Haydar Aliyev'i suikastten nasıl kurtardı
9. Cumhurbaşkanı merhum Süleyman Demirel, 'kardeşim' dediği Haydar Aliyev'i suikastten nasıl kurtardı
9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in vefatının ardından Hürriyet'te yayımlanan "Demirel'in Yaşam Öyküsü - Yollar Yürümekle Aşınmaz yazı dizisinin son bölümünde, yakın tarihle ilgili ilginç bir anekdot yer aldı. İşte O yazıdan Haydar Aliyev ile ilgili bölüm:
Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, 12 Mart 1995 Cumartesi günü, BM Örgütü tarafından Danimarka’nın başkenti Kopenhag’da düzenlenen Dünya Sosyal Kalkınma Zirvesi’ne katılırken, Ankara’dan kripto ile gelen ve üzerinde “Çok Gizli” yazan bir dosyayı dehşetle okumaya başladı. Dosyanın içinde, dost ve kardeş Azerbaycan’ın Cumhurbaşkanı Haydar Aliyev’e karşı girişilecek bir suikast ve darbe planı yer alıyordu. Dosyadaki bilgiler çok ayrıntılıydı. Aliyev’e yapılacak suikastın zamanı ve mekânı, arka planıyla birlikte anlatılmaktaydı. Suikast ve ardından gerçekleştirilecek darbe teşebbüsüne katılacak Azerilerin yanı sıra, Türklerin isimleri de sıralanıyordu.
Cumhurbaşkanı Demirel, BM toplantısına katılan ve aynı otelde kalan Haydar Aliyev’i telefonla arayarak, odasına davet etti. Aliyev o korkunç tuzaktan habersiz, “Kardeşim” dediği Demirel’in davetine uyarak, hemen odasına geldi ve kendisini dinlemeye başladı: “Haydar Bey, ülkenizde bir darbe teşebbüsü var. Darbe, size karşı işlenecek bir suikastla başlayacak. Ülkenize ne zaman döneceksiniz?”
HEMEN HAREKET EDİN
Haydar Aliyev, Demirel’den dinlemeye başladığı ilk bilgileri alınca, bir anda dehşete kapıldı ve Türkiye Cumhurbaşkanı’nın sorusunu şöyle cevaplandırdı: “Süleyman Bey, toplantı bittikten sonra, yani akşamüstü döneceğim.” Demirel bunun üzerine, Aliyev’e uyarılarını peş peşe sürdürdü: “Haydar Bey, hiç vakit kaybetmeyiniz. Hemen ülkenize hareket ediniz. Çünkü darbeciler, sizin resmi programınıza göre plan yapmışlar. Havaalanından şehre gideceğiniz yol üzerindeki bir köprüyü havaya uçurmak için saat ayarlı bomba yerleştirmişler. O bomba patlamadan önce köprüden geçmeniz gerekiyor. Bu durum karşısında Bakü’ye hemen dönmelisiniz. Değerli Dostum, tedbiri elden bırakmayınız. Yarın, Pakistan’da yapılacak olan ECO Zirvesi’ne katılacağınızı da biliyorum. Böylesine kritik bir dönemde Pakistan’a gelmeyiniz. Her ihtimali göz önüne alıyor ve ülkenizden ayrılmamanızı tavsiye ediyorum.” Haydar Aliyev, Demirel’in tavsiyelerine aynen uydu. Hemen ardından, Azerbaycan’da geniş kapsamlı operasyonlar başladı.
HAYATIMI KURTARDINIZ
Azerbaycan Cumhurbaşkanı Aliyev, aradan iki yıl geçtikten sonra Türkiye’ye yaptığı resmi bir ziyaret sırasında, TBMM kürsüsünden, milletvekillerine hitaben şu ilginç konuşmayı yapıyordu: “1995 yılının Mart ayında ben Kopenhag’da iken, bir plan kurmuşlar. Ülkeme dönerken, havaalanı yolunda beni öldürüp, yönetimi ele alacaklarmış. Aziz dostum Süleyman Demirel, bir tehlike gözlediğini bana bildirdi. Beni bugünlere getirdiğiniz için sağ olun, hayatımı kurtardınız. Benim bugünlere gelmemi sağladınız. Ülkemdeki darbeyi bana erken haber verdiniz. Ben Bakü’ye, öngörülen süreden çok önceden geldim. Onlar, planlarını uygulayamadılar. Ama o gece onlar, Azerbaycan’ın birçok bölgesinde; Gürcistan ve Ermenistan’a yakın olan bölgelerde, sınırlarda, egemenliği ele geçirdiler. Ben, onlarla 5-6 gün uğraştım. Onları yola getirmek istedim.”