Uluslararası
finans kuruluşlarının uzmanları, Türkiye ve Rusya arasındaki gerilimin hem Türkiye hem de Rusya ekonomisine olumsuz yansıyabileceğini ancak ciddi sorunlar oluşturmayacağını belirtiyor.
AA muhabirinin konuya ilişkin sorularını yanıtlayan uzmanlar, Rusya'nın Türkiye'ye ilişkin ekonomik tedbirler içeren yaptırımlarından hem Türk hem de Rus ekonomisinin etkilenebileceğini ancak yalnızca yaptırımlardan kaynaklanan çok ciddi bir problem oluşmayacağını düşünüyor.
Frankfurt
Finans ve Yönetim Okulu Ekonomi Profesörü Grigory Vilkov, yaptırımların Rusya ekonomisine etkisinin Türkiye ekonomisine oranla daha sınırlı olabileceğini, ancak sadece bu yaptırımlardan dolayı her iki ülke için de "ekonomik felaket" yaşanmayacağını söyledi.
Yaptırımlardan Rusya'da ucuz Türk ürünlerini satın alan sıradan insanlar olarak Rusların ve Rusya'da Türkiye önderliğindeki projelerde çalışan Türk vatandaşlarının etkilenebileceğine dikkati çeken Vilkov, "Turizm de etkilenecek, AB ve Türkiye vizesiz seyahat anlaşması üzerinde çalışırken, Rusya ise Türkiye ile vizesiz seyahat anlaşmasını askıya alarak yeni bir engel oluşturmayı planlıyor. Tüm durumu ele aldığımızda bence gerilimin sonuçları ekonomik değil daha çok politik olacak ve ne yazık ki politik anlamda her iki tarafta gerilimi artırabilir" ifadelerini kullandı.
Vilkov, yaptırımların uzun vadeli sonuçlarına ilişkin çıkarım yapmak için henüz çok erken olduğunu, ancak kısa vadede özellikle de turizm sektöründe bazı zorluklar yaşanacağını dile getirdi.
Uzun vadede Türkiye ekonomisinde yalnızca yaptırımlardan kaynaklanan ciddi problemler görülmeyeceğini belirten Vilkov, iki ülkenin, azalan ticaret hacmi ve iş birliğinin sonuçlarından doğan sıkıntılarla karşılaşacağını da sözlerine ekledi.
"Türkiye zararını, AB'nin Türkiye'ye yaptığı 3 milyar avroluk yardımla telafi edebilir"
Capital Economics Gelişen Ekonomiler Kıdemli Ekonomisti William Jackson, Rusya'nın yaptırımlarının Türkiye ekonomisine etkisinin genel anlamda sınırlı anlattı.
Türk ekonomisinde yaptırımlardan kaynaklanan maksimum kaybın Gayri Safi Yurtiçi Hasıla'nın (GSYH) yaklaşık yüzde 0,5'ine tekabül etmesini öngören Jackson, "Yaptırımların yaz mevsimine kadar sürmesi durumunda en büyük kaybın turizm sektöründe yaşanması muhtemel. Ayrıca genel olarak ekonomide meydana gelecek zarar, AB'nin göçmen krizine yardımcı olmak için Türkiye'ye yaptığı 3 milyar avroluk yardımla telafi edilebilir" değerlendirmesinde bulundu.
Jackson, Rusya'da sadece 90 bin Türk vatandaşının çalışmasından dolayı ülkedeki Türk firmalarına ilişkin yaptırımların etkisinin muhtemelen sınırlı olacağını, ithalat yasağının etkisinin ise belirsiz olduğunu belirtti.
Türkiye'den ithalat yasağının Rusya ekonomisine de yansıyacağına dikkati çeken Jackson, "Türkiye, Rusya'nın toplam gıda ithalatının dört birini oluşturuyor. Rusya özellikle AB, ABD, Avustralya, Kanada ve diğer birkaç ülkeden gıda ithalatını daha önce yasakladığı için gıda ihtiyacını başka bir ülkeden karşılaması daha pahalı hale gelecek" ifadelerini kullandı.
"Turizm sektörü Türkiye'nin cari açığının önemli bir dengeleyicisi"
Berenberg Ekonomisti Wolf-Fabian Hungerland de ABD Merkez Bankasının (Fed)
faiz artırımının yaklaştığı bir ortamda Moskova'nın yaptırımlarının Türkiye için kötü bir zamana denk geldiğini vurguladı.
Turizm sektörünün, Türkiye'nin cari açığının önemli bir dengeleyicisi olduğunu belirten Hungerland, "Rusya, Türkiye'nin ikinci büyük turist kaynağı, bu yüzden yaptırımlar turizm sektörünü zora sokabilir. Genel olarak yaptırımların Türkiye'nin gelecek yılki GSYH'sine yüzde 0,1 ve potansiyel olarak yüzde 0,3 azalış şeklinde yansımasını bekliyoruz" dedi.
Hungerland, yaptırımların Rusya tarafında da yansımalarının görülebileceğini ifade ederek, "Yaptırımların, Rusya'nın halen yüksek olan enflasyonunu aşağı çekmede biraz daha uzun zaman mücadele etmesine yol açmasını bekliyoruz. Yani Rusya'nın enflasyonu, özellikle de gıda enflasyonu gelecek 6 ay içinde yüzde 0,2 ile yüzde 0,4 arasında artabilir" tahminini de paylaştı.