<
BASIN TOPLANTISI - ETKİNLİK - KONFERANS
Basın Daveti Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği 06 Şubat 2020, 09:30

Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği (TKYD), 2019 yılında Emeklilik ve Yatırım Fonları performanslarını ve fonlara artan ilgiyi açıklıyor. 06 Şubat 2020...

Tüm Etkinlikleri Göster
BANKA HİSSELERİ
Hisse Fiyat Değişim(%) Piyasa Değeri

E-posta listemize kayıt olun, en son haberler adresinize gelsin.

Ana SayfaGündemGezi duruşması 24 Haziran'da----

Gezi duruşması 24 Haziran'da

Gezi duruşması 24 Haziran'da
05 Mart 2019 - 15:37 www.finansingundemi.com

Gezi Parkı eylemlerine ilişkin aralarında Osman Kavala, Can Dündar, Ayşe Mücella Yapıcı ve Memet Ali Alabora'nın da bulunduğu 16 sanığın hakim karşısına çıkacakları tarih 24 Haziran olarak belirlendi.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan Gezi Parkı eylemlerine ilişkin iddianame dün İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi'nce kabul edilmişti. 657 sayfalık iddianamede, aralarında 15 aydır tutuklu bulunan iş insanı Osman Kavala, üç aydır tutuklu olan Yiğit Aksakoğlu ile aralarında gazeteci Can Dündar ve oyuncu Memet Ali Alabora’nın da bulunduğu 16 sanık yer alıyor. 

Tüm sanıklar hakkında "Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüs" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılmaları talep ediliyor.

İddianamede, bazı sanıkların "Mala zarar verme", "Tehlikeli maddelerin izinsiz olarak bulundurulması", "İbadethane ve mezarlıklara zarar verme", "Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Kanun'a muhalefet", "Nitelikli yağma" ve "Nitelikli yaralama" gibi suçlardan değişen oranlarda hapisle cezalandırılması isteniyor.

657 sayfalık  iddianameden...

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan ve gönderildiği  İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilen 657 sayfalık  iddianamede, Açık Toplum Enstitüsü kurucusu ve uluslararası finans spekülatörü  olarak tanınan George Soros ile ilgili bilgiler verildi.

Halk ayaklanmaları neticesi devrimlerin gerçekleştirildiği eski Doğu  bloku ve Arap ülkelerinde yaşanan süreçlerle Türkiye'de yaşanan Gezi Parkı  eylemleri sürecinin birebir örtüştüğü vurgulanan iddianamede, bu durumun  Türkiye'de yaşanan olayların da uluslararası destekli yapılanmalar tarafından  düzenlendiğini gösterdiğine dikkat çekildi.

"ODTÜ olaylarıyla başlamak istediler"

Eski Doğu bloku ve Arap ülkelerinde yaşanan halk ayaklanmalarında  uluslararası finans spekülatörü olarak tanınan George Soros'un önemli bir aktör  olduğu, bu ülkelerde yaşanan devrim süreçlerine Soros'un çok büyük finansal  destek sağladığının basına da yansıdığı aktarılan iddianamede, şunlar kaydedildi:

"George Soros'un kurduğu, dünya çapında faaliyet gösteren sivil toplum  kuruluşu Open Society Institute'nin Türkiye'de Açık Toplum Vakfı bünyesinde  faaliyetlerini devam ettirdiği bilinmektedir. Soros'un Gezi kalkışması sürecine  etkisi gerek basında gerekse siyasi ve akademik çevrelerde çokça konuşulmuş, bu  nedenle Soros'un ayaklanmaların yaşandığı diğer ülkelerde olduğu gibi ülkemizde  yaşanan Gezi kalkışması sürecinde de etkin olduğu anlaşılmıştır."

İddianamede, kalkışmanın başladığı ilk tarihlerde gösteri grubunun  önünde polisle tartışan bazı kişilerin taktığı kasklarda ve giydikleri  tişörtlerde "#OccupyTurkey" yazısının yer aldığı ve gösterilerin temel olarak  örgütlendiği alan olan Twitter'da en çok kullanılan etiketlerden birisinin de bu  olduğuna işaret edildi.

