<
BASIN TOPLANTISI - ETKİNLİK - KONFERANS
Basın Daveti Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği 06 Şubat 2020, 09:30

Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği (TKYD), 2019 yılında Emeklilik ve Yatırım Fonları performanslarını ve fonlara artan ilgiyi açıklıyor. 06 Şubat 2020...

Tüm Etkinlikleri Göster
BANKA HİSSELERİ
Hisse Fiyat Değişim(%) Piyasa Değeri

E-posta listemize kayıt olun, en son haberler adresinize gelsin.

Ana SayfaGündemFaizlerin düşürülmesi ekonomik büyümeyi nasıl etkiledi----

Faizlerin düşürülmesi ekonomik büyümeyi nasıl etkiledi

Faizlerin düşürülmesi ekonomik büyümeyi nasıl etkiledi
01 Mart 2020 - 08:24 www.finansingundemi.com

Zeynep Aktaş Milliyet'teki yazısında korona virüs ve İdlib gerilimi baskısını yaşayan piyasaları değerlendirdi, yeni haftayla ilgili değerlendirmelerde bulundu. Aktaş'a göre piyasalarda al-sat dönemi başlıyor.

Haftalardır korona virüs salgının gölgesinde bulunan piyasalar geçtiğimiz hafta salgına ek olarak İdlib gerilimini yaşadı. Zeynep Aktaş, Milliyet’teki köşesinde borsada sert düşüşlerin yaşandığı, doların 6.25’e tırmandığı haftayı değerlendirdi, gelecek haftayla ilgili öngörülerini paylaştı.
İşte Aktaş’ın o yazısı:

Korona virüsü ile küresel çapta yaşanan satış dalgası, İdlib’deki gerilimle otomatik satış emirlerinin devreye girmesine yol açtı. Cuma günü SPK’dan yapılan açıklamada, hisse senedi piyasasında açığa satış işlemlerinin yasaklandığı duyuruldu. Karar gereğince gün içinde açığa satış tuşuna basılmadan yapılan ve aynı gün içinde kapatılan pozisyonlar da yasak kapsamına dahil edildi. Böylece satış dalgasının büyümesinin önüne geçildi. BIST 100 Endeksi gün içerisinde yüzde 10’luk değer kaybı ile açıldıktan sonra günü yüzde 4 düşüşle tamamlamış oldu. Önceki gün de korona virüsü kaygısıyla yüzde 4 değer kaybı yaşanmıştı. Borsa cephesindeki olumsuz havaya rağmen dolarda ise çıkış hakimdi. Perşembe günü 6,17 seviyelerinde seyreden dolar/TL kuru 6.25 seviyesine kadar çıktı. Piyasalar yaşananlara çok sert tepki verdi. Belirsizliğin arttığı dönemlerde nakitte kalmayı ve “bekle-gör” eğilimine geçmeyi tercih edenler açısından büyük değer kayıpları oluştu.

Borsada trade dönemi

Borsada 7, 20 ve 50 günlük ortalamaların aşağı kırılmasıyla test edilen 99.332 seviyeleri aşağı doğru sert satışları beraberinde getirdi. Bununla birlikte alınan önlemlerin de etkisiyle 99.332 seviyesinden yukarı doğru gelen ilk tepki endeksi 105.934 seviyesine yöneltti. Ancak ortalamalara yaklaşıldıkça satışlar gelecek. Bir süre işlem yapanlar açısından trade dönemine girildiğini söylemek yanlış olmayacak. Endeksin 116.000’in altına inmesiyle birlikte 116.000-106.000 bandı çalışacak. Cuma günü 106.000 seviyesinin kırılmasıyla birlikte fiyatlarda aşırı gerilemeler yaşandı. Fakat ortalamalara doğru yeniden hareketlenmelerin olduğunu görebileceğiz.

Dolarda 6.25 kritik

Dolar kurunda 6,25 kritik seviye. Buranın aşılması 6,40’lara doğru atağa neden olacak. Bu nedenle 6,25 seviyesinin yukarı kırılmaması önemli. Hem İdlib konusunda hem de Korona Virüsü için gerilemezde 6,08 seviyesine doğru bir gerileme yaşanabilir. Bu seviyenin de altında 6 seviyeleri test edilebilir. Dolar kurunda ana trend yukarı doğru ve bu yükseliş trendi korunacaktır. Ancak hala yılın zirve seviyelerini güçlü bir şekilde kırdıracak bir atak olma ihtimali görmüyoruz.

