Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği (TKYD), 2019 yılında Emeklilik ve Yatırım Fonları performanslarını ve fonlara artan ilgiyi açıklıyor. 06 Şubat 2020...
Hisse | Fiyat | Değişim(%) | Piyasa Değeri |
---|
E-posta listemize kayıt olun, en son haberler adresinize gelsin.
FINANSGUNDEM.COM – DIŞ HABERLER SERVİSİ
Dev Wall Street bankaları bir yandan ekonomiyi sıkıştıran gelişmelerle mücadele ederken bir yandan da ABD Merkez Bankası’nın stres testinden geçti. Testlerin sonuçları bankacılık sisteminin gidişatına ilişkin olumlu sinyaller verse de finansgundem.com’un derlediği bilgilere göre finans devlerinin karşı karşıya olduğu engeller stres testlerinin gösterdiğinden çok daha ciddi olabilir.
Bankacılık ve finans alanındaki makaleleriyle bilinen Paul J. Davies stres testlerinin sonuçlarına ve finansın geleceğine ilişkin önemine işaret etti. Daha önce Wall Street Journal’da ve Financial Times’da Finans alanındaki makaleleriyle öne çıkan Davies, Bloomberg Opinion’daki yazısında “stres testlerinin sulandırdığı” yönündeki eleştirilere de dikkat çekti. İşte Davies’in o yazısı:
“Jerome Powell, büyük ABD bankalarını iki stres testinden geçiriyor. ABD Merkez Bankası (FED) Başkanı’nın acımasız faiz oranı artışları varlık değerlerini sert bir şekilde vuruyor ve bunun ikinci çeyrek bilançolarında ve sonrasında etkilerini hissettirmesi. Çoğu büyük bankada hisse geri alımları da bu yıl geçen yıla göre daha yavaş olacak. Zira bankalar sahip oldukları devlet tahvillerinde ve potansiyel olarak müşteriler için üstlenilen borç anlaşmalarında milyarlarca kayıpla başa çıkmak zorunda kaldı.
Bu arada, FED’in teorik kriz sınavlarının yeni yayınlanan sonuçları, büyük bankaların ciddi bir şoktan kurtulmak için bol miktarda sermayeye sahip olduğunu gösterdi. FED, işsizlik rakamlarında daha büyük bir artış ve ev fiyatlarındaki düşüş de dahil olmak üzere geçen yıla göre çok daha zorlu senaryolar yürüttü. Aynı zamanda FED; JPMorgan Chase, Citigroup ve Goldman Sachs Group’a sunduğu sistemik risklere karşı korunmak için gelecek yıl daha büyük hava yastıkları inşa etmelerini söyledi.
Yine de hissedarlar için iyi haber haber, 2023'teki temettü ve geri alımlar hala son derece sağlıklı olacak. FED’in stres testi sonucundan önce yapılan tahminlerde, Barclays ve Jefferies'teki analistlerin tahminlerine göre, JPMorgan’ın 2023'te temettü ve geri alımlarla bankalara liderlik etmesi ve 19 milyar ila 21 milyar dolara ulaşması bekleniyordu. Bu, 2021'in toplam rakamı olan yaklaşık 30 milyar dolardan çok daha düşük. Ancak söz konusu temettü ve geri alımlar Kovid krizinin etkisini en çok hissettirdiği dönemde 2020'den elde tutulan kârları da içeriyordu.
Bank of America’nın ve Wells Fargo’nun ise Barclays analistlerine göre toplamda 15 milyar doların üzerinde ve Jefferies analistlerine göre 21 milyar dolar getiri sağlayacağı tahmin ediliyordu. Bu istatistikler yine geçtiğimiz yılın rakamlarına göre çok düşük. Citigroup ve Goldman, 6 milyar dolarlık (Barclays) ila yaklaşık 8 milyar dolar (Jefferies) arası hissedar ödemeleri tahminleriyle Morgan Stanley’i takip ediyor. Bankalar önümüzdeki hafta sermaye planlarını özetlerini paylaşmaya başlayabilirler.
Faiz artışları bankaların bilançolarını vuruyor
Özellikle ticari bankacılık faaliyetlerindeki mevduatların bu yıl daha büyük olması beklentileri sebebiyle gelecek yılın hisse geri alımlarının bu yıldan daha iyi olması muhtemel. JPMorgan, yükselen faiz oranlarıyla birlikte defterlerinde tutulan ABD Hazinesi varlıklarının değerinin düşmesinin ardından bu yılki hisse geri alımlarını yavaşlattı. BofA, Wells ve Citi yöneticileri de ilk çeyrek bilanço çağrıları sırasında hisse senedi geri alımları hakkında temkinli yorumlarda bulundu.
