Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği (TKYD), 2019 yılında Emeklilik ve Yatırım Fonları performanslarını ve fonlara artan ilgiyi açıklıyor. 06 Şubat 2020...
Hisse | Fiyat | Değişim(%) | Piyasa Değeri |
---|
E-posta listemize kayıt olun, en son haberler adresinize gelsin.
KURUCU Genel Müdür olarak 1997 yılından bu yana Denizbank’ın başında bulunan Hakan Ateş, 69 milyon dolara sadece ‘Denizbank’ ismiyle alınan ‘tabela banka’yı büyütüp iki kez yabancıya satmayı başardı. Hakan Ateş, Denizbank’ın 2006’da önce Fransa-Belçika ortaklı Avrupa’nın bankacılık devi Dexia’ya 4.7 gibi rekor bir çarpanla satışını yönetti. Geçtiğimiz ay da aynı bankanın bu kez Rus bankacılık devi Sberbank’a satışında aktif rol aldı. Dexia’ya satıştan sağlanan 3.2 milyar dolardan sonra şimdi de Sberbank’a satışta 3.6 milyar dolarlık gelir sağlanırsa iki satışın geliri toplamda 7 milyar dolara yaklaşıyor.
8 sayfalık mektupla başladı
Zorlu Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Zorlu tarafından Garanti Moskova Genel Müdürü olduğu sırada Denizbank’ı kurması için davet edilen ve o günden beri Denizbank’ın kaptan köşkünde oturan Ateş, bankanın kuruluşundan bugüne nasıl geldiğini, iki kritik satış sürecini, aynı binada talipleri birbirine göstermeden nasıl yönettiğini Hürriyet’e anlattı. Ahmet Zorlu’nun ilk teklifinden sonra 8 sayfalık bir mektup yazarak nasıl bir banka kurmak gerektiğini anlattığını söyleyen Ateş şöyle konuştu:
Ahmet bey hiç karışmadı
Bankanın misyonunu, vizyonunu, değerlerinin ne olması gerektiğini anlattım. Kendisine, bu işte para batabileceğini, bankanın işlerine karışmaması gerektiğini, karışırsa bize hesap soramayacağını yazdım. Ahmet Bey, hiç bir zaman bankanın işlerine karışmadı ve bundan da hem banka hem de kendisi kazançlı çıktı. Mektupta belki kabul etmez diye de kendime maaş olarak ufkumun el verdiği en yüksek rakamı yazdım. Ahmet Bey hemen kabul edince ufkumun maaş konusunda pek de açık olmadığını gördüm.”
500 bin dolara ‘çak’
Ahmet Zorlu’ya yazdığım mektuba bir hafta içinde cevap aldım ve İstanbul restoranda el sıkıştık. Moskova’dan gelince ilk 5.5 ay Swissotel’de kaldık. Oğlum o zaman 8 yaşındaydı, ‘Oğlum yan odaya pijamayla geçme orası banka, benim işyerim diyordum’. O otel odasında bankanın tüm altyapısını oluşturduk. Ekip 63 kişiye çıkınca Ahmet Bey’e ‘Patron artık buraya sığmıyoruz’ dedim, Karaköy’de bir ofise geçtik. 2 milyon TL sermaye ve içi boş üç binayla başladık. 500 bin dolarlık akretif teyidi alınca, çok seviniyorduk, arkadaşlarla ellerimizi açıp ‘çak’ yapıyorduk. 2001 krizine kadar 50 şubeye ulaştık. 2001’de görece halen küçüktük ama 200 milyon liralık iş hacmimiz vardı. 2001 krizinde, kendimizi kapatmak yerine, büyümeyi tercih ettik. O dönemde şube satın alarak büyüdük, 900 kişiden 2002’de 4 bin çalışana çıktık.