İddianamede, şu ifadelere yer verildi:

"Söz konusu Hashtag 28 Mayıs 2013 günü başlatılmış ve Hashtag'in  altında toplam 500 bin civarında Tweet atılmıştır. Türkiye ve dünya gündemi  Twitter listesinde ise günler boyunca en üstte "DirenGeziParkı" Hashtag'i  bulunmaktadır. Facebook'ta ise #OccupyTurkey adlı sayfa, bu kalkışma hakkında en  hızlı bilgilerin paylaşıldığı, güncel gelişmelerin aktarıldığı sayfa olmuştur.  Kalkışmanın gidişatının yönlendirildiği sayfaya bir iki gün içerisinde on  binlerce üye kaydolmuştur. Gezi kalkışmasının, başından itibaren en etkili bir  parçası olan '#OccupyTurkey' sayfasının tam adresine bakıldığında;  facebook.com/DirenAnadolu ibaresi karşımıza çıkmaktadır. Görüldüğü üzere sayfa  Aralık 2012'de kurulduğunda, 'DirenAnadolu' bağlantı adını seçerken, livestream  adlı video-yayın sitesindeki hesaplarının adı da 'revoltistanbul'dur. 'Revolt'  İngilizce; 'ayaklan' veya 'diren' demektir. Yani sayfa ilk kurulduğunda 'diren'  sözü belirlenmiştir. 

Türkiye'de ve dış dünyada en çok kullanılan '#DirenGeziParkı'  Hashtag'i de buradan çıkmıştır. 'Occupy Turkey' sayfası, ODTÜ'de 18 Aralık 2012  tarihinde başlayan ve günlerce süren öğrenci eylemleri sırasında kurulmuştur.  Kamuoyunu günlerce meşgul eden ve polisin uygulamalarının Gezi kalkışmasında da  olduğu gibi tartışma konusu yapıldığı o tarihteki paylaşımlara bakıldığında söz  konusu grubun ODTÜ'ye destek eylemlerine de yön vermeye çalıştığı gözlenmiştir.  Grubun ODTÜ olaylarına karşı gelişen tepkilerle de bir halk hareketi oluşturmayı  düşündükleri ve sayfayı o dönemde açtıkları değerlendirilmiştir. Kısaca ülkemizde  2012 yılı içerisinde Otpor/Canvas denetiminde, şüphelilerin oluşturduğu kolektif  yapı tarafından bir halk hareketi için defalarca nabız yoklanmıştır."

Gezi ile Sırbistan'daki eylemlerin benzerliği

Gezi Parkı kalkışmasında, "Occupy (işgal) " hareketi olarak bilinen,  teorisyenliğini Gene Sharp'ın yaptığı sözde "sivil baş kaldırı" yönteminin  kullanıldığının görüldüğü anlatılan iddianamede, bu yöntemin uygulamasında ise  "Otpor (Direniş)" adlı örgütün uluslararası eylem eğitimleri veren birimi  "Canvas"ın ön planda olduğunun anlaşıldığı, bu kuruluşların finansörünün de  George Soros olduğunun basında yer aldığı ifade edildi.

İddianamede, Gene Sharp'ın yazdığı "Diktatörlükten Demokrasiye"  isimli kitapta yer alan (198 maddelik) eylem faaliyetlerinin, Türkiye'de yapılan  Gezi eylemleri (kalkışması) kapsamında birebir uygulandığının tespit edildiği de  vurgulanarak, "Otpor" örgütünün sembolü olan "havaya kaldırılmış yumruk"  ambleminin eylemlerde yoğun bir şekilde göze çarptığı ve sosyal medya  araçlarının kitleleri harekete geçirmek için etkin bir şekilde kullanıldığının  görüldüğü kaydedildi.

