Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği (TKYD), 2019 yılında Emeklilik ve Yatırım Fonları performanslarını ve fonlara artan ilgiyi açıklıyor. 06 Şubat 2020...
Hisse | Fiyat | Değişim(%) | Piyasa Değeri |
---|
E-posta listemize kayıt olun, en son haberler adresinize gelsin.
Piyasalarda yaşananlar bir yandan büyük hasar bırakırken bir yandan da içinde yaşadığımız, hakkında herkesin bir fikri olduğu sistemin gerçeklerini öğrenmemiz açısından büyük bir fırsat yaratıyor. Dönemin ana tartışma konusu olan eksi faiz (NIRP) konusuna girmeden önce "faiz indirimi" konusunda birkaç noktayı paylaşmakta fayda var. Faiz indirmek veya artırmaktan bahsettiğimizde şu anda akla ilk gelen kredi vermek, kredi almak oluyor. Ancak ABD Merkez Bankası (FED) veya Avrupa Merkez Bankası (ECB) ve Japonya Merkez Bankası'nın (BO J) yönetim kurulu toplantılarında konunun bu yalınlıkla tartışıldığını sanmıyorum.
Daha önce faizlerin artırıldığı FED toplantısında gündeme gelen denge faiz oranı (natural rate of interest) konusunun çok önemli olduğuna değinmiştim. Bu oran ekonominin tam istihdam ve dengeli enflasyon içinde çalışmasına devam etmesini sağlayan orandır. Dolayısı ile FED faizleri yüzde 5,25'ten yüzde 0-0,25'e indirdiğinde 500 baz puanlık bir indirim çok büyük gibi görünse de eğer denge Faiz oranı örneğin yüzde -2 seviyesinde ise para politikası halen çok sıkı demektir. Buna verilebilecek en bilinen örnek de 1929 Büyük Depresyon vakasıdır. FED faizleri kriz sırasında hızla indirmesine rağmen (550 baz puan) Friedman ve Schvvartz'm "A Monetary History of the United States" kitabını okuduğunuzda para politika¬sının aşırı sıkı olması nedeniyle FED'e ciddi eleştiriler getirildiğini görebilirsiniz.
Bernanke'nin liderliğinde FED nominal bazda büyük olan faiz indirimine rağmen denge seviyenin sıfırdan daha düşük bir noktada olduğuna inanması nedeniyle QE ope¬rasyonlarına başladı. Böylece teorik oranın yüzde -3'e kadar düştüğünü gördük (Wu Xia gölge oranlar). Dolayısıyla şayet FED'in eksi faiz uygulamasına geçmesini bekliyorsak denge faizlerin çok daha düşük bir seviyede (ki aslında bu kavramın kendisi de tartışma konusudur) olduğunu düşünüyor olmamız gerek.
BOJ ve ECB'nin aksine FED krizin en şiddetli döneminde bile eksi faizi dü¬şünmediği gibi rezervlere artı 0,25 faiz verme (IOER) kararı da almıştı. Peki ama neden? Aslında sorunun cevabını yakın zamanda açıklanan arşivlerden ve önceki çalışmalardan biliyoruz. 5 Ağustos 2010 tarihinde 2016 yılında kamuya açıklanacak şekilde dahili bir çalışma yapıldı. Bu çalışmada FED üç senaryo düşünüyor: IOER'nin yüzde 0,10'a çekilmesi yüzde sıfır olarak belirlenmesi ve yüzde -0,10 olarak açıklanması. Çalışma olası etkiler üzerinde durmuş. Ben sadece yüzde -0,10 üzerine olan kısmı özetliyorum.
1-Kanunen yapması mümkün olmayabilir. FED'e kriz öncesi tanınan ancak krizin büyüklüğü nedeniyle öne alman yetki rezervlere "faiz vermek" "faiz almak" değil.
2-Teknik altyapı hazır değil (ancak geliştirilebilir).
3-Tahvil getirilen eksiye geçtiğinde ihalelerin yapısı nede¬niyle sorun çıkabilir (ancak aşılabilir).
4-Yüzde -0,35'in altında bir seviyede kurumlar nakde geçebilir. Bu çalışma yapılırken 1 trilyon dolarlık fazla rezerv vardı, şimdi ise iki buçuk katı. Ancak BOJ'un aldığı türden bir önlem alınabilir veya elektronik paraya geçilebilir, ki yüksek kupürlü banknotları piyasadan çekme arzusunun altında bu yatıyor.
5-Para piyasası fonları piyasadan çıkmak zorunda kalabilir. 21 Eylül 2011 FOMC toplantısında ise bu konu görüşüldü ve bankaların gelirinin azalacağı, para ve kredi piyasalarının işleyişinin bozulacağı ve riskin büyüklüğünün kestirilemeyeceği gerçeği nedeniyle daha fazla bilgiye gerek olduğuna karar verildi. ECB ve BOJ yeterli bilgiyi sağladığına göre şimdi FED ne düşünüyor olabilir acaba?
(Şant Manukyan/Fortune Dergisi)
Finansingundemi.com’da yer alan bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Burada yer alan bilgiler, güvenilir olduğuna inanılan halka açık kaynaklardan elde edilmiş olup bu kaynaklardaki bilgilerin hata ve eksikliğinden ve ticari amaçlı işlemlerde kullanılmasından doğabilecek zararlardan www.finansingundemi.com ve yöneticileri hiçbir şekilde sorumluluk kabul etmemektedir. Burada yer alan görüş ve düşüncelerin www.finansingundemi.com ve yönetimi için hiçbir bağlayıcılığı yoktur. BİST isim ve logosu “koruma marka belgesi” altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BİST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BİST’e ait olup, tekrar yayınlanamaz.