İhracat Mayıs'ta 7 milyar doları aştı

Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, ihracatın şuanda normal seyrine devam ettiğini ifade ederek, 1-19 Mayıs tarihleri arasında yapılan ihracatın 7 milyar doları geçtiğini söyledi.
Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, ihracatın şuanda normal seyrine devam ettiğini ifade ederek, 1-19 Mayıs tarihleri arasında yapılan ihracatın 7 milyar doları geçtiğini söyledi. Çağlayan, “Rakamlar ve önümüzdeki perspektif 158 milyar dolar hedefini rahat bir şekilde yakalayacağımızı gösteriyor, çok enteresan dünyada değişik şeyler olmazsa” dedi.
Başbakan Yardımcısı Ali Babacan ve Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan Eximbank uygulamaları ile ilgili olarak bir basın toplantısı düzenledi. Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan basın toplantısında yaptığı konuşmada Türkiye’nin geçen yıl ihracatta önemli bir performans gösterdiğini vurguladı. İhracatın 2012 yılında bir önceki yıla göre yüzde 13.4 oranında arttığını belirten Bakan Çağlayan, “Ancak bu yıl dünya piyasalarındaki gelişmeler, bilhassa Avrupa’daki gelişmeler, ekonomik sıkıntılar, i bu seneki ihracatımızda geçen yıl ki kadar artış olmayacağını ortaya koyuyor. Orta Vadeli Program’da ihracat artışını bu yıl için yüzde 5 olarak öngörmüştük. 158 milyar dolarlık bir ihracat hedeflemiştik. Şu anda gelmiş olduğumuz nokta itibarıyla son 12 aylık ihracatımız 154.3 milyar dolara gelmesi, bizim açımızdan son derece sevindirici. Bu gösteriyor ki; her türlü zorluğa rağmen, çok büyük aksilik, çok büyük problemler olmazsa 158 milyar doları yakalayacağız” diye konuştu.
"İHRACATÇIMIZ EXİMBANK'I KENDİSİNE EN YAKIN DOST GÖRÜYOR"
2023’e giden yolda, ihracatın sürekli artması ve gelişmesi gerektiğini dile getiren Bakan Çağlayan, imalatçı ihracatçı olanlar için bilhassa yurtiçindeki üretim maliyetlerin düşürülmesi, daha ileri teknoloji daha yüksek katma değerle çalışması ve ihracatını yaparken de gerekli finansman desteğini almasının olmazsa olmaz olduğunu söyledi. Yeni Eximbank programı ve kredilerinin can simidi niteliğini taşıyacağını vurgulayan Bakan Çağlayan, “Bu konuda bilhassa arada komisyon ve diğer giderlerin olmayışı, direkt maliyetlerin ihracatçıya yansıyacak olması ve açıklanan faiz oranları son derece önem arz edecek. Bunda Türkiye ekonomisindeki gelişmelerin tabii yüksek payı var. Makro ekonomide gösterdiğimiz başarılar, bunun beraberinde gelen not artışları, Türkiye’ye ister istemez uzun vadeli ve düşük maliyetli fon girişini sağlayacak. Bu konuda önceliği Eximbank almış durumda. Ülkenin bu konuda elde etmiş olduğu bu fonlarla ilgili gelişmeleri, yarın sabah itibarıyla bunu yansıtacak. İhracatçı açısından diğer ülkelerle olan rekabette en önemli etkenlerin başında, satıcı kredileri, alınan verilen kredilerin uzun vadeli olması ve çift maliyetli olması, yıllarca Eximbank bu konuda geri kalmıştı. Şu anda, Eximbank’ın bu konuda öncelik aldığını görüyoruz. Yapılan uygulamalar şunu gösteriyor ki; İhracatçımız Eximbank’ı kendisine en yakın dost olarak, en yakın destekçisi olarak görecek. Bunlar da ihracat üzerinde olumlu etki bırakacak” şeklinde konuştu.
"YURTİÇİNDEKİ ALACAKLARIN DA SİGORTA EDİLMESİ TARİHİMİZDE BİR İLK"
Bakan Çağlayan sigorta konusunun son derece önemli olduğunu vurgulayarak şunları kaydetti:
“Bilhassa yurtiçindeki alacakların da sigorta edilmesi tarihimizde ilk uygulama. Bunu yapan da Eximbank. Bu anlamda ümit ediyoruz ki; üreticimizin çok daha fazla risklerle, başka problemlerle karşılaşmadan alacağını garanti edecek bir yapıya dönüşürken, yurtdışında alacaklar konusunda son derece önemli kazanımlar getiriyor. Bunu daha önce Irak’ta yaşamıştık. Şu anda Libya’da benzer problemler yaşanıyor. Bilhassa Libya’da gördük, ihracatçılarımızın büyük bir çoğunluğu Eximbank’ın kendilerine sağladığı, ihracat sigortasını maalesef kullanmıyorlar. Bu konuda, bu sigortayı kullanmayanlar çok ciddi anlamda mağduriyet yaşadılar. Büyük bir çoğunluğu gördüm ve yaşadım. Bu belki ihracatçımız açısından da belli bir çağrı oluşturacaktır. İhracatçılarımızın yaptığı tüm işlemlerde düşük bedellerle yaptıracakları sigorta işlemleriyle, gerek yurtiçinde gerekse yurtdışında yapacakları tüm işleri mutlak suretle sigorta kapsamına alınması gerekiyor. Maalesef toplumumuzda sigorta yaptırılmamasıyla ilgili toplumumuzda genetik bir problem var. Bir şekilde çözülmesi gerekiyor. Şu anda çok önemli olmamakla birlikte, mutlaka ihracatçımızın fiyatlarını sigorta ettirmesi gerekiyor. Eximbank bu konuda her türlü desteği veriyor.”
