<
BASIN TOPLANTISI - ETKİNLİK - KONFERANS
Basın Daveti Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği 06 Şubat 2020, 09:30

Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği (TKYD), 2019 yılında Emeklilik ve Yatırım Fonları performanslarını ve fonlara artan ilgiyi açıklıyor. 06 Şubat 2020...

Tüm Etkinlikleri Göster
BANKA HİSSELERİ
Hisse Fiyat Değişim(%) Piyasa Değeri

E-posta listemize kayıt olun, en son haberler adresinize gelsin.

Ana SayfaGündemDevlet erkânı Anıtkabir’de Ata’nın huzuruna çıktı----

Devlet erkânı Anıtkabir’de Ata’nın huzuruna çıktı

Devlet erkânı Anıtkabir’de Ata’nın huzuruna çıktı
10 Kasım 2023 - 13:10 www.finansingundemi.com

Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk, ebediyete intikalinin 85'inci yılında Anıtkabir'de düzenlenen devlet töreniyle anıldı.

Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün intikalinin 85.yılı dolayısıyla Anıtkabir’de tören düzenlendi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve devlet erkânı Anıtkabir’de Ata’nın huzuruna çıktı.

Anıtkabir'deki tören, saat 08.45'te devlet erkanının Aslanlı Yol'dan yürüyüşüyle başladı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığındaki kortejde TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, Cumhurbaşkanlığı Kabinesi üyeleri, CHP Genel Başkanı Özgür Özel, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, yüksek yargı organlarının başkanları, TSK komuta kademesi, siyasi parti temsilcileri, bürokratlar ve diğer devlet erkanı yer aldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, kırmızı beyaz karanfillerden oluşan ay yıldızlı çelengi, Atatürk'ün mozolesine bıraktı.

Atatürk'ün 85 yıl önce vefat ettiği saat olan 09.05'te saygı duruşunda bulunuldu ve ardından İstiklal Marşı okundu. Saygı duruşu sırasında gönderdeki Türk bayrağı yarıya indirildi. Cumhurbaşkanı Erdoğan ve protokolde yer alan devlet erkanı, daha sonra Misak-ı Milli Kulesi'ne geçti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Anıtkabir Özel Defteri'ne şunları yazdı:

"Aziz Atatürk, vefatınızın 85'inci seneidevriyesinde bir kez daha zatıalinizi, silah arkadaşlarınızı vatanımız için toprağa düşen kahraman şehitlerimizi ve aynı ideal uğrunda kanlarını akıtan gazilerimizi rahmetle yad ediyoruz. İlk asrını büyük bir gururla geride bırakıp Türkiye Yüzyılı vizyonuyla ikinci asrına başladığımız Cumhuriyetimizi ilelebet payidar ve muzaffer kılmak için 21 yıldır olduğu gibi bugün de aşkla çalışıyoruz.

Mazlumların umudu, kimsesizlerin kimsesi, vatandaşlarının gurur kaynağı olan Türkiye Cumhuriyeti'ni her alanda yüceltmeye devam ediyoruz. Türkiye'nin yükselişine, Türkiye Yüzyılı'nın inşasına ve milletimizin asırlık hedeflerine ulaşmasına hiçbir güç engel olamayacaktır. Ruhun şad olsun."

ATATÜRK KÜLTÜR, DİL VE TARİH YÜKSEK KURUMU’NCA BEŞTEPE’DE ANMA TÖRENİ

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün ebediyete intikalinin 85. yılı dolayısıyla Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumunca Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nde düzenlenen anma törenine katıldı.

Konuşmasına Milli Mücadele'nin başkomutanı, Cumhuriyet'in kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü, ebediyete irtihalinin 85'inci yılında rahmetle yad ederek başlayan Erdoğan, "Bin yıldır bu toprakların vatanımız olması için gözlerini kırpmadan canlarını ortaya koyan şehitlerimizin, gazilerimizin, kahramanlarımızın her birine Allah'tan rahmet diliyorum. Sınırlarımız içinde ve dışında görev başında olan güvenlik güçlerimizi Rabb'im muhafaza ve muzaffer eylesin diyorum. Türkiye Yüzyılı'na adım attığımız şu günlerde, ülkemizin büyümesi, devletimizin güçlenmesi, milletimizin birlik ve beraberliği için çalışan, gayret gösteren herkese şükranlarımı sunuyorum." ifadelerini kullandı.
Geçtiğimiz günlerde coşkuyla kutlanan 29 Ekim Cumhuriyet Bayramıyla birlikte, Anadolu topraklarındaki son devlet, Türkiye Cumhuriyeti'nin ilk asrının geride bırakıldığını anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Hep söylediğimiz gibi, Cumhuriyet'imiz bizim ilk değil binlerce yıllık devletler zincirimizin son halkasıdır. Coğrafyamızda Selçuklu'dan Osmanlı'ya devrolan istiklal bayrağı, 1923'ten itibaren Cumhuriyet ile dalgalanmayı sürdürmektedir." şeklinde konuştu.

Türkiye Cumhuriyeti'nin kurulması, gelişmesi, büyümesi için gayret gösteren herkesi şükranla anan Erdoğan, şöyle devam etti:

"Gazi Mustafa Kemal'in vasiyeti olan ülkemizi muasır medeniyet seviyesinin üzerine çıkarma mücadelesini, Milli Mücadele ruhuyla sürdürüyoruz. Cumhuriyet'imizin yeni asrına Türkiye Yüzyılı adını işte bu anlayışla verdik.

