Dünyanın en zengin adamının gazetecilik başarısı

O zamanlar dünyanın en zengin adamı olmayan fakat yine de parasını koyacak yer bulamayan Jeff Bezos 2013 yılında ABD'nin ünlü yerel gazetelerinden Washington Post'u 250 milyon dolar karşılığında satın almıştı. Dünyanın en zengin insanının bu operasyonu satın alması Axel Springer'e Business Insider ile ortak olmasından sonra medyada ses getiren ikinci işi olmuştu.

Dijital çağda Bezos'un kağıt bir gazeteye yatırım yapması medya gücünü elinde bulundurma isteği olarak yorumlanırken Bezos'tan üç yıl sonra Post kârlı bir yatırım haline geldi. Post 2017 ve 2018 yıllarını da bilançoda artıda tamamladı. ABD'de konuştuğum Washington Post editörleri de altını çizerek Bezos'un işlerine hiç karışmadığını kendisini gazetede hiç görmediklerini söylemişti. (İşe karışmama kısmına şerh düşelim.)

Bezos'tan sonra geçen altı yıl içinde yazı işleri kadrosuna 250 insan daha katıldı ve personel sayısı 900'e çıktı. Web trafiği iki katına yükseldi. 1 milyon olan dijital üye sayısı 1 milyon 500 bine çıktı. (New York Times 3.8 milyon abone ile bu konuda dünyada lider)

Post'un yayın haklarını Bezos'a kadar elinde bulunduran Graham Ailesi'nin üyesi Don Graham (The Post filmine konu olan Vietnam belgeleri sahipliği döneminde yayımlanan Katherine Graham'ın oğlu) bu hafta CNN'den Francesca Giuliani-Hoffman’a verdiği bir röportajda Post'u, Bezos'a  satmadan önce şirketi devredecekleri birini aradıklarını fakat bu ismin dijital çağın gereklerini anlayan biri veya birileri olması gerektiğini söyledi.

BILL GATES’E SORDU

Graham, Bezos'a gazeteyi satın alması teklifini yapmadan önce, Steve Jobs, Bill Gates ve Mark Zuckerberg gibi isimlerle yaptığı birebir görüşmelerde “Bir gazeteniz olsaydı onu nasıl yönetirdiniz? Gazeteniz dijital çağa nasıl ayak uydururdu?” gibi soruları sorduğunu ifade ediyor.

Bezos'un gazetenin 80 yıldır sahibi olan Graham ailesinin ferdi Donald Graham ile yaptığı pazarlıkta gazete sahibi olma konusunda isteksiz olduğu ve sektörü tanımadığını ileri sürdüğü de biliniyor. Bezos daha sonra Graham'ın teklifini kabul ediyor fakat daha sonra bunu yaparken yatırımın mantığına değil sezgilerine dayandığını söyleyecek. 2013 yılında Gazeteyi satın aldıktan sonra şöyle diyor:

90 yaşıma geldiğimde Washington Post'a, çok zor bir değişim döneminde yardım etmiş olmak en çok gurur duyacağım şeylerden biri olacak.

Bezos'un uzaya gitme projeleri ve servetinin dinamosu Amazon’un yanında Post'un ne kadar para getirdiği bilinmiyor. Fakat kendisinin bir gazete sahibi olmaktan memnun olduğu aşikâr.

OKUR BAŞINA EN YÜKSEK GELİRDEN DAHA FAZLA OKURA ULAŞMAYA

Forbes'tan Stephanie Denning'in şirket içinden aldığı bilgilere göre Post'un önceki stratejisi okur başına en yüksek geliri almak üzerineydi. Yani dijital abonelik ve kağıt gazete abonelik ücretlerinde olacak artışın gelirleri yukarı çekmesi.

*Yeni strateji ise Post'u daha fazla insanın satın almasını sağlamak olarak belirlendi. Yani okur kitlesini genişletmek…

*Kaynakların bir kısmını dijitale kaydıran yeni yönetim önce sitenin daha hızlı açılması için Google ile masaya oturup ne yapabileceklerine baktı.

*Gazete içinde çalışan muhabirlerin ellerindeki haberleri tamamlamaları için herkesin görebildiği online olarak takvimler oluşturuldu.

*Şirket reklamların açılışının web sitesini yavaşlatmaması için reklamları kendi serverlarına bağladı.

*Arc ismi verilen yazılım geliştirildi. Arc ile bir haberin ne kadar okunduğu ve okurun haberle ne kadar etkileşime girdiği ölçülüyor. Post, Arc yazılımını başka yayın organlarına da satıyor.

Bezos bir gazete yönetimine bakışını şöyle anlatıyor: Amazon ve Washington Post'u birbirine çok benzer şekilde yönetiyoruz. Müşteriyi yani bu örnekte okuru işin merkezine koyuyoruz. Reklam verenlerin ulaşmak istediği şey okurumuz. Biz de okuru işin merkezine koyuyoruz. Okura odaklanırsanız reklam veren gelecektir. (Can Mumay/Sözcü)