Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği (TKYD), 2019 yılında Emeklilik ve Yatırım Fonları performanslarını ve fonlara artan ilgiyi açıklıyor. 06 Şubat 2020...
Hisse | Fiyat | Değişim(%) | Piyasa Değeri |
---|
E-posta listemize kayıt olun, en son haberler adresinize gelsin.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, SETA'nın sempozyomunda özetle şöyle konuştu: "Türkiye'nin tam da Cumhurbaşkanlığı sistemine geçmek için tarihi karar arefesinde olduğu bir dönemde tertip edilen bu sempozyum için SETA yöneticilerini tebrik ediyorum. Bugün dünyada BM üyesi 200'e yakın ülke bulunuyor. Bunların her birinin yönetim sistemi kendi tarihi, sosyal, kültürel özelliklerine göre farklılık gösteriyor. Yönetim sistemleri konusunda yapılan çeşitli tasnifler varsa da bunlar sadece genel bir fikir edinmeye yarıyor. Örneğin parlamenter sistemle yönetilen ülkeler sistemini incelediğinizde pratikte birbirinden çok farklı idare tarzıyla yönetilen ülkelerin aynı başlık altında toplandığını görüyoruz.
KRAL VE KRALİÇE ÜLKENİN YÖNETİMİNDE SÖZ VE HAK SAHİBİDİR
Devlet Başkanlığı ve Cumhurbaşkanlığı sistemiyle yönetilen ülkelerde benzer bir manzarayla karşılaşıyoruz. Teoride parlamenter sistem monarşiye ve totaliterizme karşı verilen mücadelenin ürünüdür. Avrupa ülkelerinin pekçoğunda kralların ve kraliçelerin bulunduğunu görüyoruz. Japonya, Tayland gibi dünyanın başka yerlerinde benzer durumlarla karşılaşılabiliyor. Efendim bu monarklar semboliktir, aslında oralarda parlamenter demokrasi vardır diyeceklerdir. Devlet sisteminde bir aktör varsa hiçbir zaman sembolik olarak kalmaz. Bir ülkede bir kral varsa o kral, kraliçe varsa o kraliçedir. Bu taht ve taç sahibi ülke yönetiminde hak ve söz sahibidir. Sadece Başkanlık veya Cumhurbaşkanlığı sistemiyle yönetilen sistemlerde monarşi yoktur. Adı cumhuriyet veya demokrasi olduğu halde fiilen diktatörlükle yönetilen ülkeler de mevcuttur. Her ülke kendi şartlarına özgün bir yönetim biçimine sahiptir.
ANA MUHALEFET SANA SESLENİYORUM; ÖNCE TEK PARTİ VARDI
Son 200 yılımıza baktığımızda Tanzimat'tan, Meşrutiyet'e pekçok denemeyi beraberinde getirmiştir. Bu süreçte ülkemiz savaşlar ve krizlerle sürekli erimiş, küçülmüş, çok ağır bedeller ödemiştir. Çanakkale Zaferi artık bıçağın kemiğe dayandığı noktayı ifade eder. Çanakkale'den aldığımız ilham ve güçle Kurtuluş Savaşımızı verdik. O mücadeleyi fiilen yürütenlerin yönelimlerinin önünü de açar. Cumhuriyet'in ilanı böyle bir tercihin ürünüdür. Avrupa ülkeleri monarşi ile demokrasiyi birlikte yaşatmak yoluna giderken biz hanedanı ülke dışına çıkartıp cumhuriyeti ilan ettik. Önce tek partili ardından çok partili hükümet sistemiyle bugünlere kadar geldi. Ana muhalefet sana sesleniyorum, önce tek daha sonra çok partili sisteme geldi.
BU ÜLKEDE 25 GÜN ÖMRÜ OLAN HÜKÜMETLER OLMUŞTUR
Gazi Mustafa Kemal'in Cumhurbaşkanlığı ve parti başkanlığı dönemi ile İnönü arasında önemli uygulama farklılıkları bulunur. 1950 yılından sonra demokrasimizi hep darbeler ve vesayetin gölgesi altında ayakta tutmaya çalıştık. Son 14 yıl boyunca bu sıkıntıların tamamını biz de iliklerimize kadar hissettik, yaşadık. Sorunları başarmış olmamız yapısal çarpıklıkları ortadan kaldırmıyor. İstikrar ve güven ortamının sürekli tehdit altında olması bu yapısal çarpıklıklardandır. Şu anda 65. Hükümet iş başındadır. Hale bakın? Bir başka ifade ile ülkemizde hükümetlerin ömrü 16 ay bile değildir. Türkiye böylesine kısa ömürlü hükümetler tarafından yönetilirken benzer şartlarda gelişme, kalkınma, büyüme yarışına girdiği ülkelerin hepsi tarafından birer birer geçilmiştir. 25 gün ömrü olan hükümetler olmuştur bu ülkede. Böyle devlet yönetilir mi?
TÜRK MİLLETİNİN ASIRLARDIR DEVAM EDEN BEKA SORUNUDUR
14 yılda sıçrama harekatı bizim hükümetimiz tarafından gerçekleştirilmesiydi kusura bakmayın nal toplamaya devam ederdik. Son yıllarda yaşadıklarımız bize bir gerçeği gösteriyor; şayet ülke ve millet olarak hedeflerimize ulaşmak istiyorsak öncelikle güçlü, etkin, yetki ve sorumluluk sahibinin tam olarak belli olduğu bir yönetim sistemine ihtiyacımız vardır. Bugün üzerinde konuştuğumuz Cumhurbaşkanlığı sistemi konusu bir günde ortaya çıkmış değildir. Gerisinde düşündürücü bir arkaplan vardır. Kesinlikle bu mesele bir Cumhuriyet meselesi değildir. Mesele kesinlikle demokrasi, özgürlük meselesi de değildir. Tartıştığımız sistem Türkiye'nin ve Türk Milleti'nin asırlardır devam eden beka sorunun en doğru çözüm yoludur, mesele budur.
