ABD Merkez Bankası (Fed), gösterge
faiz oranını 0,25 puan artırarak yüzde 0,25-0,50 aralığına yükseltti. Böylece 2006'dan beri ilk kez
faiz artıran Fed, yeni bir dönemin de kapısını aralamış oldu. Milliyet ekonomi yazarı Güngör Uras bu kararın Türkiye üzerindeki etkilerini değerlendirdi. 'Ayşe Teyze' bu durumdan nasıl etkilenecek. İşte Uras'ın o yazısı;
Fed faizi artırdı. Şimdi ne olacak? Olacak şu: Parasal dengeler önce dalgalanacak, sonra yeniden kurulacak ve durulacak.
Fed’in
Faiz artırıp artırmayacağını, artırdığında neler olacağını bizim kadar dert edinen ülke yok. Amerikalılar, Avrupalılar, Asyalılar Fed’in ne yapacağını umursamazlarken, biz neden bu kadar telaş ettik?
Çünkü, (1) Bizde dolar ikinci para birimi. Milli para birimi TL ile birlikte işlem görüyor. Devlet Baba bile ihalelerini dolarla yapınca, halk dolara neredeyse TL’den fazla bağlandı. Halkımızı sabah akşam dolar fiyatı ile altın fiyatını izler hale getirdik. (2) Tarımda, sanayide üretim yapımızda ithalat girdi payı yüksek. Dolar fiyatı artınca girdi fiyatı ve sonuçta ürün fiyatı artıyor. (3) Ekonomimizin çarkı dolarla döner hale geldi. Dolar bulunamaz olursa, fiyatı artarsa yatırım, üretim yapılamıyor. Büyüme yavaşlıyor.
Yük Ayşe Hanım’a
İyi de bundan sonra ne olacak? Artan faiz Ayşe Hanım Teyzem’in hayatını nasıl etkileyecek?
Amerikan Merkez Bankası’nın faizi, Amerikan bankalarının Merkez Bankası’ndan borçlanma faizidir.
Bu faizin tavanı 2008 yılından buyana yüzde 0.25 ile sınırlandırılmıştı. İşte bu sınır yükseltildi. İyi de Amerikan bankalarının borçlanma faizinin yükselmesi Ayşe Hanım Teyzem’i neden etkilesin ki?
Ayşe Hanım Teyzem’in Amerikan bankalarıyla ilişkisi yok. Hatta dolarla ilişkisi yok. Dolar alıp satmıyor.
Ayşe Hanım Teyzem’in Amerikan bankalarıyla ve dolarla ilişkisi yok sanılıyor, dolar alıp satmıyor ama dolaylı olarak Amerikan bankalarının faizi de doların fiyatı da Ayşe Hanım Teyzem’in yaşamını ilgilendiriyor.
Çünkü Ayşe Hanım Teyzem’in yediği, içtiği gıda maddelerinin, kullandığı eşyanın, yaktığı elektriğin, gazın fiyatını dolar fiyatı belirliyor.
Türkiye ekonomisinin çarkının dönmesi, doların bulunabilir olmasına ve ucuz olmasına bağlı.
Amerikan Merkez Bankası, faiz artırınca dünyada yüzen gezen dolarlar Amerika’ya dönmeye başlıyor. Bizim gibi ülkelere dolar daha az geliyor. Daha önce gelenler çıkıyor.
Faizi artan dolar kıymetleniyor, fiyatı yükseliyor.
Doların Türkiye’de kıtlanması, faizinin yükselmesi, Ayşe Hanım Teyzem’in kullandığı mal ve hizmetlerin maliyetini, sonunda da fiyatını artırıyor.
Zarar kaçınılmaz...
Doların kıt ve pahalı olması yatırımı, üretimi yavaşlatıyor. Ülkenin büyümesi istenen ölçüde olmuyor. Ülke büyüyemeyince çalışanların maaşları, ücretleri, emeklilerin aylıkları artamıyor. İşsiz sayısı azalamıyor.
Bütün bunlardan sonra Ayşe Hanım Teyzem için, üç kuruşluk birikimini bağladığı
banka mevduatının faizinin, yastık altındaki üç beş altınının fiyatının ne olacağı önemli.
Bankaların mevduata ödedikleri faiz az da olsa yükselebilir.
Dünyada altın fiyatı gerilese bile doların fiyatının artması nedeniyle Türkiye’de altın fiyatı değişmeyebilir.
Ne var ki doların fiyatının ve faizin yükselmesi, kredi faizlerini ve de enflasyonu yükselteceğinden sonunda bu gelişmelerden Ayşe Hanım Teyzem ile Ali Rıza Bey Amcam’ın zarar görmemesi imkânsızdır.