Kuyrukları değmedi
2001’de fırsatçı davranarak büyüdük. 2004’e kadar bu ivmeyi sürdürerek 250 şubeye ulaştık. 2004’te halka açıldık, sonrasında organik büyümemizi sürdürdük. Dexia ile ilk temasımız 2006’da Washington’da oldu. Ben o süreçte hissedar temsilcisi olarak satışı bizzat yönetiyordum. Son ana kadar 4 talibimiz vardı. Hatta onların hepsi aynı anda, birbirini görmeden aynı binada veri odalarında Denizbank’ı inceliyorlardı. Son olarak pazarlığı Ahmet Zorlu yaptı. İkinci satış sürecinde de Dexia’nın yönetim kurulunda olduğum için yine rol aldım. Birden çok talip vardı ve aynı binada karşılaştırmadan, görüşmeleri yürüttük. Taliplerin kuyruğunu birbirine değdirmeden, iki süreci de yönettik.
Dexia ve Sberbank arasında ‘beynamaz’ım
HAKAN Ateş, Sberbank’la yola devam edip etmeyeceği konusunda şunları söylüyor: “Dexia yönetimi o dönemde ‘4.7 çarpan çok yüksek, bu Banka bu kadar eder mi, kal kanıtla’ dedi. O zamanki üst yöneticilerden Axell Miller, kendi maaşından çok ücret önerdi, kaldım. 6 yıllık anlaşma önerdiler, önce 3 yıllık yaptık, sonraki 3 yılda devam ettim, Dexia ile 6 yılı doldurduktan sonra şimdi onay sürecinin tamamlanmasıyla birlikte Sberbank dönemi başlayacak. Xu ahra pibbe alım anlaşması geçerli. Henüz ortada verilmiş bir karar yok, iki banka arasında beynamaz durumdayım, ne Sberbank’lıyım ne de Dexia’lı.”
2001 krizinde şube aldı, 2008’de reklam atağı yaptı
HAKAN Ateş, Denizbank olarak biri Türkiye’nin biri küresel olmak üzere karşılaştıkları iki krizde de büyümeyi seçtiklerini belirterek, şunları kaydetti: “2001’deki şube alma atağımız bankanın fiziksel olarak büyümesini sağlarken, 2008 krizinde de reklam atağı yapıp, bankanın bilinirliğini çok yüksek seviyelere çıkardık. Öyle ki küresel kriz sürecinde Maldiv’lerde 45 reklam filmi çektik. Bu arada çok fazla büyüdük ve 600 şubeye çıktık. Kârımızı geçen yıl yüzde 72 artırdık. Her iki krizde de fırsatçılık yaptık ve bunun da faydalarını gördük.”
Sberbank’a satışta çarpan krize rağmen iyi
DENİZBANK’ın Dexia’ya satışında söz konusu olan defter değeri üzerinden 4.7’lik çarpanın bugüne kadar sektördeki en yüksek rakam olduğunu belirten Hakan Ateş, şu değerlendirmeyi yaptı: “Onaylardan sonra işlemin kapatılması sırasında net rakam ortaya çıkacak ama, Sberbank’a satışta da çok iyi bir çarpan değeri oluştuğunu düşünüyorum. Defter değerininin 1.3-1.5 katı bir rakam oluşacağını tahmin ediyoruz. Dikkat edilirse bu kriz dönemindeki tek büyük anlaşma. Bu süreçte Citibank, Unicredit, BNP Paribas gibi bütün büyük bankaların defter değerleri 0.40-0.60’lara kadar düştü. Dolayısıyla çok yüksek bir çarpanla almış olsalar da Dexia yönetimi Türkiye’ye yatırım yaptıkları için hiçbir zaman pişman olmadı. 6 yılda 3.4 milyar TL kâr etti ve bunun tamamı bankaya sermaye olarak konuldu ve büyümesi sağlandı.”
