Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği (TKYD), 2019 yılında Emeklilik ve Yatırım Fonları performanslarını ve fonlara artan ilgiyi açıklıyor. 06 Şubat 2020...
Hisse | Fiyat | Değişim(%) | Piyasa Değeri |
---|
E-posta listemize kayıt olun, en son haberler adresinize gelsin.
Birleşik Krallık Ulusal Fizik Laboratuvarı (NPL) ve ortaklarının yürüttüğü araştırmada, bilim insanlarının geliştirdiği teknik İngiltere ve Kanada arasındaki fiber optik kablolarda denendi.
Araştırmacılar bu tekniği, kalıcı sualtı deprem sensörlerinin çok yüksek maliyetli olması nedeniyle geliştirdiklerini, yeni bir ekipman yerleştirmek yerine mevcut kablolardan faydalanmanın çok düşük maliyetli olduğunu açıkladı.
BBC'ye konuşan NPL'den Dr. Giuseppe Marra, "Dünya yüzeyinin yüzde 70'i suyla kaplı olsa da bütün sismik istasyonlar karada. Su altına kalıcı bir sensör yerleştirmek ise son derece zor" dedi.
Okyanus ve deniz tabanlarında 430'dan fazla fiber optik hat olduğu ve bunların toplam uzunluğunun 1,3 milyon kilometreyi aştığı tahmin ediliyor.
Science dergisinde yayınlanan araştırmada bilim insanları, fiber optik kablolardan geçen ışığın titreşim, basınç değişimi ve ısı gibi faktörler nedeniyle çok az değişim gösterebildiğini ve bunun da aşırı hassas enstrümanlarla tespit edilebileceğini ortaya koydu.
Bilim insanları deneyleri için İngiltere'nin SouthPort ve Kanada'nın Halifax kentleri arasındaki 5 bin 860 kilometrelik bir kabloyu kullandı. Bu kablo boyunca farklı noktalarda yer alan ve sinyali güçlendirmeye yarayan "tekrarlayıcı" denen cihazları birer sensör olarak kullanan araştırma ekibinden Dr. Mara "Bu tekniği deniz tabanındaki tüm kablolara uygularsak, bunları de bir detektör zincirine dönüştürebiliriz" dedi ve ekledi:
"Bunlarla depremleri, akıntıları ve daha fazlasını gözlemleyebiliriz. Sismik ağımızı karadan deniz tabanına genişletmek, dünyanın iç yapısı ve dinamik hareketlerini daha iyi anlamamızı sağlayacak."
Araştırmacılar bu teknikle depremin merkezinin de tıpkı karadaki sensörlerle yapıldığı gibi tespit edilebileceğini açıkladı. Tekniğin bir diğer avantajı da deniz tabanlarındaki akıntıların küresel ısınmayla nasıl değiştiğini görebilme imkanı sağlaması. Deniz tabanının ısısının nasıl değiştiği de bu teknikle teorik olarak izlenebilir. Fakat bu henüz test edilmedi. Araştırmaya NPL'in yanı sıra teknoloji devi Google, Edinburgh Üniversitesi ve İtalya Ulusal Meteoroloji Enstitüsü de katkı verdi.
Bilim insanları deniz altındaki volkanik patlamaların da bu yöntemle tespit edilebileceğini düşünüyor.
Türkiye, ülkelerin internet hızı sıralamasında 101. oldu
Microsoft, Internet Explorer'ın fişini çekiyor
İnternete gelecek zam 2 ay ertelendi
Finansingundemi.com’da yer alan bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Burada yer alan bilgiler, güvenilir olduğuna inanılan halka açık kaynaklardan elde edilmiş olup bu kaynaklardaki bilgilerin hata ve eksikliğinden ve ticari amaçlı işlemlerde kullanılmasından doğabilecek zararlardan www.finansingundemi.com ve yöneticileri hiçbir şekilde sorumluluk kabul etmemektedir. Burada yer alan görüş ve düşüncelerin www.finansingundemi.com ve yönetimi için hiçbir bağlayıcılığı yoktur. BİST isim ve logosu “koruma marka belgesi” altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BİST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BİST’e ait olup, tekrar yayınlanamaz.