Gezi kalkışması ile 2000 yılında Sırbistan'da, iktidarın devrilmesiyle  sonuçlanan olaylar arasında birebir benzerlikler olduğu ve bu benzerliklerin  tesadüfen gerçekleşmediği anlatılan iddianamede, Türkiye'ye gelen Otpor lideri ve  Canvas yöneticileri tarafından eğitilen şahıslar tarafından, eylem metotlarıyla  ilgili prensiplerin birebir uygulandığının tespit edildiği belirtildi.

Gezi olayları ve Sharp'ın kitabındaki metotlar

Gene Sharp'ın, "Diktatörlükten Demokrasiye" adlı kitabında yer alan  198 pasif eylem metodu ile Gezi kalkışmasında meydana gelen hadiselerin  karşılaştırıldığı iddianamede, kitapta geçen bazı metotlar ile Gezi Parkı'nda  yaşanan olaylarla ilgili şu karşılaştırmalar yapıldı:

"1- Halk konuşmaları: Gezi kalkışmasında birçok sanatçı ve halktan  insanların basın yolu ile konuşmaları olmuştur.

  2- Muhalefet ve destek mektupları: Gezi kalkışmasında birçok ünlünün  kişinin olaylara destek mektubu yazdığı tespit edilmiştir.

 3- Kurum ve kuruluş bildirileri: Gezi kalkışmasında birçok kuruluş  olaylara destek amaçlı bildiriler yayınlamışlardır.

4- İmzalı basın açıklamaları: Gezi kalkışmasında birçok kurum ve  kuruluş olaylara destek amaçlı imzalı basın açıklamaları yapmıştır.

6- Grup veya kitlesel imza kampanyaları: Gezi kalkışması sırasında  bazı akademisyenler imza kampanyası düzenlemiştir.

7- Sloganlar, karikatürler ve semboller; Gezi kalkışmasında "Her yer  Taksim, her yer direniş" sloganları atılarak Taksim'in her yanı bu sembollerle  donatıldı. Türkiye'deki bütün mizah dergileri bu görselleri yayınlarının  kapaklarında kullandılar. Bu sembollerden bazıları 'kırmızılı kadın, duran adam,  çarşı24, siyahlı kadın'dı.

16- Gözcülük, nöbetçilik: Gezi olayları sırasında birçok  sanatçı ve siyasi, Gezi parkından ayrılmayarak nöbet tutmuştur.

 18- Bayraklar ve sembolik renkler sergilemek: Gezi olayları sırasında  halkı sokağa çekmek için birçok futbol takımının renkleri kullanılmıştır.

20- İbadet ve tapınma: İstiklal Caddesi'nde 'yeryüzü iftarları'  adında iftar yemeği organize edilmiş ve Ziya Azazi Mevlevi dansı ile  protestoculara destekte bulunmuştur.

  33- Arkadaşlık etme: Gezi olayları sırasında bazı göstericiler ile  polis memurları arasında çiçek dağıtma olayları yaşanmıştır.

34- Gece nöbetleri:  Eylemciler Gezi olayları sırasında parkı  boşaltmayı reddetmiş, Türkiye genelinde birçok parkta gece nöbetlerine  kalmışlardır.

63- Sosyal itaatsizlik: Gezi Parkında sözde komün hayatı kurulmak  istenilmiştir.

180- Alternatif iletişim sistemi: Zello ve Skype isimli uygulamalar  kullanılmış, Zello isimli uygulamada Gezi Parkı ile ilgili kanallar kurularak bu  kanalları telsiz gibi kullanarak haberleşme sağlanmıştır. Twitter üzerinden  Taksim'de olan olaylar anlık olarak dünya geneline yayılmıştır."