TARİHİ OKUMALARI BİR ARAYA GETİRDİĞİMİZDE...
Ey ana muhalefet önce kendini bir sigaya çek! Tek parti yönetimini. 1950'den sonra sık sık inkıtalara uğramasının sebebi belli bir kesimin olduğunu herhalde yanlış olmaz. Türkiye gücü ve yetkiyi elinde bulunduran millete karşı sorumluluğu bulunmayan vesayet kurumundan çok çekti. Ne zaman milli iradeye dayanan yönetimler işbaşında olursa o dönemde çok büyük sıçramalar yaşamıştır. Başbakanlık dönemimde bürokratik oligarşiden çok çektiğimi sizlerin hatırlıyor olması lazım. Tarihi okumaları biraraya getirdiğimizde ülkemizin yeni bir anayasaya ve yönetim sistemine olan ihtiyacı gün gibi ortaya çıkıyor. Cumhurbaşkanlığı Sistemi'nin ne rejimle, ne tek adamlıkla ne şahsilikle bir ilgisi var. Bu ülkede il başkanlarının vali olmasını herhalde AK Parti yapmadı. Veya AK Parti yaşamadı. Bunlar kime ait? Tamamıyla ana muhalefet partisinin geçmişine ait. CHP'nin il başkanları bu ülkede aynı zamanda valilik yapmıştır.
TAYYİP ERDOĞAN FANİDİR
Bu onlar için kara lekedir, demokrasi tarihine sürülmüş çok ciddi bir lekedir. Onun için gündeme getirmek istemiyorlar. Geçmişte yaşadığımız tecrübeler ışığında hedeflerimizi gerçekleştirmeye çok daha uygun bir sistem çabamızdır bu mesele. Sistemde milletimizin yarısından fazlasının teveccühüne mazhar olamayan hiç kimsenin ülkeyi yönetme imkanı yoktur. Millete, milli iradeye hesap vermek zorunda olanların Cumhurbaşkanlığı Sistemi'ne karşı çıkanlara hak verme olasılığı olamaz. Bu sisteme karşı çıkanlar Cumhurbaşkanına değil millete karşı olmaktır, mesele budur. İşiniz gücünüz Tayyip Erdoğan. Tayyip Erdoğan baki değil fani! Benim 16 Nisan'a çıkacağıma dair bir garanti var mı? Millet ne derse o olacak! Allah ne derse o olacak.
SORUN YAŞANMADIYSA BENİM VE BAŞBAKAN'IN UYUMLULUĞUNDANDIR
Türkiye bu sisteme olan ilk adımlarını zaten atmıştı. 2007 yılındaki anayasa değişikliğinden söz ediyorum. Bu işleri az çok bilen herkes Cumhurbaşkanı doğrudan halkın seçmesiyle 16 Nisan'da oylayacak olan sistemin zaten işlemeye başladığını kabul edecek. Bu süreçte sorun yaşanmadıysa sebebin sistemin doğru işliyor olması değil; şahsımla veya Başbakanımızla birlikte uyumlu olmamızdan kaynaklanmaktadır. Anayasa değişikliğiyle konuyu şahsileştirmiyor, tam tersine şahsi inisiyatiflele yürüyen bir yönetimi sisteme bağlıyoruz. Anayasa değişikliğinin ayrıntıları bu sempozyum boyunca hiç şüphesiz enine boyuna tartışılacaktır.
COmic bi adam eli ile de durmadan bi şekiller yapıyo acayip acayip HAYIR bunun fanlarıda anlamıyo ne işaret yaptıgını onun için durum baya comik
RTE, kral ve kraliçe diyor çok güldüm. Milletin yapacağı çocuğa kadar konuşan, evlerde kızlı erkekli kalıyor diyen, merkez bankası başkanı olan, faize karşıyım deyip milleti kandıran, diyanete karışan, spora müdahale eden, gazete yazarlarına kadar hatta tv haberlerine kadar karışan sen olursan tabi ki sana çatarız. Derdimiz sen değilsin sen de bir fanisin zamanı gelince öleceksin, bizim kimseye kalmamış bu dünya beyfendi..
bu ülkenin başına ne geldi ise yabancı sermayenin uşağı olmuş ücretli beyaz yakalı kesimin vatansever görünüp kariyer peşinde koşmaktan başka hiç bir işe yaramaması yatıyor..
Finansingundemi.com’da yer alan bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Burada yer alan bilgiler, güvenilir olduğuna inanılan halka açık kaynaklardan elde edilmiş olup bu kaynaklardaki bilgilerin hata ve eksikliğinden ve ticari amaçlı işlemlerde kullanılmasından doğabilecek zararlardan www.finansingundemi.com ve yöneticileri hiçbir şekilde sorumluluk kabul etmemektedir. Burada yer alan görüş ve düşüncelerin www.finansingundemi.com ve yönetimi için hiçbir bağlayıcılığı yoktur. BİST isim ve logosu “koruma marka belgesi” altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BİST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BİST’e ait olup, tekrar yayınlanamaz.