İhbar mektubu sonrası Trump ile ilgili ortaya çıkan gerçekler

ABD Başkanı Trump hakkında azil soruşturmasını tetikleyen Ukrayna lideriyle telefon görüşmesine ilişkin tartışmanın odağındaki muhbirin ihbar mektubu yayınlandı. Muhbir ABD Başkanı'nın makamını kullanarak 2020 seçiminde yabancı bir ülkeden müdahale talep ettiğini, Başkan'ın siyasi rakiplerinden birinin soruşturulması için yabancı bir ülkeye baskı uyguladığını belirtti. Beyaz Saray'ın bunu örtbas etmeye çalıştığını savundu.

Muhbirin Temsilciler Meclisi'ne ilettiği ihbar mektubu Ulusal İstihbarat Dairesi'nin Başkan Vekili Joseph Maguire'ın İstihbarat Komisyonu'nda konuyla ilgili ifade vermesi öncesinde yayınlandı.

Mektup, "Resmi görevde bulunduğum dönem boyunca, ABD Başkanı'nın 2020 seçiminde yabancı bir ülkeden müdahale talep etmek amacıyla makamının gücünü kullandığına ilişkin birden fazla hükümet yetkilisinden bilgi aldım" ifadesiyle başlıyor.

"Başkan'ın avukatı ve Adalet Bakanı da işin içinde"

Muhbir yaşanan olayların doğrudan tanığı olmadığını ancak kendisine meslektaşları tarafından sağlanan bilgileri inandırıcı bulduğunu çünkü yetkililerin verdikleri ayrıntıların birbiriyle tutarlı olduğunu vurguluyor. ABD Başkanı tarafından atılan bu adımların ABD'nin ulusal güvenliğine yönelik risk teşkil ettiğini ve ABD'nin seçimlerine yabancı müdahaleye karşı koymak ve müdahaleyi caydırmak amacıyla gösterilen çabalara zarar verdiği konusunda endişeli olduğunu ifade ediyor.

Mektup, "Bu müdahale yabancı bir ülkeye Başkan'ın siyasi rakiplerinden birinin soruşturulması için baskı uygulanmasını içeriyor. Başkan'ın şahsi avukatı Rudolph Giuliani bu çabanın önde gelen isimlerinden. Adalet Bakanı Barr'ın da bu süreçte rolü olduğu görünüyor" ifadeleriyle devam ediyor.

"Trump telefonda 3 talepte bulundu"

Muhbir ihbar mektubunda daha sonra 25 Temmuz sabahı ABD Başkanı Trump ve Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodimir Zelenski arasındaki telefon görüşmesinin ayrıntılarına giriyor.

Muhbir, "Telefon görüşmesiyle ilgili doğrudan bilgi sahibi olan birden fazla Beyaz Saray yetkilisi Başkan'ın söz konusu telefon görüşmesini kişisel çıkarlarını gözetmek amacıyla kullandığı konusunda beni bilgilendirdi" ifadelerini kullanıyor. Beyaz Saray yetkililerine göre Başkan'ın telefon görüşmesinde,

-Eski Başkan yardımcısı Joe Biden'ın ve oğlunun faaliyetlerine yönelik soruşturma açılması veya soruşturmanın devam ettirilmesi,

-2016 başkanlık seçimine Rusya'nın müdahale ettiği ididalarının kaynağının Ukrayna olduğunun ortaya çıkarılmasında yardımcı olması,

-Başkan'ın bu konuyla ilgili kişisel temsilcileri olarak söz ettiği şahsi avukatı Rudy Giuliani ve Adalet Bakanı William Barr ile irtibata geçilmesini istediği belirtiliyor.

Muhbir ihbar mektubunda, "Bu bilgiyi bana veren Beyaz Saray yetkilileri telefon görüşmesinin içeriğinden son derece rahatsızdı. Bana Beyaz Saray avukatları arasında Başkan'ın makamını şahsi kazanım elde etmek için kötüye kullandığına tanık olunduğu ihtimali sebebiyle söz konusu telefon görüşmesine nasıl muamele edileceği konusunda devam eden bir istişare olduğunu söylediler" ifadelerini kullanıyor.

