Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği (TKYD), 2019 yılında Emeklilik ve Yatırım Fonları performanslarını ve fonlara artan ilgiyi açıklıyor. 06 Şubat 2020...
Hisse | Fiyat | Değişim(%) | Piyasa Değeri |
---|
E-posta listemize kayıt olun, en son haberler adresinize gelsin.
Sinagogun ortasında yer alan yazıtta, Yahudi bir babanın 2,5 yaşında ölen oğlu için ibadethanenin tadilat masrafını karşıladığı tespit edildi.
Antik dönem Pamfilya'nın önemli liman kentlerinden biri olan ve çok sayıda medeniyete ev sahipliği yapan Side'de, arkeolojik kazı çalışmaları sürüyor. Kazıların hız kazanması 2014 yılında alanın 1'inci derece sit alanından kentsel ve 3'üncü derece arkeolojik sit alanına çevrilmesi ile oldu. Bölgedeki kaçak yapıların yıkılması ile tarihi yapılar tek tek ortaya çıkarılmaya başlandı. Kazıların ardından tarihi yapıların hangi döneme ait oldukları bilimsel çalışma ile belirleniyor.
Yeni yapılaşma öncesi bilimsel rapor
İlgili parseldeki kazı çalışmaları ve bilimsel sonuçlar, rapor halinde Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü ile Antalya Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu'na sunuluyor. Daha sonra parselde yeni yapılaşma için temel aplikasyon projeleri hazırlanarak koruma kuruluna iletiliyor. Kurul yeni yapılaşmanın tarihi kalıntılara zarar vermeyecek şekilde hazırlandığını onayladıktan sonra çalışmalara başlanabiliyor. Parselde sergilenmesi gerekli olan alanlar tespit edildikten sonra cam paneller ile koruma altına alınıp, ışıklandırılıyor. Böylece alan, açık hava müzesi haline geliyor. Cam tabakanın nemlenip, tarihi yapıya zarar vermemesi için de çeşitli havalandırma sistemleri kullanılıyor.
Side'de Selçuklu izleri bulundu
35 kişilik ekibiyle alandaki kazı çalışmalarını takip eden Kazı Başkanı Anadolu Üniversitesi Klasik Arkeoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Feriştah Alanyalı, özel mülkiyetteki parsellerle çalışmaya başladıklarını söyledi. 19'uncu yüzyılın başından beri koruma sorunları olan Side'yi devlet ve vatandaş birlikte hareket ederek sorunu çözmeye başladıklarını anlatan Prof. Dr. Alanyalı, "Şimdiye kadar yapılamayan birçok iş yapıldı. 7'nci yüzyıldan itibaren bu alan tamamen terk edilmiş. Kazılarda Selçuklu izlerine de rastladık. Daha önce böyle bir iz bulunmamıştı. Kazılarda 13'üncü yüzyıla ait Selçuklu sikkeleri bulduk. Selçuklular bir askeri garnizon kurup, gözetim altında tutmuşlar buraları" dedi.
19'uncu yüzyılda liman ve çevresinin bir bataklık olduğunu ve tarihte bu alana yerleştirilenlerin sıtma nedeniyle yaşamını yitirdiğini ifade eden Prof. Dr. Alanyalı, Osmanlı döneminde kaybedilen Kafkaslar, Balkanlar ve Ege adalarından gelenlerin Side'ye yerleştirildiğini söyledi.
'Birinci derece sit alanı olsa da korunamadı'
Asıl tahribatın 1960'lı yıllarda turizmin başlamasıyla meydana geldiğini vurgulayan Prof. Dr. Alanyalı, o yıllarda herkesin turizm için konaklama tesisleri yapmaya başladığını ve Side'nin plansız şekilde geliştiğini söyledi. Vatandaşların kendilerine tanınan kanuni sınırları aştığını da belirten Prof. Dr. Alanyalı, şöyle konuştu:
"Side'de 100 metrekarelik parsellere 110 metrekare yapı kurulmuş. Kaçaklarla doluydu. 2014 yılı Side'nin araştırma ve koruma anlamında dönüm noktasıdır. Vatandaş buna katkı sunuyor. Vatandaş yıkımı yapıyor, kazıları gerçekleştiriyor. Koruma kurulunun uygun gördüğü sınırlara çekiliyor. 100 metrekarelik alanın 30 metrekaresine yapabiliyorsa inşaatını o kadarına yaptı. Şu anda çok güzel bir süreç var. Önceden bu binaların altında ne olduğunu bilmiyorduk. Yapılan kazılarla Aphrodite Kutsal Alanı, Pretoryum, Liman Agorası, sütunlu caddeler, Athena ve Apollon kutsal alanında M.Ö. 6'ncı yüzyıldan kalma kült yapılar ile çok sayıda konut açığa çıkarıldı."
'Sinagogların bulunması biraz zaman alıyor'
Yahudilerin Side bölgesinde yaşadığına dair tarihi kaynaklar olduğunun bilindiğini, ancak elle tutulur ilk bulgunun yine bu kazılarda ortaya çıktığını anlatan Prof. Dr. Feriştah Alanyalı, 7'nci yüzyıla ait singog bulduklarını belirterek, "Bir evin altından sinagog çıkardık. Sinagoglar, kilise ve camiler gibi belirgin değil. Bulunması biraz zaman alıyor. Sinagog, bugünlerde sergilenir hale geldi. Ortasında bir yazıt var. Orada 'Korekesionlu (Alanyalı) Joseph, oğlu Daniel için adadı' yazıyor. Daniel 2,5 yaşında hayatını kaybeden bir bebek. Joseph oğlunun anısına sinagogun o dönem tadilatını kesesinden karşılıyor ve Daniel'e adıyor" dedi.
'Yıkılan yapılar ruhsatlı hale getirild'
90'a yakın parselde kazıların yürütüldüğünü belirten Prof. Dr. Alanyalı, bir bu kadar daha kazı yapılması gerektiğini söyledi. 4-5 yıl içinde Side'deki kaçak yapıların tamamen kaldırılacağını ve alttaki tarihin ortaya çıkartılacağını belirten Prof. Dr. Alanyalı, "Türkiye'nin kötü bir yüzüydü burası. Bundan sonra hak ettiği yere geleceğini düşünüyorum. Yıkılan yapılar, ruhsatlı hale getirildi. Side hem planlı hem de tarihi bir şehir olarak yaşamına devam edecek. Dünyada örnekleri var. Roma mesela. Hem modern şehir hem tarihi iç içe" diye konuştu.
İngiltere'de dünyanın en büyük kırkayak fosili bulundu
Beşiktaş kazılarında heyecanlandıran keşif
Hasankeyf kazılarında 3 bin yıl öncesine ait bulgulara ulaşıldı
Finansingundemi.com’da yer alan bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Burada yer alan bilgiler, güvenilir olduğuna inanılan halka açık kaynaklardan elde edilmiş olup bu kaynaklardaki bilgilerin hata ve eksikliğinden ve ticari amaçlı işlemlerde kullanılmasından doğabilecek zararlardan www.finansingundemi.com ve yöneticileri hiçbir şekilde sorumluluk kabul etmemektedir. Burada yer alan görüş ve düşüncelerin www.finansingundemi.com ve yönetimi için hiçbir bağlayıcılığı yoktur. BİST isim ve logosu “koruma marka belgesi” altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BİST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BİST’e ait olup, tekrar yayınlanamaz.