"ÜRETİCİ VE İHRACATÇI HAMALLIĞI BIRAKSIN"
Verilecek destek paketi içinde en önemli konuların başında marka desteğinin geldiğini vurgulayan Bakan Çağlayan, “İhracatımızda çok önemli basarılar elde ettik. Hakikaten Türkiye’nin ihracat yaptığı pazarlarda çok önemli sorunlar yaşanırken, yüzde 75’inde problemler yaşanırken, Türkiye ihracatını yüzde 13.4 artırıp, dünyanın ihracatını en fazla artıran ikinci ülkesi oldu. Ancak geçen yıl ihracatımızın 1 kilogram fiyatı 1 dolar 58 cente yapabildik. 2009 yılından itibaren başlatmıştım. 1.26 ile başlamıştık 1.58 dolara geldik. Bizim 2023’te 500 milyar dolara ihracata ulaşabilmemiz için, ihracatı 3 katına çıkaramayacağımız için, dünya böyle bir alım olmayacağına göre bizim birim miktarına artıracak bir ihracat yapısına süratle girmemiz gerekiyor. Bu konuda bakanlık olarak Turqualitiy ve marka destekleri veriyoruz. Bu destekleri alan firmaların ihracat rakamlarına bakıldığında, Türk firmalarının istediğimiz bu rakamları yakalayabildiğini görüyoruz. Üreticinin ve ihracatçının hamallığı bırakıp, daha teknolojik, daha yüksek katma değerli, daha markalı ürünler konseptine girmesi gerekiyor” diye konuştu.
Kilogram başına ihracat miktarının şuan 2 dolar 34 cent’e denk geldiğine dikkat çeken Bakan Çağlayan, bu firmaların destek kapsamına giren sadece markalı ürünlerinde ise bu rakamın 3 dolar 28 cent’e kadar çıktığını ifade etti. Çağlayan, bunun markanın ve kalitenin önemini gösterdiğine işaret etti.
“TÜRKMENİSTAN’DA YAPILAN İHALELERİN YÜZDE 95’İ TÜRK FİRMALARI TARAFINDAN ALINIYOR”
Çağlayan, 11 yıl önce Ankara Sanayi Odası başkanlığı görevini sürdürürken, 2001 krizinin hemen ardından Türkiye’de bulunan birçok ülkenin misyon temsilcilerinin Türk şirketlerinin ucuza kapatılacağı, hangi şirketin ne kadar ucuza kapatılacağına yönelik ellerinde listeler gördüğünü söyledi. Çağlayan, “Onu gördüğümde bu ülkenin bir ferdi sanayicisi olarak çok üzülmüştüm” dedi.
Çağlayan şimdi ise durumun tersine döndüğünü artık Türk şirketlerinin küresel çapta alımlar yaptığının altını çizdi.
Müteahhitlik sektörünün şuan tam 101 ülkede 248 milyar dolara dayandığını söyledi. Çağlayan, 1972-2002 arasında Türkiye’nin uluslararası alanda almış olduğu müteahhitlik işlerinin toplam 44 milyar dolar olduğunu, AK parti iktidarı ile birlikte son 10 yılda bunun üzerine 204 milyar dolarlık ilave taahhüt gerçekleştirdiklerini anlattı.
2012’de müteahhitlerin 26.5 milyar dolarlık iş aldığını söyleyen Çağlayan, Türkmenistan’da yapılan ihalelerin bugün yüzde 95’inin Türk firmaları tarafından alındığını aktardı.
Afrika’nın Türkiye açısından gelecekte çok önemli bir pazar olacağına dikkat çeken Çağlayan, gerek ihracat, gerekse müteahhitlik hizmetleri açısından Afrika’ya çok önem verdiklerini söyledi. Afrika’nın bir çok ülkesinde altyapı ihalelerinde Türk firmalarının görev üstlendiğini söyleyen Çağlayan, bu çerçevede Eximbank’ın verdiği desteklerin de önemli olduğunu kaydetti.
“1-19 MAYIS ARASI İHRACAT 7 MİLYAR DOLARI AŞTI”
Çağlayan, ihracatın şuanda normal seyrine devam ettiğini 1-19 Mayıs tarihleri arasında yapılan ihracatın 7 milyar doları geçtiğini söyledi. “Rakamlar ve önümüzdeki perspektif 158 milyar dolar hedefini rahat bir şekilde yakalayacağımızı gösteriyor, çok enteresan dünyada değişik şeyler olmazsa” diyen Çağlayan, “Biz de bakanlık olarak ihracatçılarımızla, sivil toplum kuruluşlarımızla beraber hedef öncelikli pazarlarımızı tespit ediyoruz. Şimdi bilhassa uzak yerlere, deniz aşırı ülkelere yapacağımız ihracatların artırılması. Asya Pasifik’e Kuzey Amerika’ya birçok ülkeye artırılması noktasında da lojistik merkezlerin kurulması çalışmamızı son aşamaya getirmiş durumdayız” şeklinde konuştu.