"Rutin bir telefon görüşmesi olması bekleniyordu"

İhbar mektubunda Beyaz Saray tarafından deşifresi yayınlanan telefon görüşmesinin perde arkasına ve görüşmeyi kaç kişinin dinlediğine ilişkin bazı bilgiler de yer aldı.

Muhbir mektupta "Anladığım kadarıyla telefon görüşmesini dinleyen yaklaşık 12 Beyaz Saray yetkilisi vardı. Benim konuştuğum yetkililer telefon görüşmesine katılıma görüşme öncesinde kısıtlama getirilmediğini çünkü söz konusu görüşmenin yabancı bir liderle yapılan rutin bir telefon görüşmesi olmasının beklendiği" ifadelerini kullandı.

"Giuliani'nin karar verme mekanizmasını baypas etmesi endişe yaratıyordu"

İhbar mektubunda Trump'ın şahsi avukatı Rudy Giulaini'nin hükümet işlerine yakın erişimi konusunda duyulan endişelere ilişkin ayrıntılar da yer aldı.

Muhbir Giuliani'nin "Mayıs ayı ortalarından itibaren birden fazla ABD'li yetkiliden Giulaini'nin Ukraynalı yetkililerle irtibata geçmek, Başkan ve Kiev arasında mesaj iletmek amacıyla ulusal güvenlik konularında karar verme mekanizmasını baypas etmesinden endişe ettiklerini duydum" ifadelerini kullandı.

Trump: "Cumhuriyetçiler sıkı savaşın"

Trump ihbar mektubuna Twitter'dan tepki gösterdi. "Demokratlar Cumhuriyetçi Parti'yi ve temsil ettiklerini yok etmeye çalışıyor. SAĞLAM DURUN, ONLARIN OYUNUNU OYNAYIN, SIKI SAVAŞIN CUMHURİYETÇİLER. SÖZ KONUSU OLAN ÜLKEMİZ" diye yazdı.

Maguire Kongre'de ifade veriyor

Muhbirin ihbar mektubunun Temsilciler Meclisi tarafından yayınlanmasının ardından ABD Ulusal İstihbarat Dairesi Başkan Vekili Joseph Maguire, Demokratların çoğunlukta olduğu Temsilciler Meclisi İstihbarat Komisyonu'nda ifade verdi. Maguire uzun süre söz konusu ihbar mektubunu Kongre ile paylaşmamış, bu da tepkilere yol açmıştı.

İstihbarat Genel Müffetişinin ihbar mektubunun "acil ve güvenilir" içerik ihtiva etmesine kanaat getirmesi sonrası, federal yasa gereği ihbar mektubu Kongre üyelerine iletilmişti.

İstihbarat Komisyonu Başkanı Demokrat Partili Adam Schiff, oturumda sert bir açılış konuşması yaptı. İhbar mektubunun kamuoyundan gizlenmesini eleştirdi.

"Muhbir doğru şeyi yaptı"

Başkan Trump muhbir için ikinci elden duyulan içerikleri aktardığını savunmuş, muhbirin avukatının Demokrat rakibi Biden'ın seçim kampanyasına bağışta bulunduğunu öne sürerek muhbirin siyasi bir amaç güttüğünü iddia etmişti.

İstihbarat Komisyonu'ndaki oturumda Ulusal İstihbarat Dairesi Başkan Vekili Maguire muhbirin iyi niyetle hareket ettiğini, izlemesi gereken tüm adımları ve prosedürleri takip ettiğini belirtti. Joseph Maguire oturum sırasında muhbirin siyasi amaç güdüp gütmediği yönündeki ısrarlı sorulara "Muhbir doğru şeyi yaptı" yanıtını verdi.

ABD Ulusal İstihbarat Dairesi Başkan Vekili kendisinin süreçte sessiz kaldığı eleştirilerine de "Sessiz kalmadım. Muhbiri korumam gerekiyordu. Basın açıklaması yapmam uygun olmazdı" şeklinde yanıt verdi.