Erdoğan'dan dinlemelere sert tepki!
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, katıldığı canlı yayında Türkiye'de ortalığın karıştırılmaya çalışıldığını söyledi
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, telefon dinlemelerini ihanet olarak niteledi, bazı görüşmelerin uluslararası boyutlarının bulunduğunu açıkladı. Adana'da durdurulan MİT TIR'larıyla ilgili çok sert konuşan Erdoğan, görüntüleri izlediğinde beyninden vurulduğunu söyledi.
TRT ortak yayınında gazetecilerin sorularını cevaplıyor. TRT Haber ve Spor Yayınları Daire Başkanı Nasuhi Güngör'ün moderatörlüğünde gerçeleştirilen programda Erdoğan, gazeteciler Ahmet Taşgetiren, Hakan Albayrak ve Nihal Bengisu Karaca'nın gündeme ilişkin sorularına cevap verdi. İşte Erdoğan'ın konuşmasından satır başları;
"BEYNİMDEN VURULMUŞA DÖNDÜM"
"Beni dinlemişler, ailemi dinlemişler, oğlumu kızımı dinlemişler. Yasal değil. Bir müslüman bir müslümanı dinleyebilir mi gözetleyebilir mi? Bizim dinimizde böyle bir şey var mı? Şantajı da kullanıyorlar. Bunun uluslararası boyutu da var. Mesela Enerji Bakanım ile görüşüyorum. Bunu bir yerlere servis edersen bu dört dörtlük vatana ihanet suçuna girer. Bizim bu görüşmelerimizi uluslararası yerlere servis etmedikleri ne malum? Bunların içerisinde sıkıntılı olaylar var. Mesela Adana olayı. Adana olayı yenilir yutulur bir olay değildir. CD'lerini izlediğim zaman vurulmuşa döndüm. Türkmenlere giden yardımları, savcı kapağı açtır. Onların hepsini kameraya aldır resimle. Sen bunu nereye servis edeceksin? Ne adına yapacaksın ?
CD'lerini izlediğim zaman vurulmuşa döndüm. Türkmenlere giden yardımları, savcı kapağı açtır. Onların hepsini kameraya aldır resimle. Sen bunu nereye servis edeceksin? Ne adına yapacaksın? MİT kimliklerini gösteriyorlar. Onları yere yatırıp PKK'lıymış gibi de onların üzerine 10, 15 kişi saldırıp işkence ediyor. Bunu yapan paralel yargını bir mensubu. Bu nasıl bir milletini sevmektir? İşin sınırı yok. Bunlar en yakın arkadaşlarını bile dinlediler. Latif Erdoğan örneğinde olduğu gibi.
CASUSLUK SUÇLAMASI
Gündem bu olsun istemezdik bir hesaplaşma şeklindeki bir değerlendirmeyi uygun bulmam. Bu ülkenin bir başbakanı olarak bir örgütün, çetenin Türkiye Cumhuriyeti devletinin ele geçirme operasyonunu sinsice yürütme çalışması karşısında sesiz kalmamız mümkün değildir. Yapılması gereken hukuk içerisinde ne ise, bunun gereğidir.
Çünkü bu ülkenin bir 657'si vardır. Bir memur nasıl çalışır bunun şartları bellidir. Bir başbakanı, cumhurbaşkanını, Genelkurmay Başkanını, siz hiçbir şekilde dinleyemezsiniz. Bunları dinleyenler ortaya çıktığında, bu casusluk suçuna girer. Bunu hukuk söylüyor. Hiçbir demokraside, demokratik rejimde bunların yeri yoktur. Ve bu bir casusluk suçu olduğu için de tabiki gereği yapılacaktır.
Bakın şimdi kaçışlar yapıldı. Kimisi hemen emekliliği isteyip kaçıyor. İzin kullanarak kaçıp gidiyor vesaire. Dönmüyor. Çünkü işin başındaki bir kere kaçıp gitmiş 99'da. Kaçarak başka hülyalar içerisinde kendisine belki hedefler belirlemiş. 2 yıl kadar önce bir olimpiyatta çağrı yaptım; ülkenize gelin dedim. O gelemeyeceğini aslında ifade edebilen cevap değildi.
UYDURMA YEŞİL PASAPORT
Emekli olup da giden bir insan değildi. İstifa ederek giden ama işte yine o paralel yapının, ona uydurma bir yeşil pasaport vermesi ile Amerika'ya giden bir kişi. Ve o kişi ülkemizi karıştırıyor. Ulusal güvenliğimizi tehdit eden bir durum söz konusu. Tedbirleri almak bizim görevimiz. Şu anda bizim yaptığımız bu tedbirleri almak. Hukuk içerisinde bu tedbirleri alacağız. Amerika'da inzivaya çekilmek. Bu nasıl bir inzivaya çekilmekse. Bizim ülkemizde, tarihimizde biz münzevileri çok iyi tanımışızdır.
Keşke sen de öyle bir münzevi olabilseydin. Ama maalesef öyle bir şey söz konusu değil. Tamamıyla mali işlerin içerisine girmiş, parasal ilişkileri tamamıyla organize eden takip eden adeta film senaryolarını takip edercesine malum televizyon kanallarından kendilerine ait dizilerin olurunu veren. Bunlar tamamıyla şantaj olarak kullanılan şeyler. Partilerden istifa edenlerin istifa nedenlerini araştırırsak aslında altından bu gibi nedenler de çıkabilir. Bu tür şantajlar çıkabilir. Tehditler olabilir. Bunların üzerine gideceğiz."
