<
BASIN TOPLANTISI - ETKİNLİK - KONFERANS
Basın Daveti Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği 06 Şubat 2020, 09:30

Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği (TKYD), 2019 yılında Emeklilik ve Yatırım Fonları performanslarını ve fonlara artan ilgiyi açıklıyor. 06 Şubat 2020...

Tüm Etkinlikleri Göster
BANKA HİSSELERİ
Hisse Fiyat Değişim(%) Piyasa Değeri

E-posta listemize kayıt olun, en son haberler adresinize gelsin.

Ana SayfaGündemErdoğan'dan Gülen'e dön çağrısı----

Erdoğan'dan Gülen'e dön çağrısı

Erdoğan'dan Gülen'e dön çağrısı
21 Şubat 2014 - 07:45 www.finansingundemi.com

Başbakan Erdoğan, Memur-Sen Büyük Türkiye Buluşması programında konuştu

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Memur-Sen Büyük Türkiye Buluşması programında konuştu. ATO'da düzenlenen programda Erdoğan, Akif İnan'ın çizgisi doğrultusunda hakkın ve milli iradenin mücadelesini verdiğini söyledi.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Memur-Sen "Medeniyet, İnsan, Demokrasi ve Şehir" konulu törende konuştu. Konuşmasında Kabataş olayına da değinen Erdoğan, "Elinizde ne varsa ortaya koyun, hodri meydan diyorum" dedi. Öte yandan CHP'ye, MHP'ye, paralel yapıya seslenen Erdoğan,  "Artık şapkasını alıp gidecek bir hükümet yok" diye konuştu.

İşte Başbakan'ın konuşmasından önemli satır başları;

İşte şu anda da hep birlikte 17 Aralık başarısız darbe girişimini yaşıyor, bir kez daha milli iradeye, demokrasiye yönelik bir saldırı girişimini yaşıyoruz. Burada özellikle gençlere, genç Memur-Sen'in üyelerine şunu altını çizerek söylemek istiyorum; darbeler Türkiye'nin değişmez kaderi değildir.

Darbeler her 10 yılda Türkiye'yi adeta donduran kısır döngü değildir. Adeta bir kısır döngü gibi Türkiye'yi darbelere mahkum etmek isteyenlere karşı mücadele veriyoruz.

Hükümetimiz kurulduktan sonra kirli birtakım darbe senaryoları yazdılar biz o senaryoları bopzduk faillerini de hukuka teslim ettik.

Alışmışlardı. 16 ayda bir bu ülkede hükümet kurulsun. Çok partili dönemde ortalamayı aldığınızda bize kadar bu ülkede 16 ayda bir hükümet kurulur hükümet giderdi. Bizimle beraber Türkiye'de hükümetler normale döndü. Bunu bu ülkeye biz getirdik. Yahu 16 aylık hükümetlerle bir ülkede istikrar olur mu? Bir ülkede ekonomi demokrasi gerçekten yerli yerine oturur mu? İşte oturmuyordu. Oturmadığı için de mafyalar çeteler çıkıyor, istedikleri gibi hükümet kuruyor, istedikleri gibi hükümetleri indiriyorlardı. Partimizi kapatarak, bize cumhurbaşkanı seçtirmeyerek milli iradeyi çiğnemek istediler. O tuzağı da millete giderek bozduk. Danıştay saldırısıyla bir kez daha milli iradeye demokrasiye savaş açtılar. İşte o oyunu da bozduk. Provakasyonları aydınlattık ve faillerini hukuka teslim ettik. Önce iltica dediler, sonra alakası yokmuş failleri ortaya çıktı, bunu kabullendiler. 17 Aralık darbe girişimi de aynı bu hevesle aynı gayeyle aynı niyetle yapılmak istendi. 12 yıl boyunca nasıl dik durduysak bu son darbe girişiminde de dimdik durmaya devam edeceğiz.

Bunlara boyun eğmedik. Bunlara eyvallah demedik. Sizlerin bize verdiği emanete alın sizin olsun diyerek hiyanet etmedik. Hem bize hem milli kurumlarımıza yapılan saldırılara karşı göğüs gerdik. Tamamını hamdolsun püskürttük.

