EVKUR’a,'sahte ürün' cezası
Fransız kozmetik devi L'Oréal, EVKUR’a karşı açtığı ‘Sahte L’Oreal ürünleri satıyor’ davasını kazandı
L'Oréal ile 80’e yakın mağazası bulunan Evkur Alışveriş Merkezleri Ticaret A.Ş.’yi karşı karşıya getiren dava temmuz 2009’da açıldı. İstanbul 2. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nde görülen dava dosyasından edinilen bilgilere göre süreç şöyle gelişti:
Bursalı bir tüketici, EVKUR’un bu kentteki mağazasından L'Oréal’in Telescopic Clean model bir maskarasını satın aldı. Bu kişi, aldığı ürünün başka mağazalarda farklı görünümde olduğunu fark etti. Tüketici bu durumu mağaza yetkililerine sordu. Aldığı yanıt, ‘Bu ürün L'Oréal’in yeni dizaynı; bir sorun yok’ şeklinde oldu.
REYONDA DEĞİL TEZGÂH ARKASINDA
Hürriyet'in haberine göre, şüphesi devam eden tüketici durumu L'Oréal ile de paylaşma kararı aldı. L'Oréal’in ürün üzerinde yaptığı incelemede durum ortaya çıktı. Bursalı tüketiciye satılan ürünün sahte olduğu kesinleşti. Bu kez L'Oréal yetkilileri doğrudan araştırma yapmaya başladı. Söz konusu mağazaya normal alıcı gibi giden L'Oréal elemanları bu mağazada satılan ürünlerin taklit olduğunu, söz konusu ürünlerin de direk reyonda değil de tezgâh arkasında bulundurulduğunu belirledi.
MAHKEMEDEN EL KOYMA KARARI
Yapılan tespitler üzerinde L'Oréal avukatları Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı’na şikâyet başvurusunda bulundu. Savcılığın talebi üzerine mahkeme EVKUR’un Bursa’daki mağazası için arama ve el koyma kararı verdi. L’Oreal avukatları, polis eşliğinde gittikleri mağazada 116 adet taklit kozmetik ürün tespit etti. El konulan taklit ürünler adli emanete teslim edildi.
‘ALIMLAR MERKEZDEN YAPILIYOR’
EVKUR’un Bursa şube müdürü polisteki ifadesinde, taklit ürünlerin alımı ile bir ilgisinin olmadığını belirterek “Satın alımları genel merkez yapar” dedi. Şube müdürü, ifadesinin devamında ise, taklit olduğu belirlenen ürünlerin D. Parfümeri isimli bir şirketten fatura karşılığı alındığını söyledi. L'Oréal avukatı bu kez, taklit ürünlerin toplatılıp imha edilmesi ve ‘markaya tecavüzün önlenmesi’ni de içeren tazminat talepli bir dava açtı. Manevi tazminat bedeli de 10 bin TL olarak belirtildi.
‘SAHTE ÜRÜNE İHTİYACIMIZ YOK’
EVKUR’un avukatı ise mahkemeye sunduğu dilekçede suçlamaları reddetti; yetkisizlik iddiasında bulunarak İstanbul’da açılan davanın Bursa’da açılması gerektiğine işaret etti. EVKUR avukatı, davaya konu edilen taklit ürünlerin D. Parfümeri şirketinden alındığını, bu ürünlerin sahte olup olmadığını ancak uzmanların tespit edebileceğini kaydetti. Savunma dilekçesinin devamında 2 bin çalışanı olan, 500 milyon TL sermayesi bulunan EVKUR’un 10 TL’lik sahte ürün satmaya ihtiyacının olmadığına işaret edildi.
BİLİRKİŞİ: BU ÜRÜNLER ORİJİNAL DEĞİL
EVKUR’un ürün aldığı D. Parfümeri şirketi ise, dava dosyasına gönderdiği beyanda dilekçesinde “Yıllardır EVKUR’a mal tedarik ediyoruz. Onlara sahte ürün satmamız kendi ekmeğimizle oynamamız anlamına gelir” denilerek durumdan haberlerin olmadığına işaret edildi. Mahkemenin yaptırdığı bilirkişi incelemesinde ise ürünlerin orijinal olmadığı ancak, sahteliğin ilk etapta fark edilmesinin güç olduğu kaydedildi.
KARAR: TOPLAYIP İMHA EDİN
Mahkeme yaptığı yargılama sonrası kararını verdi. Mahkeme, marka hakkına tecavüz edildiğine vurgu yaparak, EVKUR mağazalarında taklit ürün bulunuyorsa bunların toplatılıp imhasına ve satışının önlenmesine karar verdi. Mahkeme EVKUR’u 3 bin TL manevi tazminata da mahkûm ederek dava masraflarını da üstlenmesine karar verdi. Mahkemenin bu kararını her iki taraf da Yargıtay’a taşıdı. Yargıtay, geçtiğimiz aralık ayında, İstanbul 2. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nin verdiği kararı onadı. Yapılan karar düzeltme başvurusundan da sonuç çıkmadı; böylece karar kesinleşmiş oldu.