAŞLA BULUŞMA ANLAYIŞI ÇOK GÜÇLENDİ"

Kapı kapı dolaşıp, tüm seçmene dokunmak. CHP'nin hatası bu mu oldu?

Vatandaştan uzaksanız gerisi teferruata giriyor. Vatandaşla buluşma faaliyeti partimizde oldukça güçlendi. Partiye bu tavrı yapıştırmanın da çok doğru olmadığını düşünüyorum. Her partide bu tarz yönetim anlayışı olmuştur. Bir gerçektir ki son dönemde siyasi başarı vardır.

"RAKİBİN YAPTIĞI İYİ BİR İŞ VARSA BUNU ALMAK KOPYACILIK DEĞİL"

Rakibin yaptığı iyi bir iş varsa bunu alır zevkle uygularım. Bu kopyacılık değildir. Farklı bir ülkede iyi bir uygulama varken, bunu alıp uygulamak aslında itibarlı, olgun bir iştir. Başarı varken rakibi küçümsemeyi doğru bulmadığımı ifade ediyorum.

"İSTANBULLU BANA BAKACAK KENDİSİNİ GÖRECEK"

Yaşam değerleri bakımından sizi solcu, toplum değerleri bakımından sağcı ilan ederler. Bu klişelere karşıyım. Siz insanların duygularına hitap edeceksiniz. Herkes benim ailemde var.İstanbullu bana bakacak kendisini görecek. Bütün bunlar toplumsal deneyimden geliyor. Siz bu toplumun muhafazakâr değerlerini, çağdaşlaşma değerlerini yok sayabilir misiniz, asla!

"BEN CAMİDE FATİH SULTAN MEHMET'İN MESAJINI VERMEK İSTEDİM"

Beni bilen biliyor.Yüzbinlerce Beylikdüzü halkı beni biliyor, partililerim beni tanıyor. Hayat prensiplerini herkes biliyorum. İnanca, yaşama, çağdaşlığa, demokratlığa olan tutkularımı herkes biliyor. O gün Fatih Sultan Mehmet'le ilgili mesaj vermek için oradaydım. Yoksa camilerde mesaj vermek istemem. Ben Kur'an kursunda Kur'an eğitimi almış bir insanım.

"RAKİP BELEDİYE BAŞKANININ TOPLANTISINA GİTTİM ALKIŞ ALDIM"

4 yıl boyunca bütün siyasi parti başkanlarını toplayıp, moderatörlük yaptım. Beni sorgulayın dedim. Sizinle bir anımı paylaşayım. Beylikdüzü'nde belediye başkanı adayıydım. Gecenin bir vakti, kültür binasında toplantı vardı. Dediler ki, mevcut belediye başkanının toplantısı var dediler. Tek başına o binaya girdim. Beni alkışladılar. Bana gülerek "ne işin var" dedi. Ben de güzel projelerin varsa dinlemeye geldim dedim.

AKİT YAZARI HASAN KARAKAYA İÇİN NEDEN TAZİYE DİLEDİ?

Üç hafta içinde bana hakaret eden üç köşe yazısı yazmış insandan bahsediyoruz. Ama bu insan benim ilçemde yaşıyor. Benim ilçemde yaşayan hemşehrimin ölümüyle ilgili rahmet diledim. Tam da bu. Belki de yaşasaydı onunla ilgili mahkeme başvurusunda bulacaktım.

"SAYIN MUHARREM İNCE 'VERİLEN HER GÖREVE KOŞACAĞIZ' DEDİ"

Sayın Muharrem İnce, İstanbul'da buluşacağız, verdiği her göreve koşacağız dedi. Sayın Gürsel Tekin'le ve bütün partili yetkililerimle görüştüm. Siyasi hayatta beraber yürüdüğünüz insanların başarısı sizi gururlandırır. Stratejik olarak İstanbul'da bütün arkadaşlarıma söyledim, fit olun, koşacağız dedim. Çok da miting hayali kuran birisi değilim. Bire bir kendimizi onlara hissettirmek daha etkili. Mitingler biraz insanları ayırıyor.

YORUMLAR (0)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)