Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği (TKYD), 2019 yılında Emeklilik ve Yatırım Fonları performanslarını ve fonlara artan ilgiyi açıklıyor. 06 Şubat 2020...
Hisse | Fiyat | Değişim(%) | Piyasa Değeri |
---|
E-posta listemize kayıt olun, en son haberler adresinize gelsin.
FINANSGUNDEM.COM - DIŞ HABERLER SERVİSİ
Dünyanın ilk hayat sigortası şirketi Amiable Society for Perpetual Assurance Office’in kurulmasından bu yana geçen 325 yılda, hayat sigortacılarının sağlam temellere dayanan pratikleri sektör içerisinde oldukça iti bir pozisyonda oldu. Doğası gereği riskten kaçınan bir alanda çalışan sigorta şirketleri de bu nedenle herhangi bir kusuru olmadığını düşündükleri pratiklerini geliştirmek için çaba harcamadı. Diğer sektörlerin aksine tüketiciler hayat sigortası alanında önemli değişimler talep etmiyor.
Forbes’un haberine göre 2020 yılının sonunda bin tüketiciyle yapılan ankette katılımcıların yalnızca %15’i hayat ya da sağlık sigortasını finansal sağlıkları konusundaki üç öncelik arasında gösterdi. Ancak tam da bu noktada hayat sigortası şirketlerinin karşılaştığı zorluk ortaya çıkıyor. Müşteri kazanma ve elde tutma konusunda bir mücadele verilmesi gerekiyor. Bu durum hayat sigortasının, hayatlarında önemli ölçüde değer yaratmadığını düşünen tüketiciler için çok daha doğru.
Bunun karşısında inovatif sigorta teknolojisi start-up’larının yükselişi, bu şirketlerin kişiselleştirilmiş hizmetleri ve gelişmiş müşteri deneyimiyle ne kadar kolay müşteri çekebildiğini gösterdi. Bu nedenle hayat sigortası şirketlerini bekleyen gelecek oldukça açık. Sektör yüzyıllardır ciddi bir darbe almadan bugünlere gelebilmiş olsa da, sigorta şirketleri bu pratiklerin değişmesi gerektiği gerçeğiyle karşı karşıya. Ancak bu değişim sürecini tek başlarına atlatmak zorunda değiller.
Değişim gerçekleşebilmesi için geleneksel sigorta şirketlerinin, sektöre yeni giriş yapan sigorta teknolojisi şirketleriyle işbirliği yapması gerekiyor. Peki bu şirketlerin güçlerini birleştirmesi neden gerekli? Geleneksel sigorta şirketleri sahip oldukları derin tecrübe, sektör bilgisi ve etkili bir şekilde operasyonlarını yürütebilmek için gerekli olan kaynaklara sahip. Sektöre yeni giren sigorta teknolojisi şirketlerinin istediği sonuçları alabilmesi için bu kaynaklara ihtiyacı var.
Hayat sigortası diğer tüm sigorta türlerinden daha farklı. Emlak sigortası, örneğin bir apartman dairesini bulunduğu muhit, bina yaşı, güvenlik özellikleri gibi unsurları temel alarak güvence altına alabilir. Buna karşın hayat sigortası poliçelerinin maliyeti çok daha karmaşık değişkenler üzerine kurulu. Bunlar da poliçe sahiplerinin sağlıkları ve beklenen yaşam süreleriyle ilişkili. Bu durum ise hayat sigortası şirketlerinin değerlendirmesi gereken verileri oldukça karmaşık bir hale getiriyor.
Tam da bu noktada en büyük geleneksel sigorta oyuncusu reasürans şirketleri devreye giriyor. finansgundem.com'un derlediği bilgilere göre bu güvenilir kurumlar uzun süredir sektörün karşı karşıya olduğu zorlukları yönetiyor. Sermaye rezervleri oldukça yüksek ve risklere karşı dayanıklı. Reasürans pazarının toplamının 2020 yılındaki 402 milyar dolarlık seviyeden bu yıl %8’lik bir büyüme oranıyla 435 milyar dolara yükselmesi bekleniyor. Sigorta teknolojisi şirketlerinin pazar payı ise 2,7 milyar dolar.
Bazı sigorta teknolojisi start-up’ları ise kişiselleştirilmiş sigorta deneyimlerini sunmak için bu sermayenin gücüne ihtiyaç duyuyor. Geleneksel sigorta şirketleri, riskten kaçınırken, start-up şirketleri risk almak istiyor. Yeni nesil şirketlerin risk iştahı ise geleneksel şirketlerin müşteri kazanma ve elde tutma çabalarını geliştirebilmesi için bir fırsat. Dahası bu tür bir işbirliği, hayat sigortası alanında oldukça kolay gerçekleşebilir. Reasürans şirketleri genellikle doğrudan sigorta teknolojisi şirketleriyle çalışarak daha büyük bir tüketici tabanına ulaşabiliyor.
Dahası start-up şirketlerinin geleneksel şirketlerin içinde bulunduğumuz dijital çağa adaptasyonunu sağlamak gibi hayati bir rolü de var. 2018 yılında Deloitte tarafından yapılan bir çalışma sigorta poliçesi sahiplerinin yalnızca %11’inin sigorta alımlarını dijital platformlar üzerinden gerçekleştirdiğini ortaya koydu. Ancak araştırmalar aynı zamanda dijital işlemlerin yeni müşterilerin kabul sürecini kısalttığını ve uzun, bürokratik süreçleri ortadan kaldırdığını da gösteriyor.
Hayat sigortası alanı geçtiğimiz 325 yılda önemli bir değişim geçirmemiş olsa da içinde bulunduğumuz yüzyılın gereklilikleri, hızlı bir değişime işaret ediyor. Bu nedenle de hayat sigortası şirketlerinin yeni döneme adapte olabilmesi için yeni işbirliği ve inovasyon modellerine ihtiyaç duyuluyor.
Y kuşağı başlattı: Kripto maaş devri
Alzheimer riskine karşı 'kognoskopi" öneriliyor
Dr. Savaşçı: Omikron daha sinsi, tat ve koku kaybı yapmıyor!
Finansingundemi.com’da yer alan bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Burada yer alan bilgiler, güvenilir olduğuna inanılan halka açık kaynaklardan elde edilmiş olup bu kaynaklardaki bilgilerin hata ve eksikliğinden ve ticari amaçlı işlemlerde kullanılmasından doğabilecek zararlardan www.finansingundemi.com ve yöneticileri hiçbir şekilde sorumluluk kabul etmemektedir. Burada yer alan görüş ve düşüncelerin www.finansingundemi.com ve yönetimi için hiçbir bağlayıcılığı yoktur. BİST isim ve logosu “koruma marka belgesi” altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BİST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BİST’e ait olup, tekrar yayınlanamaz.