<
BASIN TOPLANTISI - ETKİNLİK - KONFERANS
Basın Daveti Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği 06 Şubat 2020, 09:30

Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği (TKYD), 2019 yılında Emeklilik ve Yatırım Fonları performanslarını ve fonlara artan ilgiyi açıklıyor. 06 Şubat 2020...

Tüm Etkinlikleri Göster
BANKA HİSSELERİ
Hisse Fiyat Değişim(%) Piyasa Değeri

E-posta listemize kayıt olun, en son haberler adresinize gelsin.

Ana SayfaBankacılıkHüseyin Aydın’ın Washington yorumları----

Hüseyin Aydın’ın Washington yorumları

Hüseyin Aydın’ın Washington yorumları
14 Ekim 2014 - 21:08 www.finansingundemi.com

TBB Başkanı Aydın, IMF, Dünya Bankası ve Uluslar arası Finans Enstitüsü toplantılarındaki havayı, küresel sorunları, Türk bankacılığına bakışı anlattı

Türkiye Bankalar Birliği (TBB) Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Aydın küresel ekonomiye ilişkin yaptığı değerlendirmede;  sorunların da çözümlerin de bilindiğini ancak eksik kalanın uluslararası siyasi kararlılık olduğunu söyledi.
 
ABD’nin başkenti Washington’da Dünya Bankası, Uluslararası Para Fonu ve Uluslararası Finans Enstitüsü yıllık toplantılarına katılan Türkiye Bankalar Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Aydın toplantıları değerlendirdi.
 
-Sayın Başkan, Washington'da yapılan Uluslararası Para Fonu ve Dünya Bankası toplantısına katıldınız. İzlenimlerinizi alabilir miyiz?
 
-Bu toplantılar hem resmi hem de özel sektörden finansal sektörle ilgili yetkilileri bir araya getiriyor. Dünyanın her bölgesinden bankacılar küresel ekonomideki ve finansal sektördeki gelişmeleri değerlendiriyor. Ayrıca, bankalar bire bir temaslarda muhabir ilişkilerini gözden geçiriyor, bankalarındaki gelişmeler hakkında bilgi veriyor.
 
-Toplantılardaki genel hava nasıldı? Ana gündem konuları neler oldu?
 
-Tabii ki ana gündem maddesi küresel büyümenin sürdürülmesinin önemi ve büyümenin önündeki engellerin giderilmesi üzerine oldu. Toparlanma olduğu konusunda genel bir görüş birliği var ancak bu yaygın ve düzenli değil. ABD'nin performansı iyi, büyüme beklenen düzeyde ama iyileşme henüz sokakta zayıf hissediliyor. Avrupa’nın durumu ise hala en ciddi konu. Avrupa’da toparlanma için daha uzun bir zamana ihtiyaç görünüyor. Parasal tedbirlerin Avrupa ekonomilerinde çöküşü durduğu ancak daha fazla iyileşme için maliye politikalarını da içeren daha kapsamlı yaklaşımlara ihtiyaç olduğu konusundaki görüşler ağırlık kazanıyor. Tabii ki bu durum siyasi açıdan riskler de içeriyor.
 
Çin ekonomisindeki yavaşlama ise gündemin tartışılan diğer ana konusuydu. Çin’in eskisi gibi yüzde 9 düzeyinde büyümesi beklenmiyor. Gelişmekte olan ülkelerde büyüme devam ediyor olsa da daha yavaş. Bunun ana nedeni gelişmiş ülkelerde uygulanan politikaların olumsuz yansıması ve ülkelerdeki yapısal sorunlar olarak görülmektedir. Fakat şunu da gördük ki gelişmiş ülkeler kendi dertlerine düştüğünden diğer ülkelerdeki olumlu gelişmeleri gözardı ediyorlar ve her konuya aşırı bir ihtiyatla bakıyorlar. Bazı ekonomistler ise büyümenin lokomotifi olan gelişmekte olan ülkelerdeki büyümenin sürdürülmesinin önemini vurgulamaya devam ediyorlar.
 
