ABD Merkez Bankası (Fed) yetkililerinin, Washington’da yaşanan bütçe anlaşmazlıklarının ekonomiye verdiği zarar netleşmeden önce bu hafta yapacakları toplantıda, izlenen para politikasında değişikliğe gitmeleri beklenmiyor. Uzmanlara göre Fed, duruşunu koruyacak ve tahvil alımlarını 2014’ten önce yavaşlatmaya başlamayacak. Ancak Fed’in bunun ötesine giderek tahvil alımlarını artırabileceğini savunan da var. Societe Generale, Fed’in yüzde 10 ihtimalle tahvil alımlarını artırabileceği tahmininde bulundu. Fed para politikası kurulu bugün başlayacak iki günlük ekim toplantısında alacağı kararları yine yarın açıklayacak. Analistlerin pek çoğuna göre yılın geri kalanında da bir değişiklik yapmayabilirler. Florida’daki Raymond James şirketinin baş ekonomisti Scott Brown, Fed’in tahvil alımlarını ne zaman azaltmaya başlayabileceği konusunda, “Bu noktada ocak veya mart diyebilirim. Aralık ayı için ihtimal 50/50’nin altında” dedi. Parasal genişlemenin üçüncü turunda yavaşlamanın gelecek yıla sarkabileceği görüşlerinin ağır bastığı bu dönemde Fransız
finans kuruluşu Societe Generale, tahvil alımlarının artabileceği iddiasında bulundu. Kuruluşun açıklamasında, “Federal Açık Piyasa Komitesi’nin (FOMC) ekimdeki toplantısında tahvil alımlarını artırmasını düşük bir olasılık görmekle birlikte göz ardı da etmiyoruz” denildi.
Fed, tahvil alımlarını artırmazsa 10 yıllık Hazine tahvilinin faizinin yüzde 2.40’a gerileyeceği tahmininde bulunan Societe Generale, alımların artırılması halinde yüzde 2 seviyesine doğru bir ralli yaşanabileceğini belirtti. Bunun da hisse senedi, kredi ve gelişmekte olan ülke piyasalarına destek vereceğine işaret etti. 10 yıllık kağıtların faizi şu sıralar yüzde 2.52 civarında. Tahvil alımlarının artırılmasının önündeki engelleri ise şöyle sıraladı; piyasalar ekonomik tablonun bozulduğu algısına kapılabilir, çeşitli piyasalarda varlık balonları oluşabileceği algısı yaratılabilir, FOMC yeniden kredibilite sorunu yaşabilir. Societe Generale, çarşamba günü açıklanacak karara piyasaların verebileceği tepkilere ilişkin üç senaryo hazırladı.
Toplantıdan çıkabilecek 3 senaryo
• Fed, mevcut ekonomik zayıflığın geçici olduğuna vurgu yaparak duruşunu değiştirmez ve gelecek altı ay içinde varlık alımlarının azaltılmasının hala masada olduğunu söyler. (yüzde 50 olasılık). Bu durumda 10 yıllık Hazine tahvilinin faizinin yüzde 2.40’a geriler, verilerde iyileşme başlarsa satış gelir.
• Fed, varlık alımlarını artırılabileceği ya da azaltılabileceğine işaret eden bir dil kullanarak ekonomik zayıflık konusunda kaygı yaratabilir. (yüzde 40 olasılık). Bu durumda kasım sonuna kadarki süreçte tahvil faizi yüzde 2.30’a inebilir. Fed, kasımda, 2014’ün ilk çeyreğinde programı yavaşlatacağı sinyali vermezse ABD tahviline satış gelmesi beklenmiyor.
• Fed, varlık alımlarını 10-20 milyar dolar azaltabilir (yüzde 10 olasılık). Bu durumda tahvil faizleri yüzde 2 düzeyine gerileyebilir.
Eylül verisi kaygılandırmıştı
Fed, piyasaların tahvil alımlarının azaltılmaya başlanacağı yönünde bir karar beklenmesine karşılık eylülde sürpriz yapmış ve aylık 85 milyar dolarlık tahvil alımlarının devam edeceğini açıklamıştı. ABD’de federal hükümetin harcama yapamaz durumda kaldığı 16 günlük sürecin sona ermesinin ardından açıklanan ekonomik veriler zayıf geldi. İstihdam artışı eylülde yavaşlarken, iş dünyasında yatırım planları zayıfladı. Hükümetin ödeneksiz kaldığı dönemde veri toplamada yaşanan aksama, ekonominin güç kazandığına dair işaretler arayan Fed yetkilileri için tabloyu daha da belirsiz hale getirdi. Fed yetkilileri, ekonomideki belirsizliklerin yanı sıra Fed’de lider değişiminin yaklaştığı bir dönemde, izlenen para politikasında önemli bir değişikliğe gitmekten kaçınabilirler. Başkan Barack Obama, görev süresi ocakta dolacak olan Fed Başkanı Ben Bernanke’nin yerine, halen Başkan Yardımcısı olan Janet Yellen’i aday göstermişti.
Dolar baskı altında, borsalar ve emtia çıkışta
ABD Merkez Bankası Başkanı Ben Bernanke’nin çarşamba günü sona erecek toplantıda gevşek para politikasını koruyacağı beklentisiyle dün hisse senedi piyasaları yükselirken dolar baskı altına girdi. Asya borsalarında, çarşamba günü açıklanacak ABD Merkez Bankası (Fed) kararları öncesinde, Hindistan hariç alış ağırlıklı bir seyir izlendi. Japonya’da Nikkei endeksi yüzde 2.2 oranında yükselirken, Güney Kore’de Kospi endeksi haftanın ilk gününü yüzde 0.7, Hong Kong’da Hang Seng endeksi yüzde 0.5 prim yaptı. Gelişmekte olan ülke borsalarında da yükseliş vardı. Mısır EGSX30 endeksi yüzde 0.6, Ürdün’de Amman SE General endeksi yüzde 0.3, Kuveyt Kuwait S.E. endeksi yüzde 0.4 değer kazandı. Avrupa’daki işlemlerde FTSEurofirst 300 endeksi yüzde 0.2 yükseldi. MSCI Dünya endeksindeki yükseliş de yüzde 0.4 oldu. Para piyasalarına bakıldığında doların gerilediği görüldü. Dolar endeksi 79.18 ile yılın en düşük değerlerinden biri alırken, euro/dolar paritesi 1.3810 düzeyine çıktı. Doların düşmesi emtia piyasalarına alım getirdi. Aralık vadeli Brent petrolünün varil fiyatı 107.60 dolara çıktı. Petrol fiyatlarının artmasında Libya’nın üretiminin düştüğüne dair haberler de etkili oldu. Altın fiyatları da beş haftanın zirvesinde. Spot altın dün Londra’da gün ortasında 1.351 dolardan alıcı buldu. Temel metallerin fiyatlarında da yükseliş vardı. Londra Metal Borsası’nda üç ay vadeli bakır fiyatları yüzde 0.3 artarak 7.207 dolar/ton oldu.