"Gündem oluşturma çabaları 2011 yılında başladı"

Gene Sharp'ın, "Diktatörlükten Demokrasiye" isimli kitabında yer  alan 198 pasif eylem metodunun tamamının farklı biçimlerde de olsa ülkede  meydana gelen Gezi kalkışmasında birebir olarak kullanıldığı aktarılan  iddianamede, şüphelilerin Wall Street eylemlerinin başladığı dönemde Ekim  2011'de "Ayaklan İstanbul/Occupy İstanbul" ismiyle Facebook sayfası  oluşturulduğu ve sayfa üyelerinin bu tarihten itibaren çeşitli aralıklarla  "Revolt (ayaklan) İstanbul" eylemleri düzenledikleri vurgulandı.  İddianamede, şunlar kaydedildi:

"Taksim Gezi Parkı projesinin 2011 yılında başladığı, Memet Ali  Alabora gibi bir kısım sanığın 2011 yılı içerisinde Taksim Gezi Parkı'nda  çekilmiş eylem video ve görüntülerinin olduğu, bilinen Gezi kalkışması  başlamadan çok önce, Memet Ali Alabora'nın da yer aldığı bu görüntülerde  'ayaklan İstanbul' ibaresinin bulunduğu, bu nedenle 2011 yılında gündem  oluşturma çabalarının başladığı, kalkışmanın hazırlığı yönündeki fitilin  2011 yılında ateşlendiği, 11 Kasım 2011 tarihinde dahi Taksim Gezi Parkı'nda  eyleme davet yapıldığı ve 27 Mayıs 2013 tarihinde uygun ortam oluşturularak  Gezi kalkışmasının başlatıldığı anlaşılmaktadır."

Otpor yöneticisi Maroviç'in Gezi öncesi ve sonrası Türkiye'ye gelişi

Gösterilerin sosyal medyada yayılış biçimi, olayı başlatan ve  yayılmasında rol oynayan aktörler, seçilen slogan ve imgelerin birlikte  değerlendirilmesi durumunda Gezi kalkışması kapsamındaki eylemlerin,  uluslararası bazı grupların da Finans desteğiyle 27 Mayıs 2013 tarihinden çok  önceden planlandığı belirtilen iddianamede, şu ifadeler kullanıldı:

"Dünyada bir kısım gazeteci, yazar, akademisyen ve siyasi kimliği  bulunan şahıslar tarafından kamuoyuyla paylaşılan bilgilerde, uluslararası  spekülatör olarak tanınan George Soros'un Orta Doğu ve Baltık ülkelerinde  gerçekleşen 'özgürlükçü hareket' olarak kendilerince nitelenen halk  hareketlerinde finans desteği sağladığı ve İvan Maroviç'in yönetimindeki Otpor  örgütünün bu olaylarda öne çıktığı bilgileri aşikardır. Bu şahsın Türkiye'deki  bağlantısı olan Açık Toplum Vakfı, sayesinde para aktardığı kişi ise Osman  Kavala olmuştur. Ivan Maroviç'in Türkiye'ye Gezi olaylarından önce ve sonra  geldiği tespit edilmiştir. 2011 yılı içerisinde Taksim Gezi Parkı'nda  şüpheliler tarafından çekilmiş eylem, video ve görüntülerinin olduğu, bilinen  Gezi kalkışması başlamadan çok önce, Memet Ali Alabora'nın da yer aldığı bu  görüntülerde 'ayaklan İstanbul' ibaresinin yer aldığı, bu nedenle 2011 yılında  gündem oluşturma çabalarının başladığı, kalkışmanın hazırlığı yönündeki  fitilin 2011 yılında ateşlendiği, 11 Kasım 2011 tarihinde dahi Taksim Gezi  Parkı'nda eyleme davet yapıldığı ve 27 Mayıs 2013 tarihinde uygun ortam  oluşturularak Gezi olaylarının başlatıldığı anlaşılmaktadır."

Türkiye'de 2013 yılında meydana gelen Gezi Parkı olayları olaylarının  gelişimi ve bitişiyle ilgili kronolojik sıralamanın yapıldığı iddianamede, bu  kronolojiye göre olayların İstanbul'da 16 Eylül 2011'de başladığı ve Türkiye'ye  de yayılarak 26 Eylül 2013'te sona erdiği bildirildi.

YORUMLAR (0)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)