Başka bir gözlemim az gelişmiş ülkelerin kendi kaderlerine tek edildiğidir. Bu ülkelerdeki ekonomik sorunlar hiç konuşulmuyor, daha çok ebola gibi yaygın hastalık tehditleri ile anılıyorlar. Özetle ülkeler arasındaki dengesizlikler düzelmiyor daha da bozuluyor.
 
GÖLGE BANKACILIKTAKİ BÜYÜME
 
-Türkiye konuşuldu mu?

 
-Türkiye ile ilgili özel bir değerlendirme olmadı. Gelişmekte olan ülkelere ilişkin genel değerlendirmeler içinde yer aldı. Başbakan Yardımcımız Sayın Ali Babacan Uluslararası Finans Enstitüsünde yaptığı konuşmada ülkemizdeki gelişmeler ve geleceğe yönelik uygulamalar konusunda oldukça tatmin edici bir değerlendirme yaptı. Hem fırsatları hem de riskleri oldukça dengeli olarak ortaya koydu. Türkiye'nin G20 Dönem Başkanlığı döneminde devlet veya hükümet başkanları tarafından önceden karara bağlanan reformların uygulanmasının takipçisi olacaklarını, finansal sektörde istikrarın sürdürülmesine ilişkin konular üzerinde çalışılacağını, KOBİ’lerin finansmana erişimlerini kolaylaştıracak konulara hız vereceklerini ve az gelişmiş ülkelerin sorunlarının gündeme getirilmesine sözcülük edeceklerini söyledi.
 
-Finansal sektöre ilişkin neler görüşüldü?
 
-Ana konulardan bir tanesi gölge bankacılıktaki büyüme ve bunun neden olabileceği risklerin yönetilmesi oldu.
 
Avrupa’da banka denetimi, bankalara uygulanan stres testleri sonuçları, bu ülkelerde bankaların kredi vermekteki iştahsızlıkları, düşük karlılık ve bilançonun küçültülmesi yaklaşımının muhtemel sonuçları değerlendirildi.
 
Gölge bankacılığının nedeni olarak aşırı ve sıkı düzenlemeler ile düşük karlılık olduğunu söyledik. Böyle giderse geleneksel bankacılığın risk almakta iştahsız davranacağını çünkü öz kaynak karlılığının riskleri karşılamakta yetersiz kaldığını vurguladık.
 
-Birebir görüşmelerde uluslararası bankaların Türkiye’deki bankalara yaklaşımı nedir?
 
-Toplantıdaki bankalarımız ile görüştüm. Enflasyon ve jeopolitik riskler konusunda değerlendirmeler olsa da bankaların kaynak bulma konusunda olumsuz değerlendirmeleri olmadı. ABD de faiz oranlarının yükseleceği beklentisi nedeniyle belki fiyat biraz daha pahalı olsa da uzun vadeli finansman miktarında bir sorun görmüyorum.
 
-Küresel ekonomide iyileşmenin önünde en önemli engel neyi görüyorsunuz?
 
-Hemen herkes sorunun farkında,  çözümü de biliyor. Ana konu çözüm için koordineli bir çalışmaya ve güçlü siyasi iradeye ihtiyaç olduğudur. Para politikası kararlarını almak da uygulamak da kolay. Kısa dönemde olumlu etkileri de oluyor, uzun dönem çözüm için zaman da sağlıyor. Şimdi yapılması gereken zamanı iyi değerlendirerek siyasi açıdan daha zor olan kararları almaktır. Bunun için de  dünyada inanılır ve güçlü liderliğe ihtiyaç vardır.
 
-Türkiye Bankalar Birliği resepsiyonuna katılım nasıldı?
 
-Geleneksel hale gelen TBB resepsiyonu her zamanki gibi yüksek ilgi gördü. Sayın Başbakan Yardımcımız, ekonomi yönetimi temsilcileri, uluslararası ve yerli bankacılarımız hem küresel hem de ulusal gelişmelere ilişkin samimi sohbetler yaptılar.  Yaklaşık 400’ü bulan misafirlerimize uluslararası mutfak yanında ülkemizin geleneksel tatlarından da sunma imkanımız oldu. Tandır, köfte, su böreği ve baklava oldukça ilgi gördü.
YORUMLAR (0)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)