İki bankacı arasında 'Küçük' hesaplaşma

..''Ergenekon'' davasında tanık olarak dinlenilen Ali Avni Balkaner, Korkmaz Yiğit'in aralarındaki borç-alacak ilişkisinde Veli Küçük'ü hakem yapmak istediğini, kendisinin bunu reddettiğini belirterek, bu konuda Küçük'ün kendisine herhangi bir telkini olmadığını anlattı.
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nce Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi'nde oluşturulan salonda görülen duruşmada, tanık olarak dinlenilen Erhan Sakallı'ya ''İrtica ile Mücadele Eylem Planı''nın sistem üzerinde hazırlanması halinde silinip silinemeyeceği soruldu.
Sistem üzerinde hazırlanan bir belgenin ''güvenli sil'' işlemine tabi tutulsa bile tamamen yok edilemeyeceğini belirten Sakallı, ''Geceden geceye yedekleri alınır. Eğer yedek alınmadan belge hazırlanmış ve silinmişse geri getirilemez ancak yedek alınmışsa istendiğinde tekrar bulunabilir. Alınan yedekler kartuşlarda saklanır. Bu kartuşlardan sorumlu olan görevlilerin bir belgeyi silmesi mümkün değildir. O kartuşun yok edilmesi gerekir. O zaman da bir aylık yedeklemeniz kaybolmuş olur'' diye konuştu.
Sakallı, bir soru üzerine de inceleme yapan bilirkişilerin kartuşları alıp almadığını bilmediğini kaydetti.
Duruşmada tanık olarak dinlenilen ve ''Yurtbank'' davasında çarptırıldığı 16 yıl 8 aylık hapis cezasının infazı için hükümlü olarak bulunduğu cezaevinden getirilen iş adamı Ali Avni Balkaner, davanın sanıklarından Veli Küçük'ü tanıdığını belirtti.
Balkaner, Veli Küçük'e ''albay'' olarak görev yaptığı sırada Adil Öngen vasıtasıyla emekli olduğunda çalışmak üzere iş teklifinde bulunduğunu ancak Küçük'ün generalliğe terfi etmesi nedeniyle bunun gerçekleşmediğini anlattı.
Mahkeme Heyeti Başkanı Hüsnü Çalmuk'un savcılıkta verdiği ifadeyi okuyarak sorular yönelttiği Balkaner, Korkmaz Yiğit'in bankasından 8 milyon dolar kredi aldığını, kendi bankasından da Yiğit'e aynı meblağda kredi kullandırdığını kaydetti.
Yiğit'in bankasına el konulması üzerine borcunu ödemek zorunda kaldığını belirten Balkaner, Yiğit'in ise kendisine borçlu kaldığını ifade etti.
Korkmaz Yiğit hapisteyken eşinin arayarak günü gelen bazı çeklerin ödenmesini istediğini, kendisinin de zaten 4 milyon dolar alacaklı bulunduğunu söyleyerek ödemeyi reddettiğini aktaran Balkaner, şunları söyledi:
''Aradan zaman geçti Yiğit hapisten çıktı, bana banka borcuyla, şahsi borcun farklı olduğunu, çekleri ödemem gerektiğini söyledi. Ben reddettim. Olay dava konusu oldu. Mahkeme onların lehlerine sonuçlandı ama Yargıtay, kararı bizim lehimize bozdu. Daha sonra Korkmaz Yiğit bir gün beni yemeğe çağırdı. Yemekte Veli Küçük'ün de olacağını söyledi. Küçük, benim gıyabında tanıdığım, sevdiğim bir insandır. Çalışmayı çok istediğim bir insandır. Yemeğe gittim. Yemekte Korkmaz Yiğit yine bu borç meselesini açtı. Veli Küçük'ün hakemlik yapmasını istedi. Korkmaz Yiğit, Veli Küçük'ün bize etki edebileceğini mi düşündü, ne düşündü bilemiyorum. Veli Küçük bu konuda en ufak bir şey söylemedi, en ufak bir telkinde ya da müdahalede de bulunmadı. Konu açılınca ben sinirlendim, yemek bile yemeden oradan ayrıldım.''
Mahkeme Heyeti Başkanı Çalmuk'un dava dosyasında yer alan bir belgede kendisinin söz konusu yemekte borcu kabul edip, düşünmek için zaman istediğinin yazıldığını söylemesi üzerine Balkaner, bunun doğru olmadığını savundu.
Dava dosyasında yer alan ''Osmanlıdan Günümüze Masonik Bilderberg Çetesi'' başlıklı belgede kendisine ait bilgiler okunarak bunların doğru olup olmadığı sorulan Balkaner, ''Bu belgede yazılı olanlardan mal varlığım dışındaki bilgiler senaryo ve yalandır'' diye konuştu.
Çalmuk'un ''Bizler 18 büyük aileyiz. Bir havuz oluşturduk. Her ailenin bağlı bulunduğu bir başkan vardır'' şeklinde beyanları olup olmadığını sorduğu Balkaner, kendisinin böyle bir beyanı olmadığını, bunu söyleyen gazeteciye de dava açacağını kaydetti.
Balkaner, ''Ergenekon'u ben finanse ediyormuşum. Bu kadar senaryo, bu kadar büyük yalan olmaz'' dedi.
Bugün tanık olarak dinlenilmek üzere çağrılan Mehmet Ali Özaltın'ın 19 Temmuz Perşembe günü duruşmaya katılacağını belirterek, mazeret bildirdiğini kaydeden başkan Çalmuk, duruşmayı yarına bıraktı.