Firavun döneminden kalan mücevherler

İspanyol Ulusal Araştırma Konseyi (CSIC), tarihi, 3 bin 600 yıldan daha eski bir zamana dayanan kayda değer bir arkeolojik keşif yaptığını duyurdu.

Mısır’ın en güneyinde, Luksor’daki Krallar Vadisi yakınlarında bulunan Dera Ebu en-Neca Mezarlığı’nda Djehuty Projesi kapsamında yürütülen aktif arkeolojik kazılarda, son derece kıymetli mücevherler ve giysilere sahip genç bir kıza ait mumyanın keşfedildi. Arkeolojik keşif hakkında bilimsel internet sitelerinde yer alan bazı haberlerde, bu kıymetli eserlerin “mumyalanan kızın düğünü için tasarlandığı” öne sürüldü.

“Live Science” internet sitesinin projede çalışan araştırmacı arkeologlardan aktardığına göre, “Keşfedilen mumya, yaklaşık olarak 3 bin 600 yıl önce gömülmüş olmasına rağmen, yanında iki bilezik, iki yüzük ve içlerinden bir tanesi son derece kıymetli olan kolyeler bulundu.” Son derece kıymetli olarak nitelenen kolyenin, “ametist, akik ve henüz tanımlanmamış 74 tane kıymetli taşı ihtiva ettiği” belirtildi. Keşfedilen arkeolojik malzeme arasında ayrıca, eski Mısır’da Cennet Tanrısı ‘Horus’u temsil eden bir şahinin yanı sıra, tılsım olarak kullanılan bir çift bok böceği ve farklı işaretler ihtiva eden 5 metal levha bulundu.

Araştırmacılar vefat ettiği sırada “kızın 15-16 yaşlarında olduğunu” tahmin ediyor. “İki yüzük, iki çift küpe takan kızın diğer mücevherlerinin de göğsünün üzerine yerleştirilmiş halde bulunduğu için bu mücevherlerin gelinin çeyizi olduğuna inanıyor.”

Mücevherlerin haricinde, deri sandaletlerin yanı sıra o vakitler genç kızlar arasında popüler bir oyuncak olduğu bilinen iplikle birbirlerine bağlanmış iki top ve benzeri materyaller keşfedildi. Araştırmacılar, genç kızın mumyasında mücevherat ve kıymetli elbiselerin bulunmasının, bu kızın düğün için hazırlandığını gösteren en önemli deliller olduğuna inanıyor. Diğer taraftan, konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Antik Mısır Bilimcisi Bessam eş-Şemma, bu görüşün yanlış olduğunu görüşünde. Şemma, “Keşfedilen mücevherler son derece nadir örnekler olmakla birlikte, bunların düğün takısı olduğuna dair hiçbir kanıt bulunmuyor” ifadelerini kullandı. Şemma, “Aynı şekilde keşfedilen kızın kıyafetine dayanarak onun düğün hazırlığı içinde olduğunu söylemenin” tutarlı bir görüş olmadığını ifade ederek, “Böyle bir iddianın doğru olabilmesi için bunu gösteren yazılı bir metne ulaşılması gerekir, mücevher ve kıymetli elbiseye ulaşılması normal bir durumdur” şeklinde ilave etti.