<
BASIN TOPLANTISI - ETKİNLİK - KONFERANS
Basın Daveti Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği 06 Şubat 2020, 09:30

Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği (TKYD), 2019 yılında Emeklilik ve Yatırım Fonları performanslarını ve fonlara artan ilgiyi açıklıyor. 06 Şubat 2020...

Tüm Etkinlikleri Göster
BANKA HİSSELERİ
Hisse Fiyat Değişim(%) Piyasa Değeri

E-posta listemize kayıt olun, en son haberler adresinize gelsin.

Ana SayfaGündemGençlerin namus bekçiliği sana mı kaldı----

Gençlerin namus bekçiliği sana mı kaldı

Gençlerin namus bekçiliği sana mı kaldı
07 Kasım 2013 - 02:02 www.finansingundemi.com

KanalTürk'te programa katılan CHP lideri Kılıçdaroğlu, Başbakan'ın öğrenci evleriyle ilgili açıklamaları için "Bizi dünyaya rezil ediyor" dedi

 CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın kız ve erkek öğrencilerin aynı evde kalmalarına ilişkin sözleriyle ilgili, "Bir başbakan bizim gençlerimizin tümün töhmet altında bırakamaz. Anne ve babaları üniversiteye gönderdiği gençler dolayısıyla böyle ağır bir suçlama ile karşı karşıya bırakamaz" dedi.

Kılıçdaroğlu, KanalTürk televizyonunun canlı yayınına katılarak, gündemdeki konulara ilişkin soruları yanıtladı.

Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül'ün ihraç kararının kaldırılarak CHP'ye üyeliğinin kabul edilmesi sürecinde bazı pazarlıkların yapılıp yapılmadığı sorusuna Kılıçdaroğlu, "Hayır, hiçbir pazarlık söz konusu değil. Zaten neyin pazarlığını yapacaksınızki?" yanıtını verdi.

CHP'nin belediye başkan adaylarını belirleme yöntemini açıkladığını, bu konuda beş kişilik bir komisyonun çalışma yaptığını ifade eden Kılıçdaroğlu, her seçim çevresiyle ilgili bağımsız karar verildiğini söyledi.

Kılıçdaroğlu, il belediye başkan adaylarının, bu ile bağlı ilçe belediye başkanlarının belirlenmesinde etkili olmasının söz konusu olamayacağını vurguladı.

Genel başkan olduktan sonra herkese ülkenin daha iyi yönetilmesi için birlik olma çağrısında bulunduğunu hatırlatan Kılıçdaroğlu, Sarıgül'ün bu çağrıya olumlu yanıt verdiğini ve partiye dönüş sürecinin böyle başladığını aktardı.

-"İstanbul için henüz anket yaptırmadık"

Sarıgül'ün İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan aday adayı olması halinde bu talebin beş kişilik ilgili komisyonda değerlendirildikten sonra Merkez Yönetim Kurulu'na geleceğini, burada görüşülmesinin ardından Parti Meclisi'nde karara bağlanacağını dile getiren Kılıçdaroğlu, ancak bu süreçlerin sonunda adaylığın kesinleşebileceğine işaret etti.

Kılıçdaroğlu, anketlerin İstanbul için hangi ismi öne çıkardığı sorusuna karşılık olarak da henüz bir anket yaptırmadıklarını, bu il için bir eğilim yoklamasının da gerçekleştirilebileceğini belirtti.

Aday adaylarının sayısının çokluğunun mutluluk verici bir durum olduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu, aday adaylarına birbirleri ya da mevcut belediye başkanları hakkında konuşmamaları, projelerini yarıştırmaları konusunda talimat verdiğini de söyledi.  

Kılıçdaroğlu, bir başka soruyu yanıtlarken, adayların belirlenmesinde tüm partiler gibi Yüksek Seçim Kurulu takvimine göre hareket edeceklerini vurguladı.

Kasım ayı sonuna kadar önemli sayıda adayın belirlenmesinin planlandığına değinen Kılıçdaroğlu, bunların arasında İstanbul ve Ankara gibi büyük illerin de olabileceğini bildirdi.

