Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği (TKYD), 2019 yılında Emeklilik ve Yatırım Fonları performanslarını ve fonlara artan ilgiyi açıklıyor. 06 Şubat 2020...
Hisse | Fiyat | Değişim(%) | Piyasa Değeri |
---|
E-posta listemize kayıt olun, en son haberler adresinize gelsin.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde Büyükelçiler Konferansı'nda konuştu. Erdoğan'ın konuşmasının satırbaşları şöyle:
"Binlerce yıllık devlet geleneğine sahip devletimiz için, cumhuriyetin 100. yılı bir mihenk taşıdır. İnşallah 2023 aynı zamanda bizi 2053 ve 2071 vizyonumuza taşıyacak bir sıçrama noktası olacaktır.
Geçtiğimiz yıl yine bu konferasta FETÖ'ye ayrı bir yer vermiştim. Bu şer şebekesinin bir ihanet çizgisine sahip olduğunu ifade etmiştim. 15 Temmuz gecesi yaşananlar endişeleri teyit etmiş, bizi haklı çıkarmıştır. 15 Temmuz darbe girişimi elbette tarihimizde devlete ve millete yapılmış ilk ihanet değildir. Fakat hedefleri, uygulayıcıları ve sonuçları itibariyle bu darbe girişimi, en sinsi, en pervasız, en büyük ihanettir. 'Himmet, hizmet, diyalog ve eğitim' diyerek, devletimiz içinde örgütlenen, takiye yaparak kendini gizleyen, milletimizin malını, mülkünü, evlatlarını gasp eden bu çete, tarihimizin en alçak terör eylemini gerçekleştirmiştir. 15 Temmuz gecesi kadını erkeği, genci yaşlısı tüm Türkiye adeta şaha kalktı. Milletimiz iradesine, hükümetine, devletine sahip çıktı. İddianameler tamamlandıkça hem ihanetin büyüklüğünü, hem milletin mücadelesini daha iyi anlıyor ve görüyoruz. Ben şahsen böyle bir aziz milletin evladı olduğum için bununla şeref duyuyorum.
15 Temmuz, nasıl içeride hainler ile vatan aşıklarını ayırmış, ayrıştırmışsa, dışarıda da aynı görevi icra etti. Bu hadise, dostlarımız ve müttefiklerimiz için de turnusol kağıdı oldu. Bunu çok açık, net gördük. Onyıllardır bize insan hakları, özgürlük dersi verenler bekle-gör politikası izlemiştir. Kara gün dostluğunu ilan eden belli ülkerin dışında, destek mesajları darbe girişimi başarısız olduktan sonra gelmeye başlamıştır. Burada empati eksikliğinden bahsetmiyorum, kayıtsızlıktan, umursamazlıktan, darbenin başarılı olmasını ummaktan bahsediyorum.
Aynı ikircikli tavır, darbeciler karşısında aldığımız yasal tedbirler konusunda da devam ediyor. Gözü yaşlı çocuklar, yüreği dağlanmış analar hiçbir şekilde gündeme gelmiyor. Bizim yaşadığımız hadiselerin onda birine dahi maruz kalmayanların aldığı önlemler ortadayken, OHAL ve diğer tedbirler bu çevreler tarafından insafsızca eleştiriliyor. Darbeciler, FETÖ üyeleri, eli kanlı katiller kimi Avrupa ülkelerinde mağdur gibi karşılanmak, kol kanat gerilmektedir. Sığınma hakkı, Suriyeli masumlardan, Arakanlı mazlumlardan, Afganistanlı, Afrikalı gariplerden esirgenirken FETÖ'cü ve PKK'lı teröristlere altın tepside sunuluyor. Canını kurtarmak için bir tas çorba için kapılarına gelenleri kovanlar, darbecilere ve azılı teröristlere sahip çıkmaktadır. 'Dost' demeye dilim varmıyor ama en azından müttefik bildiğimiz ülkelere yakıştıramadığımız bu tablo karşısında elbette üzülüyoruz. Bakıyorsunuz şu anda ülkemizde kara listede olup kaçan FETÖ terör örgütünün mensubu, Amerika'da bir üniversiteye rektör olarak atanabiliyor. Bu ne menem iştir, bu nasıl bir şeydir? Avrupa değerlerinin ayaklar altına alınmasını kabullenemiyorum.
17-25 Aralık'tan itibaren son 3 yıldır hayata geçirdiğimiz tebirler sayesinde FETÖ ile mücadelede belli mesafe kat etmiştik. 15 Temmuz'dan sonra kamuda FETÖ ile irtibatlı kişileri büyük ölçüde temizledik. 6 ülkede FETÖ okulları kapatıldı. 2 ülkede el konuldu. 7 ülkede ise Türkiye Maarif Vakfı'na devredildi. Sinsi bir kanser hücresi gibi içimizde büyüyen, son 25 yıldır dünyayı bir ahtapot gibi saran böyle bir örgütle mücadele muhakkak kolay değildir. Bu mücadele, uzun zaman ve mesai alacaktır ama biz asla pes etmeyecek, rehavete kapılmayacağız. FETÖ'nün manipülasyonlarına karşı daima mütekayyüz olacağız.
Sadece Charter Schollardan yılda 500 milyon dolar devşiriyor. Bu belli merkezlere dağıtılıyor. PKK, Asala, FETÖ'cüler el ele eylem yapıyorlar. Bu yapının Dışişlerine de sirayet ettiğini biliyorum. Personel sayınız azalsa da mücadeleyi özveriyle yürüttüğünüz için teşekkür ediyorum. Siz gayret gösterdikçe bizden de gereken desteği göreceksiniz. Bu belayı devletimizin ve milletimizin başından defedeceğiz.
