Erdoğan'dan cemaate üstü kapalı mesaj

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı'nda konuştu. Başbakan Erdoğan dershane tartışmalarına atıfta bulunarak, "Dedik ya özellikle  cumartesi pazar günlerini yavrularımıza ayıralım. Çocuklarımız yarış atına dönüştürülmesin. Onların da toza toğrağa bulaşma hakları var onların da çimenlerde yuvarlanma hakkı var. Yavrularımızın adeta ekonomik kaynak olarak görülmesine fırsat vermeyeceğiz.Onların ticari meta haline gelmesine fırsat vermeyeceğiz" dedi.

İşte Erdoğan'ın konuşmasından önemli satır başları;

Bugün konuşmamım sonunda 21 şehrimizin adaylarını duyurmuş olacağız.

Aday tanıtımlarına geçmeden önce burada sizlerle yaklaşan seçimlere ilişkin bazı değerlendirmelerimi paylaşmak arzusundayım. 30 Mart seçimleri için artık son dönemece girmiş bulunuyoruz.

Önümüzdeki seçimin son derece önemli olduğunu ifade ettim. Zira karşımızda hiçbir şey üretmeyen, bir şey üretmek için de çabası olmayan bir muhalefet var. Bizim projelerimiz var, hayallerimiz var, enerjimiz var. Onlar ise var olanla yetiniyor, küçük olsun bizim olsun diyorlar. AK Parti teşkilatı bu farkı bir avantaj olarak görmesin. Evet, onların projesi yok ama nifak üretmek için de bunlara ihtiyaç yok. Bugüne kadar her seçimde ortaya tek bir eser koymadan bu oyları aldılar. Onların daha fazla oy almak gibi hedefleri yok. Ama biz böyle bir rehavetin içinde asla olmayız. Hep daha fazla hizmet vermek için mücadele etmek, fitneye, nifaka karşı son derece dikkatli olmak zorundayız. Çünkü biz millete hizmetkar olmak için yola çıktık.

"SURİYELİ SIĞINMACILAR SEÇMEN YAPILDI" İDDİASI

Şimdiden başladılar, CHP'de bir genel başkan yardımcısı çıkıyor. Güya elinde bir belge, Suriyeli sığınmacılar seçmen yapıldı diye bir iddia ortaya atıyor. Gösterdiği nüfus cüzdanı 2008 yılında TC vatandaşlığına geçen bir Suriyeli'ye ait. Utanmadan, sıkılmadan yollarına devam ediyorlar. Genel müdürleri neyse genel müdür yardımcıları da o. Milletvekilleri de o.

Ar damarı bir kez çatlarsa o insan artık arsızlığı kendisi için bir gıda olarak görmeye başlar. Şimdi birtakım terbiyesizlikler yapıyorlar. Polislere, milletvekillerine, bakanlara karşı ağza alınmayacak sözler sarf ediyorlar. Bunlara karşılık verdiğinizde o kadar hayasızlar ki, bundan memnun oluyorlar.

"ÜSLUBUMUZDAN TAVİZ VERMEYECEĞİZ"

Enerjimizi bunlarla harcamayacağız. Hiçbir iddialarını karşılıksız bırakmayacak ama üslubumuzdan da asla taviz vermeyeceğiz. Onlara ihtiyaçları olan çamuru sunmayacağız. Cahille sohbet sordur bilene, çünkü ne gelirse söyler diline. Bizi tahrik etmek için yaptıkları edepsizlikler karşısında çok dikkatli olacağız. Bunun dışında da tuzaklar kurdular. Önümüzdeki 4 ay boyunca,(eliyle Rabia işareti yaparak) bu işaret birilerini rahatsız ediyor. Ama ben hep mazlumların yanında oldum. Bu işareti yapan Mısır'da 20 kadar genç kızımızı içeri atan darbeci yönetimin karşısındayım.

"SADECE FİTNE ÜRETECEKLER"

Önümüzdeki 4 ay boyunca sadece fitne üretecekler. Ne gerekiyorsa yapacaklar. Ellerine ne geçiyorsa kullanacaklar.

Gençler, unutmayın meyve veren ağaç taşlanır. Şunu da unutmayın, onların tuzağı varsa Allah'ın da bir hesabı var, milletin de bir hesabı var. Onlar her yolu meşru görecekler ama biz öyle olmayız. Kaybedeceğimizi de bilsek edep ve haya dairesinden çıkamayız. Edep dairesi yırtılmış, ar damarı çatlamışsa oradan bir kazanç çıksa da o bir kayıptır. Biz işimize bakacağız.

"BİZİM İŞİMİZ GANİMET TOPLAMAK DEĞİL"

Bizim işimiz ganimet toplamak değil. Ganimet peşine düşen en baştan kaybetmiştir. Nasıl olsa kazanacağız diyen seçimi kazansa bile kaybetmiştir.

Ocak, Şubat, Mart'ı beklemeyeceğiz. Şu andan itibaren bu harekete gönül vermiş her bir kardeşimizin mahallelere dağılmalarını istiyorum. Efendim, bu sokağa giremiyoruz. İstersen girersin. Tehdit ediyorlar, taşlıyorlar, asla geri adım atma. Zafer cesaret ister.