Dört banka da yılın ilk üç çeyreğinde gerçekleşmemiş milyarlarca dolar zarar kaydetti ve FED’in daha fazla Faiz artırımı gerçekleştirmesi nedeniyle bu senaryonun tekrar etmesi muhtemel. Çok kısa vadeli Hazine getirileri ve çok uzun vadeli tahviller ikinci çeyrekte ilk çeyrekte olduğundan daha fazla arttı, ancak iki ila yedi yıl arasındaki Hazine getirileri daha az yükseldi. Beş yıllık getirilerdeki hareketlerin bankalar için en iyi gösterge olduğunu söyleyen Wells Fargo Analisti Mike Mayo'ya göre, bu bankalar için görece daha iyi bir tablo anlamına gelmeli. Analistler kayıpların yine de özkaynakların %2,5 ila %3,5'ine denk gelebileceğini tahmin ediyor.
Yatırım bankaları ise yatırımcı iştahındaki düşüş sebebiyle özellikle satın alım anlamalarındaki şirketlere verdikleri kredilerden dolayı büyük kayıplar verebilir. Wall Street firmaları riskli anlaşmaları bilançolarından temizlemeye çalışırken bazı krediler ve tahviller de ağır indirimlerle satılıyor. Döviz, faiz oranları ve emtia bağlantılı ürünler ticareti elde edilen güçlü kârlar sayesinde bazı firmalar için kurtarıcı olacak. Örneğin Citigroup ticaret gelirlerinin bu çeyrekte bir önceki yılın bilançolarına kıyasla %25 artmasını bekliyor.
Enflasyonla mücadele nedeniyle keskin bir şekilde yükselen faiz oranları tüm bunları destekliyor ve ticari bankaların gelirlerini artırması bekleniyor. Zira yüksek faiz oranları başlangıçta piyasaları karıştırsa bile daha yüksek net faiz getirisi sağlıyor. Yine de, Wells Fargo Analisti Mike Mayo Wells hariç tüm bu bankaların hisselerinin S&P 500 Endeksi’nin altında performans gösterdiğine dikkat çekti. Mayo’ya göre bu durum yatırımcıların bankaların daha düşük risklerini ve daha fazla esnekliğini görmezden geldiklerini gösteriyor.
Stres testleri mercek altında
Son yıllarda bankaların sermaye getirilerindeki oynaklık ve düzenleyicilerin 2020'deki Kovid salgını sırasında ödemeleri kısıtlamak için harekete geçmesi, stres testlerinin ne anlama geldiği konusunda soru işaretleri yaratıyor. Stres testleri bankaların en kötüsüne hazırlanmalarını ve bu sayede felaketler gerçekleştiğinde sermaye konusunda kendi kararlarını vermeye devam edebilmelerini sağlamayı amaçlıyor. Bu arada eleştirmenlerse FED’in stres testlerinin ABD Başkanı Donald Trump döneminde kuralların gevşetilmesiyle sulandırıldığını ve etkisiz hale geldiklerini söylüyor.
Gerçekse bu ikisinin arasında: Testler, bankaların ve düzenleyicilerin bilgi alışverişinde bulunmaları için önemlidir ve sundukları gerçek riske göre makul derecede şeffaf bir şekilde uyarlanmış banka sermayesi gereksinimlerinin belirlenmesine yardımcı olur. Banka yöneticileri neredeyse her zaman çok fazla özkaynağa sahip olduklarını iddia edeceklerdir, ancak hissedarlar hala etkileyici ödüller kazanıyorlar. Önceki krizlerden çıkarılan dersler, düzenleyicilerin hata yapmamak için ihtiyatlı olmakta haklı olduklarını gösteriyor.”
ABD bankaları Fed'in 'stres testi'ni geçti
Bullard: Fed enflasyon ile agresif şekilde mücadele etmeli
JPMorgan’dan boğa piyasası tahmini
JP Morgan'dan Türkiye değerlendirmesi
Finansingundemi.com’da yer alan bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Burada yer alan bilgiler, güvenilir olduğuna inanılan halka açık kaynaklardan elde edilmiş olup bu kaynaklardaki bilgilerin hata ve eksikliğinden ve ticari amaçlı işlemlerde kullanılmasından doğabilecek zararlardan www.finansingundemi.com ve yöneticileri hiçbir şekilde sorumluluk kabul etmemektedir. Burada yer alan görüş ve düşüncelerin www.finansingundemi.com ve yönetimi için hiçbir bağlayıcılığı yoktur. BİST isim ve logosu “koruma marka belgesi” altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BİST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BİST’e ait olup, tekrar yayınlanamaz.