Genç ve dinamik ekip hızlı Türkiye'nin peşinde

Para Dergisi’nin vizyonu…
Şirketler, zengin aileler, gazeteler ve de dergiler tıpkı imparatorluklar gibidir. Kuruluştan sonra hızla gelişir. Zirveye çıktıktan sonra dağılma, küçülme ve kapanma süreci içine girerler. Ancak belirli dönüm noktalarında yeniden yapılanan ve örgütlenenler bu kaçınılmaz kaderden kurtulabilir. Bu nedenle birkaç kuşak zirvede kalmış şirket, aile ve yayınlarımız çok nadirdir.
Toplumdaki ve piyasalardaki değişimi gözden kaçırmayan, rekabet gücünü sürekli ayakta tutan ve insan zenginliğinden yararlanan kuruluşlar sonraki dönemlere hazırdır. Evet, bir kurum için en tehlikeli durum toplumdaki ve piyasalardaki değişimi gözden kaçırmaktır. Geçmiş başarıların verdiği rahatlık geleceğe yönelik önlemlerin alınmasını geciktirir.
Bu durum rekabet gücünün hızla yok olmasına neden olur. Rekabet yarışında zaman kaybı yaşanır. Diğer yandan takım halinde çalışma, insan gruplarının bireysel perspektiflerin ötesinde yatan büyük resmi görebilmelerine imkan verir. Dünyayı kavrayıp verimsizliği ortadan kaldırır…
İşte Para Dergisi ekibi tam da bu vizyonda çalışıyor. Vizyonunu okuruyla paylaşıyor. Çünkü biliyoruz ki paylaşılan vizyon uzun döneme bağlanmayı teşvik eder. Beyin ve düşünce tembelliğini önler. Öğrenen ve öğrendiğini aktaran şirket olmayı sağlar.
Para ekibi, Amerikalı gazetecilerin “kaşıkla besleme” dedikleri “armut piş ağzıma düş” uygulamasına yönelmedi. Haberlerde, söyleşilerde iş insanlarına gül yaprağı gibi yumuşak sorularla birlikte dikenli sorular da soruldu. Bir ekonomi gazetecisinin büyük şirketlerde olan biteni yazması normaldir. Ancak aynı muhabirin arada bir KOBİ’ler, işçilerin sorunları, halkın sıkıntıları gibi konularda da haber yapması lazım. Para Dergisi ekibi bu doğrultuda çalıştı.
Haftalık ekonomi dergisi Para, iş ve ekonomi çevrelerinin vazgeçilmez haber kaynağı oldu. Kurumsallaşmaya önem verdi. Öncülük yapmaya, örnek olmaya çalıştı. Sorumluluğu arttı. Zengin içeriği ve rahat okunan sayfalarıyla Türkiye’de güler yüzlü bir ekonomi dergisi yapılabileceğini kanıtladı.
Bir ekonomi dergisinin geniş kitleler tarafından okunabileceğini ispat etti. Yüksek satış rakamı için taviz vermedi. Her kesimden okurla buluştu. Ekonominin gündemini çok yakından takip eden Para, işadamları, girişimciler, yöneticiler ve yatırımcılar için hep güvenilir bir referans kaynağı oldu. Üniversite gençliğiyle, iş dünyasıyla, yöneticilerle diyalog kurdu.
Bu diyalog Para Dergisi’ni Türkiye’nin en çok satın alınan ekonomi dergisi yaptı. Son beş yıldır aralıksız tüm haftalarda lider dergi oldu. En yakın rakibinin bir misli fazla dergi sattığı haftalar oldu.
Bu süreç reklama da yansıdı. Para sayfa sayısı olarak en yakın rakibinden tam 150 sayfa sayfa fazla ilan aldı...
Tüm bu gelişmeler bizi daha iyi dergi yapma konusunda kamçılıyor…
Nüfusu gibi “genç” olan Türkiye ekonomisi, esnek ve dinamik bir yapıya sahip. Arada bir tökezlese de. Kendini kısa sürede toparlayabiliyor.
Hayal gücü kuvvetli, ileri görüşlü Para Dergisi ekibi Türkiye’nin önündeki 10 yıl içinde nereye gideceğini zihninde canlandırıyor. Bunu her hafta okurlarıyla paylaşmaya devam edecek.
İyi bir yıl dileğiyle...
Oğuz Demir
Genel Yayın Yönetmeni