Denizbank parası ile Yunanistan zararı kapatıldı
KRİZDE sıkıntıya düşen Fransa-Belçika ortaklı Dexia’nın Denizbank’ın satışından memnun olduğunu söyleyen Hakan Ateş, “Sanki memnun değillermiş gibi algılandı. Onlar Türkiye pazarından çıkmaktan memnun değiller. Yoksa satıştan çok memnunlar. Bankanın sermaye yeterlilik oranı Denizbank’tan gelen parayla aslında yüzde 9’a çıktı. 400 baz puan arttı. Ama tam toparlanacakları sırada Yunanistan’dan 5.5 milyar Euro’luk portföyün zarar olarak eklenmesi nedeniyle durum yine değişti tabii. Şu anda satış işlemi onaylardan sonra tamamlanacağı için nihai fiyat için birşey söylemek zor da olsa, Denizbank’tan Dexia’nın kasasına 3 milyar Euro’ya yakın bir para girişi olur ki, bu bankanın durumunu oldukça düzelten bir miktar. Dolayısıyla düşünülenin tam aksine satıştan memnunlar.”
BDDK’nın çaya gelmesi daha iyi
BANKACILIK Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) Başkanı Mukim Öztekin ve üst kurulun önümüzdeki günlerde Denizbank’ı ziyarete geleceğini söyleyen Hakan Ateş, şöyle konuştu: “Başkanın yeni görevine başlamasından sonra kendisini ziyaret ettim. Sektöre ilişkin deneyimli birinin göreve gelmesi çok iyi. BDDK’nın banka yöneticilerini çaya davet etmesi yerine, bankaları ziyaret etmeleri daha iyi bir uygulama bence. Bu uygulama eleştirildi ancak ben katılmıyorum. BDDK yönetimi ziyaret ettiğinde, bankanın tüm kilit yöneticileriyle tanışmaları, bankanın ortamını görmeleri mümkün.”
Kaptan benzetmesi ehliyet aldırdı
DENİZBANK’ın iletişiminde ‘Kaptan, Kaptan’ın seyir defteri’ gibi deniz ile ilgili kavramlara göndermede bulunmalarının ardından, kaptan ehliyeti alması gerektiğini düşünen Hakan Ateş, ehliyetin yanı sıra bir de yelkenli almış. Ancak daha sonra şu anda 4.5 yaşında olan
kızı için tehlikeli olabilir düşüncesiyle tekneyi sattığını söylüyor. Ateş,
uzun bir süre, Denizbank ekibinden 30 kişinin yelken yarışlarına katılarak, bu alanda faaliyet yürüttüklerini söylüyor.
Rusya’da ilk Türk bankasını kurdu, ilk Rus’u getirdi
İLK yüzde 100 Türk sermayeli bankayı Rusya’da kendisinin Garanti Bankası’nda çalıştığı dönemde 1996’da kurduğunu söyleyen Hakan Ateş, “Garanti Moskova’yı 3 ay gibi kısa bir sürede kurdum. Hüsnü Özyeğin ile yakın tarihlerde kurduk. Ancak o bankasını kurma çalışmalarını yürütürken, bizim bankamız faaliyetteydi. Hem Rusya’daki ilk Türk bankasını kurmanın hem de yıllar sonra ilk Rus bankasının Türkiye pazarına girerken başında olduğum bankayı alması benim için iki önemli gurur kaynağı” şeklinde konuştu.
Finansingundemi.com’da yer alan bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Burada yer alan bilgiler, güvenilir olduğuna inanılan halka açık kaynaklardan elde edilmiş olup bu kaynaklardaki bilgilerin hata ve eksikliğinden ve ticari amaçlı işlemlerde kullanılmasından doğabilecek zararlardan www.finansgundem.com ve yöneticileri hiçbir şekilde sorumluluk kabul etmemektedir. Burada yer alan görüş ve düşüncelerin www.finansgundem.com ve yönetimi için hiçbir bağlayıcılığı yoktur. BİST isim ve logosu “koruma marka belgesi” altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BİST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BİST’e ait olup, tekrar yayınlanamaz.