"35 YILDIR YAPILANIYORLAR"
Bunların 35 yıllık bir süreç içerisinde attıkları bir adım var. 12 yıllık iktidarımız döneminde iyi niyetimiz koruyarak bu noktaya geldik. Devletin yapısı içinde az veya çok sızdıkları yerler var. Bunlara gönül vermiş kardeşlerimize sesleniyorum, her şeyden önce bu kardeşlerimiz şunu bilmeli; Hoca efendi dediyse bunda bir keramet hikmet vardır. Bu yaklaşım çok yanlış. Bunların temel ilkesi, kendi amaçları için her şey meşrudur. Her şeyi kullanabilirsiniz. Bire bir şahit olduğum için artık rahatlıkla söylüyorum. Bunları açmak benim edebime ters düşüyor. Özel dostlarım sorduğunda bunları açıyorum. Bu tür programlarda açmıyorum" dedi.
PARALEL YAPININ HEDEFİ NE?
Hükümetin attığı bazı adımlar özellikle dershane konusu. Dershane konusu yeni başlamış bir konu değil. Hüseyin Çelik Bey'in MEB Bakanlığı döneminde ben talimat verdim. O dönemde bana hep rahatsızlık iletiliyordu. Davarımı sattım, bilezikleri sattım ama çocuğum yine giremedi üniversiteye. Bunlarda son zamanlarda birçok şeyler ortaya çıkıyor. Onlar da inceleniyor. KPSS'de olanlar, üniversite imtihanlarında olanlar bunlar da inceleniyor. Bakıyorsunuz KPSS'de karı koca aynı puanı alıyorlar.
MECLİS'TEKİ FEZLEKELER
Seçime 10 gün var bugün Fezleke ile ilgili müracaat ettiler. Bu seçimden sonra yapılsa olmaz mıydı? Olur du her türlü desteği vermeye hazırdık. Bugün bunu yapıp da buradan bekledikleri neticeyi alırlarsa son 10 günde değerlendirebilir miyiz ne oldu oylamaya bile kalamadılar. 151'de kaldılar bizim arkadaşlarımız da 249 'la bunlara cevap verdiler. Bu ülkenin bir milletvekili olarak kalkıp oraya geliyorsan dürüst ol. Orada kavga gürültü falan. Ak Parti'ye bunlar sökmez. 4 Bakan arkadaşımız gerekeni gerektiği zaman da yaparlar daha önce de yaptılar zaten. Biz burada özellikle başbakanımızın daha rahat hareket etmesi için deyip ayrıldılar. Muhalefet soruşturma önergesi vermiyor neden vermiyorsun dürüstsen ver. Biliyorlar ki buradan bekledikleri neticeyi alamayabilirler. Dürüst olun, belki de burada yarın çıkıp da bizim bakan arkadaşlarımız kendileri bu noktada olanlar karşısında onlar atağa geçerlerse hiç şaşırmam. CHP fezleke veremez bu bakan arkadaşlar kendileri verecekler.
"KİM DEĞİŞTİ CHP Mİ PENSİLVANYA MI?"
Değişse değişse Pensilvanya değişmiştir. Pensilvanya AK Parti'yi yıkmak konusunda kimi güçlü görüyorsa onu destekliyor. MHP'nin tabanında da müşterek bir oynama var. MHP'ye gönül veren kardeşlerime de söylüyorum nereye gittiğinizin farkında mısınız? Pensilvanya'daki zat hayatında Said-i Nursi'yi görmüş değil, eserlerinden tanıyor. Saidi Nursi mahkemelerin kararının ardından bir fırsatını bulup ülkesine geldi. Ona yapılan cefalar malum. Bütün bunlara rağmen Saidi Nursi'ye her türlü cefayı yapanlarla bu adam beraber çalışıyor. Bende bazıları ile ikili görüşmelerim oldu üzücü durum.
BERKİN ELVAN'IN ÖLÜMÜ
Bu çocuğu oraya taşıyan zihniyettir lanetlenmesi gereken. Bu çocuğun eline sapanı, cebine patlayıcıları verenler lanetlenmeli. Çocuğun yüzünde poşu olduğu zaman kaç yaşındadır tespit edemez ki. Birisi başbakanı katil olarak ilan ederken aynı gün Burakcan 42 kovan bulundu. Kalkıyor Kılıçdaroğlu diyor ki kasıtlı olarak ışıklar söndürüldü diyor. DHKP-C bunu üstleniyor o hedef saptırmaya çalışıyor. Bir zamanlar diyordu ya ben gidip üye olayım gösterin bana alışık bu işlere. Oradan isabet eden kurşunlarla Burakcan orada şehit oluyor. Onun babasının yaptığı açıklama vatanımız devletimiz sağolsun diyor. O kalkıp da katili şudur budur demiyor.
YENİ BALKON KONUŞMASI VAR MI?
Biz şu anda 30 Marta kilitledik. En fazla belediye başkanı alacak parti Ak Parti. Rakam vermem. Birinci parti belli, ikinci parti belli, sen üçüncüsün. Batılı liderlere bakın adam bir seçimi kazamadığı zaman bırakıp gidiyor. Çekip gidiyor. Bu bir defa siyasi adaba da siyasi edebe de yakışmıyor. Şu maratonda 42 kere balkondaydım. Zaten balkonlardayız. Seçimin akşamında neticeyi aldığımızda o ana kadar olan süreci değerlendireceğiz.