Erdoğan: Muhtarlıkla belediye seçimleri ayrı yapılmalı

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul muhtarlarıyla iftar programına bir araya geldi. Erdoğan, "Muhtarlık seçimlerinin belediye başkanlığı ve belediye meclis üyeliği seçimlerinden ayrılmasında yarar var. Muhtarlık seçimlerinin belediye başkanlığı seçimlerinden önce veya sonra yapılması her iki seçimin de daha sağlıklı yürümesini temin edecektir." açıklamasında bulundu.

Erdoğan'ın açıklamaları şöyle:

Bizim gözümüzde muhtar, mahallesindeki her bir hanesinde sevinci de hüznü de bilmesi gerekendir.

Muhtarlık seçimlerinin de belediye başkanlığı ve meclis üyeliği seçimlerinden ayrılmasında yarar var.

Muhtarlık seçimlerinin belediye başkanlığı seçimlerinden önce veya sonra yapılması her iki seçimin de daha sağlıklı yürümesini temin edecektir.

İçişleri Bakanlığı bünyesinde muhtarlık daire başkanlığını ve bilgi sistemini biz kurduk. Bu muhtarlık müessesesine verdiğimiz önemin bir göstergesidir.

Seçim kanununda Mart ayında yapılan bir değişiklikle, sandık kurulu başkanı ve bir üyesinin kamu görevlisi, memur olma şartı getirtilmiştir. Yani işçi ve ya sözleşmeli farketmez sandık kuruluna başkan olamaz. Ya da ikinci bir üye olamaz. Memur olması şart.

Bu sorunu 31 Mart seçimlerinde aradaki farkın sürekli azalması sebebiyle mercek altına alınmasıyla tespit ettik.

Sadece sandık kurulu üyeleriyle olan usulsüzlüğün yanında pek çok yanlışı da ortaya çıkardık.

İstanbul'da yaklaşık 62 bin sandık kurulu üyesinden 20 bine yakını kanuna aykırı atanmıştır. 5388'i mühürsüz, 694'ü imzasız, 234'ü tamamen boş, 498'i eksik doldurulmuştu. Bunlar sadece bizim tespit edebildiğimiz usulsüzlüklerdi.

42 bin oya tekabül eden 123 sandık ortaya çıkarılmıştır. Oyları çaldılar bu kadar basit.

16 bin oy çalındı. Yüksek Seçim Kurulu haklı olarak seçimin yenilenmesi kararını vermiştir.

Kendi kurdukları dünyanın dışındaki her şeye gözlerini kapatanlar gerçekleri duymuyor. 

26 ilçenin her birinde ilçe belediye başkanlığında sonucu değiştirmeyen oylar büyükşehirde seçimin sonucunu tersine çevirebiliyor, mesele bu.

Büyükçekmece'deki mücadelemiz maalesef olumsuz sonuçlandı. Hukuka saygımız gereği kararı eleştirebiliriz ama sonuca da saygı duyarız. 

Muhtarlarımız sandığın ne anlama geldiğini çok iyi bilir, biz CHP adayının mazbatasının alınıp AK Partili adaya verilmesini istemedik. 

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimlerinin yenilenmesi kararını, ülkemizi karalamak, demokrasimizi lekelemek için bir fırsata dönüştürmeye çalışanlara, cevabı hep birlikte 23 Haziran'da, gelin beraber verelim.

Türkiye tek parti baskısından, terör örgütlerinin katliamlarına, krizlerden buhranlara kadar pekçok badireyi atlatarak bugünlere geldi.

Türkiye'ye demokrasi getirdiklerini söyleyenler ise 1946'da açık oy, gizli tasnif yöntemini uyguluyorlardı. Bunu yapan o dönemin CHP'lileriydi.

28 Şubat'tan 27 Nisan bildirisine hatta 15 Temmuz'a kadar sayısız sabıkaları var, Kandil'dekilerle iş birliği yapanlar bunlar, bölücü terör örgütünden aleni destek almaktan da FETÖ taşeronluğundan da asla çekinmezler. 

Bugün de Türkiye için demokrasiden, hukuk devletinden, sosyal devletten, 82 milyonun tamamını kucaklayan ve Türkiye ortak paydası anlayışından başka bir çözüm yolu görmüyoruz, düşünmüyoruz.

Kim bizi ayırmaya gayret ediyorsa karşısında benim muhtar kardeşlerimi bulacak.

Birileri sürekli ülkemizin başına kara bulutlar toplamaya, dışarıya karşı olumsuz tablo o çizmeye çalışıyor. 

Ezanlarımızın dinmemesi, bayrağımızın inmemesi için tüm gücümüzle vatanımızı savunacağız.

Vatanımızı savunacağız, boynumuza asla tasma taktırmayacağız.

Gerekirse boyun kopar, asla çekilmeye, itilmeye gelmez.

Külliye'de 25 bine yakın muhtar kardeşimi ağırladım.