Geçtiğimiz 100 yılın her bir safhasıyla ayrı ayrı değerlendirmesini eksisi ve artısıyla tartılarak bir hükme bağlanmasını tarihçilere bırakıyoruz. Biz, Cumhuriyet'imizin ilk asrının son 21 yılında yaptıklarımızın hesabını milletimize vermekle mükellefiz. Her zaman gururla ifade ettiğimiz gibi bu 21 yılda asırlara bedel demokrasi ve kalkınma atılımını hayata geçirdiğimize inanıyoruz.

Dillerinden Atatürk'ü ve Cumhuriyet'i düşürmeyenlerin geçtiğimiz bir asırda ülkemize neler kazandırdıkları, neler kaybettirdikleri milletimizin hafızasında mevcuttur. Türkiye, dün 'Gardırop Atatürkçüleri', bugün de 'Sosyal medya Atatürkçüleri' olarak ifade edebileceğimiz kesimden çok çekmiştir. Kavramların, kişilerin ve hassasiyetlerin istismarı dışında hiçbir icraatları olmayan bu mirasyediler, dün olduğu gibi bugün de sağa-sola savruluyor. Öyle ki bu sıfatları terör örgütlerinden emperyalistlere, kendi ülkelerine düşman kim varsa, herkesin dümen suyuna girmenin şemsiyesi yapacak kadar kontrolü kaybetmiş durumdalar. Kökü olmayan ağacın ayakta kalamayacağı, dalından kopmuş yaprağın rüzgarın önünde sürükleneceği gibi, bunların da uzun süre varlığını sürdürmesi mümkün değildir."

"TÜRKİYE YÜZYILI'NIN YÜKSELİŞİNİ HEP BERABER GÖRECEĞİZ"

Ülkenin ve milletin geçmişinden ve geleceğine dair hedeflerinden koparak anlık reflekslerin esiri haline gelen bu kesimin giderek marjinalleştiğini belirten Erdoğan, "Hamdolsun Türkiye, bu zihniyete rağmen, önüne çıkan zorlukları birer birer aşarak, demokrasi ve kalkınma yolculuğuna devam ediyor." dedi.
Salgından depreme, bölgesel çatışmalardan küresel krizlere nice sıkıntıların üstesinden tüm dikkatlerini, enerjilerini, imkanlarını büyük ve güçlü Türkiye'nin inşası yolunda seferber ederek geldiklerini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti:

"Cumhuriyet'imizi, siyasi, diplomatik, ekonomik, askeri olarak tarihinin en güçlü seviyesine getirmek nasıl bize nasip olmuşsa inşallah Türkiye Yüzyılı'nın yükselişini de hep beraber göreceğiz. Vefat yıl dönümünde Atatürk'ü gerçek manada anmanın ve mirasına sahip çıkmanın işte böyle olacağını düşünüyoruz. Bu bakımdan, Yüksek Kurumumuzun, altındaki kurumlarıyla birlikte yürüttüğü çalışmaları yakından takip ediyor, destekliyoruz."

Bu tür yıl dönümlerinin aynı zamanda milletler için bir muhasebe vesilesi olduğunu vurgulayan Erdoğan, şunları kaydetti:

"Bilindiği gibi, Türkiye'nin son iki asrı anayasal zeminde yeni, kapsayıcı, halka dayanan, hakkaniyeti gözeten yönetim arayışlarıyla geçmiştir. Tanzimat'tan meşrutiyete, oradan Cumhuriyet'e uzanan bu dönemde, bir hayli sancılar yaşandı. Hiç şüphesiz bu sürecin en önemli dönüm noktası, zaferle neticelenen Milli Mücadele'nin ardından Cumhuriyet rejimine geçilmesidir. Dikkat ederseniz, bu iki asırda devlet yıkılıp devlet kurulmamıştır.

Sadece, yönetim sistemiyle birlikte devletin adı değişmiştir. Yoksa, bizim sadece bu topraklardaki devlet varlığımız, Anadolu Selçukluyla başlar ve kesintisiz olarak günümüze kadar gelir. Tarihin daha derinliklerinde yine bu coğrafyadaki varlığımıza dair bilimsel araştırmaları da ayrıca değerlendirmek gerekiyor.

Elbette bu tabloya, Sibirya'dan Hindistan'a, Doğu Avrupa'dan Kuzey Afrika'ya uzanan daha geniş bir coğrafyaya damgasını vurmuş binlerce yıllık devlet birikimimizi de eklememiz gerekiyor. Şayet biz tarihimize, medeniyetimize, kültürümüze sahip çıkmaz, mazimize bakış açımızın ufkunu bu şekilde koymazsak, meydan, derleme toplama insan topluluklarından oluşan nevzuhur devletlere kalır."
Bugün dünyada yaşanan krizlerin çoğunun gerisinde, sömürge ve kapitalizm ürünü yapıların sebep olduğu güç temerküzlerinin bulunduğunu anlatan Erdoğan, Türkiye'nin her konuda olduğu gibi bu hususta da insanlığın kadim mirasına uygun bir düzeltmenin hayata geçirilmesi mücadelesini verdiğine işaret etti.

Erdoğan, TİKA'dan Yurtdışı Türkler Başkanlığına, Yunus Emre Enstitüsünden Türkiye Maarif Vakfına kadar tüm kurumlar ile sivil toplum kuruluşlarının bu hissiyatla çalışma yürüttüğünü dile getirdi.

Atatürk'ü anmanın derin hüznü: Saat 09.05’te hayat durdu!

 

85 yıllık özlem: Ata'yı minnetle anıyoruz

 

YORUMLAR (1)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)