FETÖ'nün para kasası için tutuklama kararı

Himmet operasyonunda gözaltına alındıktan sonra adli kontrol şartıyla serbest bırakılmasının ardından kaçtığı Bulgaristan tarafından Türkiye'ye iade edilen ve FETÖ'nün "para kasası" olduğu ileri sürülen Büyük'ün hakimlik sorgusu sona erdi.

Anadolu 6. Sulh Ceza Hakimliği'nde ifade veren Büyük, suçlamaları kabul etmediğini belirterek, "Herhangi bir terör örgütü ile alakam yoktur. Yaptığım her şey şeffaftır. Ben Ferhat Tunalı ismini kullanırım. Bu ismi marka olarak tescil ettirdim. Patent Enstitüsünden tescilini aldım. Twitter hesabım olup olmadığını hatırlamıyorum. Benim himmet topladığım iddiası doğru değildir. Zaten emniyet görevlileri gelip kamera kayıtlarını aldı. Misafirlerimle birlikte oturup sohbet ediyorduk. Herhangi bir para toplama durumu söz konusu değildir. Benim himmet topladığım iddiası da doğru değildir" diye konuştu.

Sulh Ceza Hakimliği, şüpheli Büyük'ün üzerine atılı "Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme", "terör örgütü propagandası yapmak", "suçtan kaynaklanan mal varlığı değerlerini aklama" ve "silahlı terör örgütü kurma ve yönetme" suçlarını işlediğine dair kuvvetli suç şüphesi varlığını gösteren somut delillerin bulunduğunu belirtti.

Şüpheliye ait İsim Tescil İnternet Teknolojileri AŞ. isimli iş yerinde yapılmış arama sonucu elde edilen bilgi, belge ve dökümanlar ile gizli tanık ifadelerini de dikkate alan Sulh Ceza Hakimliği, aramalarda Fetullah Gülen'in, şüphelinin kullandığı Ferhat Tunalı ismine hitaben bağışlardan dolayı gönderdiği teşekkür belgesi plaketinin bulunması, Ferhat Tunalı isimli Twitter hesabından Gülen ile ilgili yapılan paylaşımların olduğu, şüphelinin yurt dışı çıkış yasağı bulunmasına rağmen Bulgaristan'a kaçması ve iade edilmesi gibi gerekçelerle Büyük'ün tutuklanmasına karar verdi.

SORUŞTURMANIN GEÇMİŞİ
Geçen yıl İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığının talimatıyla mali polislerin düzenlediği FETÖ/PDY'ye yönelik "himmet" operasyonu kapsamında gözaltına alındıktan sonra adliyeye sevk edilen 9 şüpheliden Abdullah Büyük, savcılıkça tutuklanması talebiyle Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliğine gönderilmiş, mahkemenin adli kontrol şartıyla tutuksuz yargılanmasına karar verdiği Büyük'ün yurt dışına kaçtığı ortaya çıkmıştı.

Şüpheli iş adamı Abdullah Büyük'ün, Kapıkule Gümrük Kapısı'ndan, Türkiye'nin iptal ettiği pasaportuyla otobüs yolculuğu yaparak Bulgaristan'a kaçtığı tespit edilmişti. Büyük, Bulgaristan'daki polis kontrolünde "geçersiz pasaportla ülkeye giriş yapmak"tan cezaevine konulmuştu.

Adalet Bakanlığı, şüpheli hakkında terör suçundan tutuklama kararı olduğunu, bu nedenle "sınır dışı ve iade edilmesi" yönündeki talebini Bulgar yetkililere iletmiş,Türkiye'den çok sayıda avukatın Büyük'ün davasına müdahil olmak için Bulgaristan'a gittiği, mahkemede, müvekkillerinin Türkiye'deki tutuklama kararının siyasi olduğunu, siyasi operasyon nedeniyle Büyük'ün Bulgaristan'a "sığınmacı" olarak geldiğini, "sınır dışı" edilmesi halinde mağdur olacağını savundukları belirtilmişti. Siyasi sığınma talebinin Bulgar makamları tarafından reddedilmesi üzerine Büyük, 10 Ağustos'ta Türkiye'ye iade edilmişti.