Halka açık kablosuz ağlar ne kadar güvenli?

FINANSGUNDEM.COM – DIŞ HABERLER SERVİSİ

Herkese açık WiFi, yani kablosuz bağlantı alanlarının güvenliği, kimi kullanıcıların zihnini meşgul ediyor. Bir kafede, havaalanında ya da bir başka yerde bağlandığınız kablosuz ağın güvenilir olup olmadığını anlamak için ise yapabileceğiniz şeyler kısıtlı. Yine de, bu ağlara gönül rahatlığıyla girmenin yolları bulunuyor.

Kamuya açık bir ağda dolaşmanız durumunda bir bilgisayar korsanına denk gelmeniz gerçekten düşük bir olasılık gibi duruyor. Geldiniz diyelim; peki size ait hangi bilgiler başkaları tarafından ele geçirilebilir?

Önlemlerinizi alın

The Washington Post’tan Tatum Hunter’ın haberine göre, gizli web kameralarından yeniden kullanılan şifrelere kadar günlük dijital aktivitelerimizin gerçekte ne kadar risk oluşturduğunu takip etmek gerçekten de zor. Tavsiye edilen ise kamuya açık kablosuz ağların gönül rahatlığıyla kullanılması yönünde. Uzaktan çalışan ya da sık sık seyahat eden kişiler için hayatın bir parçası haline gelen kamuya açık kablosuz ağların siber güvenlik anlamında bazı riskler barındırdığı söylense de uzmanlar bu ağların güvenliği konusunda o kadar da endişelenmeye gerek olmadığını düşünüyor.

Siteler, ziyaret saatleriniz ve kullandığınız cihazlar

Finansgundem.com’un derlediği bilgilere göre, potansiyel bilgisayar korsanlarının, herkese açık bir ağda size ait neleri görebileceğini anlamak için yapılan deneyler gösteriyor ki korsanlar sadece ziyaret ettiğiniz siteleri, ziyaret saatlerinizi ve kullandığınız cihazları tespit edebiliyor. Ancak bu sitelerde hangi işlemleri yaptığınız korsanlar tarafından tespit edilemiyor.

Güvenlik şirketi Sophos Baş Araştırma Bilimcisi Chester Wisniewski, bilgisayar korsanlarının oturup halka açık ağlarla uğraşmasının pervasız bir davranış olduğunu ifade ediyor. Wisniewski, “Bu tür veriler yalnızca düşük verim değil, yüksek risktir de” diyor. Wisniewski ekliyor: “Moldova'daki koltuğumdan şifrenizi çalabileceksem ve hapse girme riskim sıfırsa, neden uçağa binip yerel Starbucks'ınıza gideyim?”

Korsanlar sadece ziyaret ettiğiniz siteleri, ziyaret saatlerinizi ve kullandığınız cihazları tespit edebiliyor. Ancak bu sitelerde hangi işlemleri yaptığınız korsanlar tarafından tespit edilemiyor.

HTTP protokolü ile güvenlik endişeleri azaldı

İnternetin ilk günlerinde, web trafiğinin büyük çoğunluğu şifresizdi, yani bir kablosuz ağa kulak misafiri olacak kadar bilgili herkes bir web sitesine yazdığınız her şeyi görebilirdi. 2017 yılına gelindiğinde, Firefox tarayıcısından alınan verilere göre, tüm web trafiğinin yarısından fazlasının tarayıcınızın şifreli ‘HTTPS’ protokolünü kullanmasıyla dengeler değişti. Bugün, Firefox verilerine göre, ABD'de yüklenen web sayfalarının yüzde 90'ından fazlasının meraklı gözlerden gizlendiği sadece birkaç meşru site şifrelenmemiş durumda. Yani, güvenlik sorunlarının büyük bölümünün ortadan kalktığını söylemek artık mümkün.

Belirli bir sitenin şifreli olup olmadığını merak ediyorsanız, URL'de veya site adresinde ‘HTTP’ olup olmadığına bakmanız yeterli. ‘HTTP’ içeren sayfalar şifrelenmiyor. Ne yazık ki, bu durum mobil uygulamalar için geçerli değil.

Wisniewski, “Biri sizi gözetlemek için bir kamu ağı kullansa bile, keşfedecekleri muhtemelen çok da değerli şeyler olmayacaktır” diyor.

VPN ile güvenliğinizi artırabilirsiniz

Siber güvenlik danışmanlığı şirketi Vigil Security'nin kurucusu Russ Housley, hükümet çalışanları, muhalifler ve hassas verilerle ilgilenen herkesin faaliyetlerini gizlemek için güvenilir bir sanal özel ağ (VPN) kullanabileceğini söylüyor. VPN'ler, IP adresinizi ve web etkinliğinizi VPN sağlayıcısı dışındaki herkesten gizlediği için hem bilgisayar korsanlığı hem de istilacı reklamlara karşı korunmaya yardımcı oluyor. Housley, tüm VPN'lerin güvenilir olmadığının ve yurt dışına seyahat ediyorsanız birçoğunun devlet gözetimine karşı koruma sağlayamayacağının altını çiziyor.

Tedbiri elden bırakmamalı

Tüm bunlar, halka açık WiFi ağlarının yine de tam anlamıyla güvenli olduğu anlamına gelmiyor. Siber güvenlik şirketi Verica'nın kurucu ortağı ve Baş Teknoloji Sorumlusu Aaron Rinehart, küçük ölçekli mekanların ürün yazılımı güncellemeleri ve güçlü parolalar gibi gerekli WiFi bakımlarını yapmalarının pek mümkün olmadığını belirtiyor. Rinehart, “Gerçekten kendini adamış bir suçlu, kimlik bilgilerini ya da bir başkasının şifrelerini çalmak için bir kamu ağının veya web sitesinin kimliğine bürünebilir” diyor.

Güçlü parolalar ve yazılım güncellemeleri

Ancak bu güvenlik açığına izin verip vermemek sizin elinizde. Enerjinizi güçlü parolalar belirlemek, yazılım güncellemelerine “Evet” demek ve bir dolandırıcılığın belirtilerini öğrenmek gibi kontrolünüz altında olan siber güvenlik işlerine odaklarsanız, halka açık ağların bunu yapmasına bile gerek kalmadan istediğiniz yerde internete güvenle bağlanabilirsiniz.

Firefox üreticisi Mozilla'nın Baş Teknoloji Sorumlusu Eric Rescorla da aynı fikirde. Rescorla, “Genel olarak, bilgisayarınız güncel olduğu ve tüm verilerinizi şifrelediğiniz sürece herkese açık WiFi kullanmak güvenlidir” diyor.

Arnavutluk'ta siber saldırı :Veriler internet üzerinden satışa çıkarıldı

Dünya nüfusunun üçte biri internete ulaşamıyor

Kablolar çalınınca mahalleli internetsiz kaldı

Türkiye'de internet kullananların oranı yüzde 85'e yükseldi

Fransa'da internete sıkı denetim

Maddi yardım için internette bilgilerinizi paylaşmayın