Erdoğan Tıp Bayramı’nda konuştu
Cumhurbaşkanı Erdoğan Çanakkale’de önemli açıklamalar yaptı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Çanakkale Belediye Başkanlığını ziyaretinin ardından Kolin Otel'de düzenlenen "14 Mart Tıp Bayramı" etkinliğine katıldı, burada açıklamalarda bulundu.Cumhurbaşkanı Erdoğan Çanakkale'de 14 Mart Tıp Bayramı için düzenlenen programda konuştu. Erdoğan Çanakkkale zaferinde sıhhiyyecilerin fedakarlıklarından bahsederken, bugün sağlık personeline uygulanan şiddeti bir ihanet halkası olarak değerlendirdi.
Erdoğan'ın konuşmasından satır başları:
Bu etkinliğin bu yıl Çanakkale'de düzenlenmiş olmasını çok anlamlı buluyorum. Çanakkale'de şüphesiz en büyük fedakarlıkları gösterenlerin başında sıhhıyeciler gelmektedir. Türkiye Cumhuriyet'ini kahramanlıklar, acılar ve fedakarlıklar üstüne kurulmuştur.
"ÇANAKKALE İMANIN, İNANCIN TEZAHÜRÜDÜR"
Şehitlerin ölüler olmadığına onların diri olduğuna inanıyoruz. Akif'in deyimiyle sıksan şüheda fışkıracak bu topraklar hiç şüphesiz onların bizlere emanetidir.
Çanakkale: İmanın, inancın, 1000 yıllık medeniyetin ete kemiğe büründüğü çelik gibi bir iradenin ürünüdür.
Anadolu'dan, ortadoğu'ya, Balkanlara kadar tüm mehmetçikler beraber şehadet şerbetini içmişlerdir.
"ÇANAKKALE HER YÖNÜYLE ÇOK FARKLI"
Çanakkale bir askeri başarı değil, 200 yıl tahkir edilmiş bir milletin küllerinden yeniden doğduğu gündür. Onun için Çanakkale çok farklı.
12 yıl önce Çanakkale'ye gelenlerin sayısı 250 bindi geçtiğimiz yıl 3 milyondu.
Coğrafyamızda ne idiğü belli olmayan bir örgüt güya İslam adına medeniyetimizi yok ediyor, camileri bombalıyor. Yine Suriye'de eli kanlı bir diktatör 350 bin insanı öldürüyor. Dünyanın sesi çıkıyor mu? Hayır. Avrupa'nın sesi çıkıyor mu?
"ESED VE DEAŞ'I AYNI ZİHNİYET YÖNETİYOR"
Öbür taraftan 3 vatandaşı için dünyayı ayağa kaldırıyorlar. Biz 5.5 milyar dolar harcadık. Bize veridkleri destek 250 milyon dolar. Biz bu yüzden büyük bir milletiz.
Esed ve DEAŞ terör örgütü aynı üst aklın kullandığı maşadır. Kardeşlerimize sırt çevirmek bize yakışmaz. Her daim mazlumun yanındayız. Zalimin hep karşısında olacağız.
"HEKİMLİĞİN YERİ ÇOK AYRI"
Bize bazı çevreler "Bize ne Suriye'den, Irak'tan, Somali'den" Onlara diyorum ki, Çanakkale'ye gelin. Buradaki mezar taşlarını okuyan birinin bu tür düşüncelere katılması mümkün değil. Çanakkale aslında aramızdaki sınırların nasıl suni olduğunun bir kanıtıdır.
Her meslek kutsaldır. Ama hekimliğin ayrı bir yeri vardır. Çünkü şifaya aracılık ediyor. Peygamberimizin kaybedildiği takdirde kıymeti anlaşılan şeyin sıhhat olduğunu bildirmiştir.
YAŞADIĞI ŞAŞKINLIĞI ANLATTI
Sağlık sistemimizin 12 yıl önceki halini biliyorsunuz. Hele hele Savaş Ay'ın bir programı vardı, o neydi Yarabbim. SGK genel müdürü belli o zaman zaten biliyorsunuz. Sağlıkta köhne sistemi değiştirip yeni sistemi kurmak için çok çalıştık.
Çok önemli bir yerdeyiz. Eksikler yok mu? Tabii ki var. Ama azmimiz onları da çözecek.
"NEREDEN NEREYE GELDİK"
Az önce fotoğraf sergisine bakarken iki merkepe bağlanmış sedyeden ambulans uçaklara geldik. Köpeklerin çektiği kızaklarla hamile kadınlarımız şehir merkezine getirilirdi. Bunlar 15 yıl önce yaşanan manzaralardı.
Hep beraber çok çalıştık, çok mücadele verdik. Eksikler yok mu? Var. Tüm sorunları çözmek için çalılşıyoruz.
"O UZANAN EL İHANET HALKASIDIR"
Sağlık personelimize uygulanan şiddeti lanetliyorum. Fedakar hekimlerimizin bu sıkıntısını çözeceğiz. Bir doktora, bir hemşireye uzanan elin bir ihanet halkası olduğunu unutmamak gerekir.
Sağlık çalışanlarına yönelik şiddeti önlemek için adımlar atıldı.