Erdoğan'dan vatandaşlık müjdesi

Çek Cumhuriyeti'ndeki temaslarını sürdüren Başbakan Tayyip Erdoğan, terör konusunda AB ülkelerini eleştirerek, “Teröristlerle artık arasına mesafe koyması gerekiyor. Bu terör öyle bir ateştir ki düştüğü yeri yaktığı kadar gün gelir kendisini tutan maşanın sahibini, kendisini tutan eli de yakar” uyarısında bulundu. Erdoğan ayrıca Türkiye'de yatırım yapacak Çek işadamlarına vatandaşlık vermeye hazır olduklarını belirtti.
Çek Cumhuriyetinin başkenti Prag’da katıldığı iş konseyi toplantısında konuşan Erdoğan, elçilik saldırısında yaralanan gazeteci Didem Tuncay’ın hayati tehlikeyi atlattığını belirterek, şunları söyledi: “Güvenlik ve istihbarat birimlerimiz olayın izini sürdüler. Kısa zamanda nereyle bağlantılı olduğunu tespit etmeleri bizleri mutlu etti. Karanlık noktalar varsa, olabilir, bunların zincir olarak devamı olabilir, bunların en kısa zamanda aydınlığa kavuşacağına inanıyoruz. Bu ve benzeri olayların ardından biz bıkmadan usanmadan Avrupa ülkelerine çağrı, uyarılarımızı yaptık. Yaşanan onca acıya, yitip giden onca cana rağmen bu insanlık dışı terörün önlenmesi noktasında bazı Avrupa ülkelerinden hala gereken desteği alamıyor, gereken ciddiyete sahip olamıyoruz.
ALMANYADAN İSTEDİK VERMEDİLER
Türkiye’de en kanlı cinayetleri işleyen teröristler, Avrupa ülkelerinde ellerini kollarını sallayarak serbestçe dolaşabiliyorlar. Terör örgütünü yöneten, bu kanlı eylemleri organize eden zanlıları bildirmemize, eylemlerini delilleriyle ortaya koymamıza rağmen maalesef bu kişilere hiçbir şekilde dokunulmuyor. Bakın Cuma günü ABD elçiliğine saldırı düzenleyen kişinin Almanya’da yaşadığı ve kaçak yollardan Türkiye’ye girdiği tespit edildi. Aynı şekilde Paris’te öldürülen terörist İnterpol tarafından aranıyordu. Almanya’da gözaltına alındığında iadesini istedik, verilmedi.
TAHAMMÜLÜMÜZ KALMADI
Fransa’da olduğu tespit edildiğinde Fransa’ya yazı yazıldı cevap dahi gelmedi. Bunlara benzer çok sayıda örnekler var. Bana verilen cevap şu; ‘bunlarla ilgili 4 bin yargı dosyası var ve bunları takip ediyoruz.’ Ya takip etmeniz bana netice vermiyor. Niye bana bunları teslim etmiyorsunuz, teslim edin. Çünkü bunun acısını çeken biziz. Milletimiz. Bu konuda hep beraber teröre ortak mücadele vermeliyiz ki başarılı olalım. Bizim artık bu dikkatsizliğe bu ilgisizliğe tahammülümüz kalmamıştır.
GÜN GELİR TUTAN ELİ DE YAKAR
Demokrasisi, insan haklarına saygısıyla, özgürlüklere yönelik güvencesiyle var olan Avrupa’nın demokrasiye, insan haklarına, özgürlüklere yönelik bu terör örgütleri ve teröristlerle artık arasına mesafe koyması gerekiyor. Bu terör öyle bir ateştir ki düştüğü yeri yaktığı kadar gün gelir kendisini tutan maşanın sahibini, kendisini tutan eli de yakar. Bu noktada artık Avrupa’dan samimi bir duruş, samimi bir dayanışma bekliyoruz.
TÜRKİYE'NİN OYALANMASI AFFEDİLMEZ
Türkiye’nin AB’ye müracaatı eğer resmi müracaatı ele alırsak 50 yıla ulaşmış durumda. Bu süreç içinde Türkiye’nin bu kadar oyalanması affedilir, dayanılır bir şey değildir. Adama sorarlar, 54 yıl siz Türkiye gibi bir ülkeyi kapıda niye bekletiyorsunuz? Türkiye’nin, AB müzakerelerinde karşılaştığı sorunlar Türkiye’den değil AB’den kaynaklanan sorunlardır. Önümüze çıkarılan engellere, yeni şartlara bakın, adalet ve vicdanla asla açıklanamayacağını göreceksiniz. Bugün artık Türkiye’nin AB’ye değil, AB’nin Türkiye’ye ihtiyacı var. Sabırlıyız ama bir yere kadar.
ŞANGAY'DAN BİRİLERİ RAHATSIZ OLUYOR
Ben Şangay İşbirliği konusunu gündeme getiriyorum. Bundan bazıları rahatsız oluyor. Şangay İşbirliği, AB’nin alternatifi midir? O ayrı bir yapılanmadır, bu ayrı bir yapılanmadır. Rahatsız olmaya gerek yok. Müzakerelerin de ilelebet devam edemeyeceğini, ilelebet sürüncemede bırakılamayacağını herkes görmeli ve anlamalıdır.
İSLAM DÜNYASI AB’Yİ BEKLİYOR
Avrupa’da büyüyen ekonomik krizin önlenmesine Türkiye katkı sağlayabilir. 1,5 milyarlık İslam dünyası Türkiye’nin AB içinde yer almasını bekliyor, istiyor ve destekliyor. Bu ciddi bir potansiyel doğuracaktır. Avrupa’da yükselen ırkçılığa karşı Türkiye katkı sağlayabilir. Avrupa’nın başta Ortadoğu olmak üzere çok geniş bir coğrafya ile iletişimine Türkiye katkı sağlar. Liderlerin Türkiye’yi geçici siyasi kaygılarla değil, bu büyük potansiyele sahip güçle değerlendirmeleri Avrupa’nın yararına olacak.”
"VATANDAŞLIK VERMEYE HAZIRIZ"
Başbakan Erdoğan Türk firmalarının, Çek Cumhuriyeti'ndeki yatırımlarına bakıldığında doğrudan ve dolaylı olmak üzere önemli yatırımların gerçekleştirildiğini belirterek, “Bununla birlikte Türkiye'nin, Çek Cumhuriyeti'ndeki yatırımlarının ülkemizin büyüklüğü ve potansiyeliyle kıyaslandığında sembolik sayılabilecek boyutlarda olduğunu biliyorum. Bu durumun sorumluluğu, Türkiye'de yatırımcıyı teşvik edecek, Çek pazarına yöneltecek enstrümanların yetersizliğidir. Bunları da başarmamazı gerekiyor” dedi.
Vize sorununun, hâlâ Türk işadamlarının önündeki en caydırıcı sorun olduğuna dikkati çeken Erdoğan, Türk işadamlarının istediği anda çantasını kapıp yatırım imkanlarını ve yatırım ortamını incelemek üzere uçağa atlayıp Avrupa'ya, Çek Cumhuriyeti'ne gelemediğini vurguladı.
Erdoğan, “Biz kapımızı her an açmaya hazırız. Hatta bir müjde veriyorum. Türkiye'de yatırım yapacak Çek işadamına vatandaşlık vermeye de hazırız. Bu kadar açık söylüyorum. Bu özgüvenimizden kaynaklanıyor. Yeter ki bu adımları birbirimize inanarak, birbirimize güvenerek atalım. İşadamlarımızın önündeki engellerin, hele hele haksız engellerin aşılmasını yürekten arzu ediyoruz. Bunları başaralım" dedi.