SES KAYITLARI

Türkiye'de son derece gizli ve sinsi bir şekilde bir şantaj çetesi kurulmuş. Ama tamamen keyfi bir şekilde hukukun temel kurallarını çiğneyerek binlerce insan dinlenmiş ve ses kayıtları depolanmış. İşadamına gitmişler elimizde ses kayıtları var demişler, ondan para almışlar. Kimi işadamların hukuk işlerini çözmüşler, hukuksuz işlere bulaşmışlar. Gazeteciye gitmişler tehtit etmişler. Bu kayıtların bazıları servis edilmiş. Siyasetçiye gitmişler siyasi partileri dizayn etmişler.

Bizim ses kayıtlarını servis ederek darbe girişimini ayakta tutmaya çalışıyorlar. CHP, MHP de şantajcılara destek veriyor. Gündelik rutin ses kayıtlarımızı yayınlamaya başladılar. Bundan bir şey çıkmaz. Biz bunları 28 Şubat’tan biliriz ama 28 Şubat’ta bile bu kadar ahlaksız olmamışlardı.

"ARTIK ŞAPKASINI ALIP GİDECEK BİR HÜKÜMET YOK"

Aldanmışız, gerçekten safmışız ben bu medyaya, CHP'ye, MHP'ye, paralel yapıya sesleniyorum. Geçti o günler. Dik duracağız ama dikleşmeyeceğiz. Bu hükümeti millet göreve getirir, millet gönderir.

Sabah erken kalkanın darbe yaptığı günler geride kaldı. Manşetlerle hükümet kurma yıkma geride kaldı. Artık beşli çeteler devri geride kaldı. Artık öyle şapkasını alıp gidecek bir hükümet yok zaten benim şapkam da yok.

KABATAŞ OLAYI

Elinizde ne varsa ortaya koyun, hodri meydan diyorum. Kabataş’ta 8 ay sonra bir kadın üzerinden tarihin en alçakça linç girişimini yapıyorlar.

28 Şubat döneminde arttıkları manşetler birer zillet lekesi olarak bugünde de ortada duruyor. Bugün attıkları manşetleri de birer zillet, birer alçaklık vesikası olarak her fırsatta bunların önüne koyacağız. Şuna bakar mısınız; bir yerlerden emir geliyor. Ben de diyorum ki, bir yerlerden emir vereceğinize lütfen bu ülke sizin vatanınız değil mi, gelin ne yapacaksınız vatanınızda yapın. Niye buraya gelmiyorsunuz? Gelin buraya, gelin buraya. Yoksa buraya gelince bazı şeylerin açığa çıkar endişesini mi taşıyorsunuz?

Malum gazetelerin tamamı Kabataş hadisesi diye bahsediyor. Yazıklar olsun sizin insalığınıza, ayrımcılığınıza. Yeni internet yasasıyla CHP ve MHP’yi biz koruma altına alıyoruz. Kim kimin yanında duruyor her şey ortaya çıkıyor.

GÜLEN'E DÖN ÇAĞRISI

Şuna bakar mısınız, bir yerlerden emir geliyor. Ben de diyorum ki, bir yerlerden emir vereceğinize, lütfen bu ülke sizin vatanınız değil mi, gelin ne yapacaksanız vatanınızda yapın. Niye buraya gelmiyorsunuz? Gelin buraya... Gelin buraya... Yoksa buraya gelince bazı şeyler açığa çıkar endişesi mi taşıyorsunuz? Gelin buraya...
YORUMLAR (3)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)
  • gelme gulen efendi22 Şubat 2014 10:51

    Gazeteye aboneydik kimse yokmuya talimtimiz vardi size sempati vardi ama artik hic biri yok madem siyasete bulasacaktiniz parti kursaydiniz yazik yazik diger cemaatleri de lekelediniz

  • ali21 Şubat 2014 10:14

    düşmana gerek yok Müslüman Müslümanın kuyusunu kazar...yazık...

  • Görünen köy21 Şubat 2014 08:26

    Çağırmanız değil neden çağırdığınız önemli.Bu kadar kin ve nefret söyleminin olduğu ve düşmanlığın körüklendiği ortamda Hocaefendinin güvenliğini kim nasıl sağlayacak.Hele hergün direk yada dolaylı tehdit olayları yaşanıyorsa, yakın tarihte devlet eliyle işlenmiş onbinlerce faili meçhul varsa, bazı kurumlara operasyonel özellik kazandırılmışsa.Yargı ve emniyet talan edilmişse.İhtilalciler ve terör odakları salıveriliyorsa, kime ve nasıl güvenilecek.