-"Bizim bir görevimiz de yeni siyasetçileri siyaset kulvarına taşımaktır"

Kılıçdaroğlu, Mustafa Sarıgül'ün CHP'nin başına geçeceği iddiaları hatırlatılarak, endişe duyup duymadığı sorusu üzerine ise şöyle konuştu:

"Ben, genel başkan olduktan sonra partinin tüzüğünü değiştirdim. Eskiden genel başkanın değişmesi için masa kurulurdu, divanın önünde imza toplanırdı, bunun da yüzde 25 gibi yüksek bir oranda olması gerekirdi. Ben, bunun tümünü kaldırdım. Bu partide herkes genel başkan olmak için eğer varsa gönlünde bu iradesini rahatlıkla ortaya koyabilmeli. Siyaset koltuk hesabı üzerinden yapılmaz. Siyaset ülkenin sorunlarına talip olmaktır. Zor bir iştir. Siz ülkenin sorunlarına talipsiniz. 'Ben sürekli koltuğumda kalayım kaygısıyla hareket edeyim' asla. Endişelerle kaygılarla siyaset yapılmaz. Siyaset, ülke için yapılır. 'Ben asla koltuktan kalkmayayım, bu iddiada olan birinin de önünü keseyim' böyle bir düşünceyi hiçbir zaman taşımadım, taşımayı da doğru bulmuyorum. CHP kurumsal kimliği gelişmiş, 90 yıllık siyasal bir partidir. Genel başkanın niteliklerinin ne olacağını kurultay delegeleri çok iyi bilirler. Elbette siyasette bir belde başkanı dahi 'ben CHP Genel Başkanı olmalıyım' iddiasını taşıyabilmelidir. Bu, beni mutlu eder. Çünkü bizim bir başka görevimiz de yeni siyasetçileri siyaset kulvarına taşımaktır. Öz güveniniz yoksa 'tüzüğü değiştireyim, birisi genel başkan olacak onun önünü keseyim' asla bu düşünceleri taşımıyorum. Benim siyaset anlayışım budur."

Kılıçdaroğlu, bir başka soru üzerine de Sarıgül'ün CHP'ye katılma sürecinde eski genel başkan Antalya Milletvekili Deniz Baykal ile herhangi bir görüşme yapmadığını söyledi.

Yerel seçimlere ilişkin soruya karşılık da Kılıçdaroğlu, bir başka parti ile iş birliği yapmalarının söz konusu olmadığını belirtti.

-"Bütün dünyaya bizi rezil ediyor"

Kılıçdaroğlu, kız ve erkek öğrencilerin aynı evde kalmalarına ilişkin tartışmalar ve bu konuda yapılabilecek düzenlemeler hakkındaki soruyu da yanıtladı.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, başörtülü milletvekillerinin TBMM Genel Kuruluna gelmesinin ardından CHP'nin tavrı karşısında ezberinin bozulduğunu, bunun üzerine de yeni bir tartışma konusu olarak kız ve erkek öğrencilerin birlikte kaldığı evleri gündeme getirdiğini ileri süren Kılıçdaroğlu, bunun aklın ve mantığın kabul edemeyeceği bir tartışma, saçma bir düşünce olduğunu söyledi.

"Bir başbakan bizim gençlerimizin tümünü töhmet altında bırakamaz. Anne ve babaları, üniversiteye gönderdiği gençler dolayısıyla böyle ağır bir suçlama ile karşı karşıya bırakamaz" diyen Kılıçdaroğlu, zinayı suç olmaktan çıkaran bir hükümetin şimdi neyin hesabını yaparak böyle bir yaklaşım içine girdiğini anlamanın mümkün olmadığını vurguladı.

Aynı evlerde yaşayan kız ve erkeklerin hangi hukuka göre, neyle suçlanacağını soran Kılıçdaroğlu, "Gençlerin namus bekçiliğini yapmak ne zamandan beri siyasetçilerin işi oldu. Siz, o gençleri nasıl bu kadar ağır suçlarsınız. Yazık, günah değil mi? Anlamakta güçlük çekiyorum. Ruh hali sağlıklı birinin yapacağı bir şey değildir bu. Bütün dünyaya bizi rezil ediyor" değrlendirmesinde bulundu.

-"Gencecik çocuklar üzerinden siyaset yapmaya kimsenin hakkı yoktur"

Hükümetin asıl görevinin üniversite gençlerinin barınma sorununu çözmek, yurt yapmak olduğuna dikkati çeken Kemal Kılıçdaroğlu, "Bütün bunları 'mütedeyyin insanları nasıl aldatırım, oy nasıl devşiririm' hesabı üzerinden yapıyor. Türbanda ezberi bozuldu, şimdi buradan yeni oy devşirme mekanizmaları yaratmaya çalışıyor. Yazık, günahtır. Gencecik çocuklar üzerinden siyaset yapmaya kimsenin hakkı yoktur" dedi
YORUMLAR (1)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)
  • Tayyip haddini aştı07 Kasım 2013 09:02

    Hakkaten Başbakan haddini aştı sanane gençlerin evlerinden özel hayatlarından başka işin yokmu böylemi ülke yönetilir allah akıl versin.