Bu hassas süreçte teşkilatımızın kademeleri arasında hiçbir münakaşayı hoş görmeyiz. Meselesi olan varsa meselesini 30 Mart akşamına kadar ertelesin. Biz, her bir adayımızı kılı kırk yaran bir hassasiyetle belirledik. Bir kişinin değil, bütün şehrin hassasiyetlerini gözetiyoruz.

ADAY GÖSTERİLMEYENLERİ UYARDI

Bu süreç aynı zamanda bir samimiyet itirafıdır. Beni aday yapmadılar diye kenara çekilen, mesafe koyan partimizi değil önce lütfen kendi kalbini sorgulasın. Bu kardeşlerimizin içinde bir dönem belediye başkanlığı yapan arkadaşlarımız da olacak. Belediye başkanı olurken hiç böyle konuştunuz mu? Peki şimdi belediye başkan adayı olmayınca niye rahatsız oluyorsunuz diye sorulmaz mı?

"BİZE SADECE BETON BİLGİSİ LAZIM DEĞİL"

Biz millet olarak köklü bir tarih mirasının üzerinde bulunuyoruz. Medeniyet, Medine yani şehir kelimesinden türemiş bir kavramdır. Ahlak, sanat, siyaset, hatta dini düşünce kırdan ziyade şehirde gelişir. Şehir insanların bir arada yaşadığı yerdir. Bizim kendi tarihimiz, şehirler inşa etmiş bir tarihtir. En başta belediye başkanlarımızdan şehir tarihimizi çok iyi incelemelerini rica ediyorum. Bize sadece beton bilgisi lazım değil. Bize sadece asfalt bilgisi lazım değil. Bize yaşanabilecek bir şehir muhayyilesi lazım. Şehirlerimiz insan için imar edilmiştir. İnsanın hizmeti için imar edilmiştir. Şehir en çok da çocuklar için tasarlanmıştır. Torunlarımıza gurur duyacakları şehirleri miras bırakmalıyız. Öyle şehirlerimiz olsun ki şarkılara konu olsun. Şehirlerimizin bir dili, felsefesi olsun.

"KÜÇÜK AMA ÖNEMLİ DOKUNUŞLARI İHMAL ETMEYECEĞİZ"

Alt yapıda, konut inşaasında, sosyal yardımlarda öncü belediyecilik anlayışını sürdüreceğiz. İnsan üzerinde daha çok çalışacak şehrin ruha ruhun şehre yansıdığı çalışmalara ağırlık vereceğiz.  Demokrasinin yerelde başlayıp genele hakim olması için çalışmalar yaptık. Büyük projelerimizi sürdüreceğiz yeni projelere başlayacağız. Şehrin sakinlerine daha fazla ilgi duyan onlarla temas eden çalışmalara yeni dönemde ağırlık vermelisiniz. Ben belediye başkanı oldum koltuğunda otur yok öyle bir şey. Belediye başkanı ev ev dolaşan şehrin eminidir. Küçük ama önemli dokunuşları ihmal etmeyeceğiz.

Marmaray'ı ne kadar önemsiyorsak kaldırım taşlarını da önemsemek zorundayız. Sokakları da tasarlamak zorundayız. Şehir güvenliğine, yeşile, otoparklara yoğunlaşacak çocuklar, yaşlılar engelliler için daha çok yatırım yapacağız.

"ÇOCUKLARIMIZ YARIŞ ATINA DÖNÜŞTÜRÜLMESİN"

Dedik ya özellikle  cumartesi pazar günlerini yavrularımıza ayıralım.Çocuklarımız yarış atına dönüştürülmesin. Onların da toza toğrağa bulaşma hakları var onların da çimenlerde yuvarlanma hakkı var. Yavrularımızı adeta ekonomik kaynak olarak görülmesine fırsat vermeyeceğiz. Bu haktan yavrularımızı mahrum etmeyelim. İnşallah yavrularımızı daha iyi imkanlarla yetiştirmenin gayreti içindeyiz.

Yavrularımızın ekonomik kaynak olarak görülmesine de fırsat vermeyeceğiz. Ticari meta haline gelmesine fırsat vermeyeceğiz. Her belediye başkanımız attığı her adımda bunları da düşünecek.  Ben çocukluğumda şunu şunu yaptım diye masal kitapları yazabilsin bu yavrular. Şimdi ne diyecek. Ben cumartesi pazar günleri işte dershanedeydim. Başka söyleyecek bir şey yok. Onun adı da konuyor. Bebek arabasındaki bebekten, okula giden öğrenciye kadar önce çocukları hesaba katacağız.Çocuklar iyi şehirlerde yaşarlarsa büyüdüklerinde de iyi şeyler inşa ederler.

Ak Parti'nin belediyecelik birikimi hiçbir siyasi parti de yoktur. Değil Türkiye'de dünyada yarışacak az parti vardır.