Bir yandan FETÖ ile cebelleşirken diğer yandan da bölücü örgütle, DEAŞ'la ve DHKP-C ile mücadele ediyoruz. Bu terör örgütlerinin amacı, ülkemizi inanç ve etnik köken üzerinden bir çatışmanın içine çekmektir. Toplumumuzun farklı kesimlerini hedef aldıkları saldırılarla bu örgütler, Suriye ve Irak'taki ateşi ülkemize taşımaya çalışıyorlar. Misafirlerimizi hunharca katlederek ülkemizi bilhassa turizm yönünden yaralamak istiyorlar. Tüm gayretlerine rağmen, tüm pervasızlıklarına rağmen, medya, siyaset, akademi içindeki bazı kendini bilmezlerden aldıkları açık desteğe rağmen hamdolsun şimdiye kadar bunu başaramadılar.
Birileri DEAŞ'ın terörü üzerinden İslam düşmanlığı yapıyor. Kimi Batılı siyasetçiler bu istismara sarılmış durumdalar. Avrupalı insanlarımızın ibadethane, işyerlerine yönelik saldırıların arttığına şahit oluyoruz. Açık ve net söylüyorum bunun adı ateşle oynamaktır. Kültürel ırkçılık, endişelerimizi ciddi olarak artırmaktadır. Tüm dünyada barış ve huzurun idamesi için bu çok tehlikelidir.
İslam karşıtlığı ve kültürel ırkçılıkla mücadelede Türk toplumu yalnız değildir. İslam düşmanlığı ve yabancı karşıtlığını devletimizin öncelikli gündemine aldık. Dünyanın her yerinde ülkemize ve vatandaşlarımıza karşı şiddeti, terörü ve nefreti teşvik ve ittifak eden ülkelere karşı sivil toplum mücadelesini yürütmeliyiz.
DEAŞ'a karşı kurulan uluslararası koalisyonun ataleti ibretliktir. DEAŞ'la mücadele konusunda müttefiklerimizin sınıfta kaldıklarını söylemek istiyorum. Kurtarılmış bölgelerin oluşmasına asla izin vermeyeceğiz. Masada ve sahada olmaya devam edeceğiz. Irak'taki gelişmelere de kayıtsız kalmayacağız.
Dış politikamızı dar kalıplara, bekle görlere mahkum edemeyiz. Önce tedbir sonra tevekkül diyerek önlem almalı, devrede kalmalı, aktif çaba göstermeliyiz.
Tamam Erdoğan ın fetö konusunda kabahati çoktur eyvallah.İyi de ondan önceki liderlerin fetö nün devlet içinde yuvalanmasına verdikleri destek ve bu durumu fark eden vatandaşın umursamazlığı her şey aynıydı kabak geldi Erdoğan ın başın patladı,en azından o kabağı aldı yere vurdu daha önceki liderler sırıta sırıta görmezden geldiler.En çok Erdoğan zamanında güçlendi doğrudur ama bu aynı zamanda kendini yenilmez zannetmesine de sebep oldu bir musibet bin nasihattan yeğdir durumunu canlı canlı yaşadık…Erdoğan kimin nerede olduğunu ne halt ettiğini tek tek adam adam biliyor bu bir avantajdır suçlamayı bırakıp felaketi fırsata çevirmeye bakmalı bu gizli örgütten yakamızı kurtarmalıyız.
Reis her zamanki gibi dik dür evel Allah bunların hepsinin üstesinden gelecek maddi ve manevi gücümüz var senin sayende biz bunları çok gördük amerika. Ekonomisi bitmiş Avrupa'nın gene öyle Arapların parasında bundan sonra yiyemiyecekler bunların derdi o
Teröristleri koruyup destek olanların demokrasiyle hukukla insan haklarıyla ilgileri yoktur, düşmanımın düşmanı bizim dostumuz demek istiyorlar. Bunların kalplerinde müslümanlara karşı nasıl bir kin olduğunu tahmin etmek kolay değil.
yorumlara bakiyorum da kriptolar is basinda. sizi gidi feto seviciler sizi... nasilsa sira size de gelecek...
seninkiler hala dolarları bozdurmadı galiba. dolar 3,72 oldu ne iş?
milli eğitim okullarında yetiştirdiğiniz öğrencilerin hali ortada. imam hatip diyorsun yarısı namaz bile kılamyan beynamaz yetişiyor. senin 15 yıldır yetiştirdiğin nesil ortada
aahh şu fetö. terör saldırılarını önleyemiyoruz, polisler hep soruları çalmış. soruları çalmadan polis olan bizim adamlarımız ise yeteneksiz olduğu için önleyemiyorlar. soruları onlar da çalsa onlar da nitelikli olarak seçilmiş olurdu
tabi tabi, bizi suriye bataklığına fetö soktu. çözümdü açılımdı akil adamlardı hep fetö projesi
yav bi bıkmadı bu ağlamaktan. bi icraat görellim
Yav he he 15 yıldır koynunda beslerken doğuda darbeci komutanlar askerlerin şehit olmalarına izin veriirken sesin çıkmıyordu ama ne oldu
Finansingundemi.com’da yer alan bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Burada yer alan bilgiler, güvenilir olduğuna inanılan halka açık kaynaklardan elde edilmiş olup bu kaynaklardaki bilgilerin hata ve eksikliğinden ve ticari amaçlı işlemlerde kullanılmasından doğabilecek zararlardan www.finansingundemi.com ve yöneticileri hiçbir şekilde sorumluluk kabul etmemektedir. Burada yer alan görüş ve düşüncelerin www.finansingundemi.com ve yönetimi için hiçbir bağlayıcılığı yoktur. BİST isim ve logosu “koruma marka belgesi” altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BİST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BİST’e ait olup, tekrar yayınlanamaz.