Risk primi yükseldi

Kredi risk primi yeniden yükseldi. 25 Şubat’ta 237’ye kadar gerileyen CDS oranları 327 seviyesine yükseldi. Risk priminin yükselmesi gerilimin arttığını gösteriyor. Piyasalarda fiyat oynaklıklarının arttığı dönemler CDS oranlarının da tırmanışa geçmesine yol açıyor.

BIST 30 hisselerinde durum

Borsa İstanbul’da işlem gören Borsa 30 hisselerinin yarısı defter değerinin altına geriledi. Halkbank, Emlak Konut, Vakıfbank, Türk Hava Yolları defter değerinin en fazla altına gerileyen hisselerin başında geliyor. Defter değeri; piyasa değeri/özsermaye’dir. Bu oran şirketin özsermayesinin kaç katı olarak borsada işlem gördüğünü gösterir. Oranın 1’in altına inmesi hisselerin aşırı satış baskısı altında kaldığını gösteriyor.

Korku Endeksi tırmanışta

Piyasalar ile ilgili korku ve endişeleri gösteren VIX Endeksi 40,11 seviyesinde bulunuyor. Küresel çapta korkunun 40’lı seviyelere yükselmesi riskli varlıklardan uzak durulmasına neden oluyor. Bunun da ilk etkisi borsalarda görülüyor. İçinde bulunduğumuz bu seviyelerde risk göstergeleri Lehman Brothers’ın iflas ettiği dönemlere denk geliyor. Bank of America, yayınladığı son raporunda korona virüsü ve ABD seçim belirsizliği gibi nedenlerle 2020’nin 2009’dan bu yana “en kötü yıl” olacağını ilan ederken global büyüme tahminini de yüzde 2.8’e revize etti.

Çin ekonomisinde ilk hasar raporu

Çin ekonomisi için ilk hasar raporu açıklandı. Şubat ayında PMI Endeksi’nde sert düşüş yaşandı. 50 üstünden 35,7 seviyesine kadar geriledi. Gerileme oldukça sert. Korona virüsünden dolayı bir gerileme bekleniyordu ancak bu gerileme beklentilerin çok üzerinde gerçekleşti. Beklenti 45 seviyesinde bulunuyordu. Çin’de hizmet PMI Endeksi ise 54,1’den 29,6’ya geriledi. Beklenti ise 50,5 seviyesinde bulunuyordu.

Petrol 50 doların altında

Korona virüsü nedeniyle petrolün varil fiyatı 50 doların da altına inerek 49 dolara geriledi. Petrol yılbaşında 72 dolar idi. Son 37 günde kayıp yüzde 32 seviyesinde. Petrol fiyatındaki düşüşün ekonomiye olumlu yansıması beklenmeli.

Büyümede olumlu seyir

Dördüncü çeyrek büyüme verileri açıklandı. Türkiye ekonomisi 2019’un son çeyreğinde yüzde 6,0, yılın tamamındaysa yüzde 0,9 büyüdü. Üç çeyrek ekside olan büyüme verisinin son çeyrekte yüzde 6 büyümeye dönmesi sonucunda yıllık bazda da artıya geçmesi olumlu. Bununla birlikte yıllık büyüme verisi 2009 yılından bu yana gerçeklesen en düşük seviyede olduğu göz ardı edilmemeli. Son çeyrekte güçlü büyümeyi sağlayan dört faktör var:

1) Sanayiye verilen teşviklerin etkisini göstermesi,

2) Baz etkisi,

3) Stokların eritilmesi,

4) Düşen faizlerle yavaş da olsa canlanan iç talep.

Faizlerin düşmesinin etkisiyle özellikle kredilerin canlandırılmasına yönelik ek tedbirler 2020 yılında yüzde 5 büyümeye yönelik. Büyümenin detay kırılımlarına bakıldığındaysa sürükleyici gücün bireysel kredi talebindeki artışla ve bu çerçevede hane halklarının harcamalarının büyümesiyle yakından alakalı bulunuyor. Öte yandan Rusya ile yaşanan gerilim piyasaları dalgalandırıyor. Bu durum özellikle kur oynaklığının maliyet enflasyonu tarafında dikkatli şekilde izlenmesini gerekli kılıyor.

YORUMLAR (0)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)