<
BASIN TOPLANTISI - ETKİNLİK - KONFERANS
Basın Daveti Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği 06 Şubat 2020, 09:30

Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği (TKYD), 2019 yılında Emeklilik ve Yatırım Fonları performanslarını ve fonlara artan ilgiyi açıklıyor. 06 Şubat 2020...

Tüm Etkinlikleri Göster
BANKA HİSSELERİ
Hisse Fiyat Değişim(%) Piyasa Değeri

E-posta listemize kayıt olun, en son haberler adresinize gelsin.

Ana SayfaGündemGülen'den 'çapulcu' uyarısı!----

Gülen'den 'çapulcu' uyarısı!

Gülen'den 'çapulcu' uyarısı!
24 Haziran 2013 - 13:36 www.finansingundemi.com

Fethullah Gülen, Gezi Parkı direnişiyle ilgili açıklamalarına bir yenisini daha ekledi

Fethullah Gülen, bu haftaki 'Darılma Yok, Dayanma Var!..' başlıklı Bamteli sohbetinde gündemdeki konulara da değindi.
Herkul.org sitesinde yayınlanan sohbette Gülen 'çapulcu tabirini kullanmayın' uyarısında bulunuyor.
İşte Fethullah Gülen'in o açıklaması
Allah Rasûlü hiçbir zaman kırılmamıştı. Uhud’da savaş stratejisi konusunda ashabıyla istişare ettikten ve onların fikirlerine uyarak meydan muharebesine çıktıktan sonra pek çok şehit verilmiş ve Kendisinin de mübarek başı yarılıp dişi kırılmış olduğu halde kimseye gönül koymamıştı; atf-ı cürümde falan bulunmadan, hiçbir şey olmamış gibi yine ashabını toplayıp onlarla istişare yapmıştı.
Hudeybiye Sulhü, pek çok yönden mü’minler için ilham kaynağıdır. Bununla beraber, Hudeybiye, Rasûl-ü Ekrem (sallallâhu aleyhi ve sellem) Efendimiz’in temkini, fetaneti, sabrı, tahammülü, dimdik duruşu, katiyen darılmaması, kırılmaması ve gönül koymaması açılarından da özellikle okunmalı; bu zaviyelerden de ibretler alınmalıdır.
ÇAPULCU TABİRİNİ KULLANMAYIN
Hani sizin belki de çapulcu diyeceğiniz birkaç tane. O tabiri de kullanmayın. Kim bilir sizin öyle diyeceğiniz insanlar bir gün o levsiyattan sıyrılacak, nice yerlerde ne türlü kahramanlıklara imza atacaklardır.
Hudeybiye Sulhü, Müslümanların kabullenemeyeceği öyle maddeler içeriyordu ki, Hazreti Ömer (radıyallâhu anh) Allah Rasûlü’ne (sallallâhu aleyhi ve sellem) “Sen Allah’ın Rasûlü değil misin?” diyecek kadar üzülmüştü. Allah Rasûlü o esnada dahi sükûnetini bozmamış ve Hazreti Ömer’in (radıyallâhu anh) sorularına mülayemet ve sükûnetle cevap vermişti: “Evet, ben Allah’ın Rasûlü’yüm.” “Biz hak yolda değil miyiz?” “Evet, hak yoldayız.” “Öyleyse bu zilleti niçin kabul ediyoruz?” “Ben Allah’ın peygamberiyim ve Allah’a isyan edemem.” “Sen Kâbe’yi ziyaret edeceğimizi söylemedin mi?” “Evet, söyledim. Fakat bu sene demedim.” Daha sonraları Hazreti Ömer, bu hâdiseyi her hatırlayışta ızdırapla iki büklüm olmuş ve nedamet yutkunmuştu. Kendi ifadesiyle, bu yolda nice sadakalar vermiş, nice oruçlar tutmuş ve nice istiğfarlarda bulunmuştu!..

YORUMLAR (2)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)
  • zoruna mı gitti28 Haziran 2013 00:54

    @Siyasettin Çokbilmiş. sayın Siyasettin Çokbilmiş, zorunuza gitti sanırım. Yazının neresinde Atatürk'ten bahsedilmekte? Yani Atatürk'le ne alakası var yazının? Niyet okuyuculuğu yapmayın lütfen. Unutmayınız ki, niyet okuyuculuğu ancak faşistlere yakışır.

  • Siyasettin Çokbilmiş24 Haziran 2013 17:16

    Gülen cemaati Hudeybiye'yi kendilerine örnek göstermeyi pek seviyor. Oysa onların yaptıkları Hudeybiye'den çok uzakta. Hudeybiye müslümanlar için kabul edilemez maddeler içerse de bir kayıp değildi; bilakis, çeşitli avantajları da olan bir hayal kırıklığı idi. Allah ve resulü şüphesiz bunu bilirdi. Belki de bir amaç üzerine orada bulunan Gülen ve takipçileri kendilerini Hudeybiye yapıyor zannediyor ama diyalog dedikleri şey ile hak din olan İslam'ı batıl dinlere yaklaştırmaya çalışmaları Hudeybiye'ye benzemekten öte İslam'a bir ihanet, bir sulandırma hareketidir. Bazı saf ve temiz takipçileri bunu maalesef göremiyor. Onların kalpleri doğruluklarla kazanılıyor ancak o doğruların arasına sayısı az olsa da etkisi yıkıcı olan yalanlar da eklenince düşünce ve yaşayış anlamında bir yanlışa doğru ilerliyorlar. Şu an "çapulcu" denilenlere bile şefkat gösteriyor gibi yapıyorlar. Oysa bu halk kurumlarınızı biliyor. Özel bir Atatürk düşmanlığı, Atatürk'ün kurumlarına karşı düşmanlık var. NT'de İş Bankası Kültür Yayınları kitabı görmeniz neredeyse olanaksız. Ağızlarından iyi bir şekilde Atatürk çıkmıyor. Hal böyleyken, Atatürk'ün doğru yaptığı şeylere şükran duymayıp tam bir neo-Osmanlıcı hareket gütmek ancak o dönemde Sevr'i imzalatan devletlerin işine gelir. Oraya doğru götürüldüğümüzün de farkındayız hamd olsun.